Ama olsa olsa 15 yaşındadır, öyle değil mi? | Open Subtitles | ولكنه من المرجح أن تكون فتاة تبلغ من العمر 15 عاما، يسن أحرزنا تي ذلك؟ |
Ayrılma olayının en önemli kısmı arkadaşlarına sızlanma özgürlüğü kazanmak değil midir? | Open Subtitles | يسن وأبوس]؛ ر جزء من تفتيت العملية التي تحصل العنان لأنين لأصدقائك؟ |
Benim var, sadece yeni gelecek öğretmen Castle bay değil bayan olacak. | Open Subtitles | أفعل، إلا أن القلعة الذي سوف يتم ملء يسن وأبوس]؛ ر مستر. |
Burası gitmek istediğiniz yerdi, değil mi? - Ha? | Open Subtitles | هذا هو المكان الذي يريد للخروج، يسن وأبوس]؛ [ت ذلك؟ |
Bu güzel, değil mi? | Open Subtitles | هذا هو لطيف، يسن أحرزنا تي ذلك؟ |
Onlar için en önemli şey para ya da kadın değil, onurdur. | Open Subtitles | الشيء أثمن لهم يسن وأبوس]؛ ر المال أو النساء، إنه لشرف. |
Şimdiye kadar duyduğun en romantik şey değil miydi? | Open Subtitles | يسن وأبوس]؛ ر أن الشيء الأكثر رومانسية هل سمعت؟ |
Gerçek şeyler bir kasetten daha heyecan verici değil midir? | Open Subtitles | يسن وأبوس]؛ ر الشيء الحقيقي أكثر إثارة من الشريط؟ |
Aslında, bu sadece erkeklerle ilgili değil. | Open Subtitles | والحقيقة هي، فإنه يسن وأبوس]؛ ر مجرد الرجال. |
Burası ne enteresan bir sokak değil mi? | Open Subtitles | يسن وأبوس]؛ ر هذه الكتلة أكثر من المدهش؟ |
Cnarlotte yatakta kötü olsa bile, ki değil, bu o kadar önemli mi? | Open Subtitles | حتى لو كانت سيئة في السرير، التي كانت يسن وأبوس]؛ ر، هل حقا أن مهمة؟ |
Tanışmamız garipti değil mi? | Open Subtitles | مضحك كيف نضع بعضنا البعض , يسن ' ذلك؟ |
Bu hiç romantik değil, tamamen saçmalık. | Open Subtitles | هذا يسن وأبوس]؛ ر الرومانسية، وهذا هو هراء. |
Bu kiracı kontrolü değil, hayat kontrolü. | Open Subtitles | هذا يسن وأبوس]؛ ر استئجار السيطرة، هو السيطرة الحياة. |
Bu içimdeki tanrıçayı bulmama değil, küçük düşmeme neden oluyor. | Open Subtitles | هذا يسن وأبوس]؛ ر مساعدتي العثور على بلدي الداخلية إلهة ، فقط إذلالي الداخلي. |
-Bu bir ilk randevu değil. | Open Subtitles | وليس من الواضح جدا. أعني، هذا يسن وأبوس]؛ ر موعد الأول. |
Soyunma değil, boyamayla ilgili. | Open Subtitles | هذا يسن وأبوس]؛ ر عن تجريد، فهو يقع في حوالي شريطية. |
Berger'in yatakta kötü olduğunu söyledim ona ki doğru değil. | Open Subtitles | قلت له كان بيرغر سيئة في السرير، الذي يسن وأبوس]؛ ر حتى صحيحا. مرتين! |
Heyecan verici, değil mi? | Open Subtitles | وهذا هو مثير جدا. يسن وأبوس]؛ ر أن إثارة؟ |
O hap seks gücü için mi? Çünkü bu içki bende işe yaramıyor. | Open Subtitles | هل تلك ترفيهية، لأن هذا المشروب يسن وأبوس]؛ ر تفعل ذلك بالنسبة لي. |