ويكيبيديا

    "يعلمه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bilir
        
    • bildiği
        
    • bilmediği
        
    • bildiklerini
        
    • bildiğini
        
    • öğretiyor
        
    • öğreten
        
    • öğrettiği
        
    • biliyordu
        
    • bilmesini
        
    • öğretmek
        
    • öğrenir
        
    • bilirse bilsin
        
    Kız bir saat sonra uçup gitmişti. Tanrı bilir neredeydi. Open Subtitles تصل لمكان لا يعلمه إلا الله بعد ساعة من القيادة
    Benimki bir fahişeye aşık oldu ve tanrı bilir nereye kaçtı. Open Subtitles زوجي وقع في حب عاهرة و هرب إلى مكان يعلمه الرب
    İnsanların gezegenimiz hakkında bildiği her şey güya söylenip paylaşılmıştı. Open Subtitles كل ما يعلمه البشر عن كوكبنا قيل أننا أُبلغنا به
    Tek bildiği şey teklifi hangi şirketin yaptığını içeren bilgiyi ulaştırması gerektiği. Open Subtitles كل ما يعلمه انه سيوصل معلومات عن الشركه التى حصلت على العرض
    Bize kendin hakkında kimsenin bilmediği bir şey söyler misin? Open Subtitles اذا هل يمكنك ان تخبرنا بشيء عنك لا يعلمه احد؟
    Ona baskı yaparsanız ve tekrar konuşursanız belki size bildiklerini anlatabilir. Open Subtitles الآن، إن ضغطتي عليه، وتحدثت إليه مجددا، ربما يخبركِ بما يعلمه.
    Bütün etkinlik boyunca kankasıyla telsizden kim bilir neler konuşan dedektif söylüyor bunu. Open Subtitles التي قضت الحدث بكامله تتحدث مع رئيسها؟ عن ما لا يعلمه إلا الله
    Ya tüm gün dışarıda oluyor kim bilir nerede, ya da hep uyuyor. Open Subtitles إما أن يخرج طوال اليوم إلى مكان لا يعلمه أحد أو ينام فحسب
    ...sanat galerilerinde çalışmış. Şu anda babamla ne yaptığını Tanrı bilir. Open Subtitles والآن هي في الخارج تفعل ما لا يعلمه إلا الرب بأبي.
    Kim bilir, onun bilmediği bir şey biliyor olabilirlerdi. TED على كل حال، قد يكونون على علم بشيء لم يعلمه هو.
    130 km. etrafındaki her şeyi bilir. Open Subtitles لا يوجد ما يحدث على بعد 50ميلا لا يعلمه فيصل
    Birçok insanın bildiği ama bildiğini farketmediği şey dünyanın hali hazırda tamamen güneş enerjisiyle desteklendiği. TED والشيء الذي يعلمه الكثير من الناس ولا يدركونه هو أن العالم بأصله يستمد جلّ طاقته من الشمس.
    Herkesin bildiği şeyleri tarafsızca sana anlattığıma göre kendi yorumunu yapabilirsin artık. Open Subtitles بما أني أخبرتك شيء الجميع يعلمه بالفعل . الوحيد الذي يعرف الحقيقة و التفاصيل هو أنت
    Çünkü biz erkeklerin bildiği bir şey var ise o da seksin nasıl yapıldığıdır. Open Subtitles لأنه إن كان هناك شيء يعلمه الرجال مثلنا فهو كيفية ممارسة الجنس
    Khan'ın muhtemel bir saldırıyla ilgili bildiklerini bulmak ulusal güvenlik meselesidir. Open Subtitles انها مسأله أمن قومى أن نكتشف ما يعلمه خان بشأن هجمه حيويه
    Asıl sorun şu ki, ne kadar yaklaştığını, neler bildiğini bilmiyoruz. Open Subtitles المشكل الحقيقي, أننا لا نعلم مقدار قربه. أو مقدار ما يعلمه.
    Bilim bize şairlerin zaten söylediklerini öğretiyor. Open Subtitles مدرسين العلوم علموا دائما ما يعلمه الشعراء
    Ona suda taş sektirmeyi öğreten, iyi, kibar bir baba. Open Subtitles أب محترم .. يعلمه حتى طريقة رمي الأحجار في الماء
    Karısına ve golf oynamayı öğrettiği küçük oğlunun yanına. Open Subtitles إلى زوجته وابنهما الصغير الذى يعلمه لعب الجولف
    - Mahkemeyle bağlantıların vardı ama. Babam ne biliyordu? Open Subtitles مع تواصل في المحكمة إذاً، مالذي يعلمه أبي؟
    19 yaşında güzelken yaptığı bir şey, çocuklarının bilmesini istemediği bir şey. Open Subtitles خطأ إقترفته حين كانت بـ19 وجميلة أمر لا تريد أن يعلمه أطفالها
    Birlik, ona nasıl hayatta kalacağını öğretmek için bir sürü zaman ve para harcadı. Open Subtitles قضى الجيش الكثير من الوقت والمال يعلمه لكي يتمكن من النجاة.
    Kahraman biIdiği her şeyin yanIış oIduğunu öğrenir.. Open Subtitles أنها اللحظه التى يعلم البطل فيها أن كل شئ يعلمه هو خطأ
    Silahlar dağıtıldıktan sonra, Bauer ya da başkası ne bilirse bilsin. Open Subtitles متى ما نُشرت الأسلحة فلن يهم بعدها ما يعلمه (باور) أو أي شخصٍ اَخر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد