ويكيبيديا

    "يكفيني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yeterli
        
    • yeterince
        
    • yeter
        
    • zaten
        
    • yetecek
        
    • yetiyor
        
    • Yeteri
        
    Belki bütün bunlar size yeterli gelmeyebilir... ama bana yeterli. Open Subtitles ما أمر به ربما هذا ليس كافياً لكم لكنه يكفيني
    Eğer o bekar kalırsa Tanrım bu beni mutlu etmek için yeterli olur. Open Subtitles هذا فحسب، إن ظل أعزباً، إلهي، فذلك يكفيني لأبقى راضية كل الرضا.
    İstemem, sağol. Bugün ondan yeterince aldım. Open Subtitles لا, شكراً لقد جربتُ من ذلك اليوم ما يكفيني
    Bugün yeterince helikopter gördüm, sağ ol. Open Subtitles رأيت من المروحيات ما يكفيني ليوم واحد شكراً لك
    Benim derdim bana yeter, tek isteğim biraz huzur. Open Subtitles انا لدي ما يكفيني من مشاكلي الخاصة و كُل ما اُريد هو العيش في سلام
    Bugün bu kadar zırvalama yeter. Open Subtitles يكفيني ما عانيته من هذا الهراء ليوم واحد
    Ağız dalaşını bırakın artık. Okul Aile Birliği ensemde zaten. Open Subtitles قد سئمت من شجاركما يكفيني رابطة الأباء و المعلمين تلك
    15 senemi Anglikan okullarda geçirdim, yani bana hayatım boyunca yetecek kadar ilahi kitap ve haç gördüm. TED أمضيت 15 عاماً في مدارس الكنيسة الأنجليكانية، لذا هناك من التراتيل والصلبان ما يكفيني عمرا كاملاً.
    Gösteriş yaptın. Bu yeterli. Dinlen, kafanı şişirmek istemem. Open Subtitles كنت سلساً هذا يكفيني استرح قليلاً انا لا اريدك منتفخ العينان
    Birkaç dakika içinde edindiğim bu vahşi sevinç beni birkaç hafta için tutmaya yeterli oldu. Open Subtitles ومبتهج نوعاً ما لأني في دقيقتين كسبت ما يكفيني لأسبوعين
    Benim açımdan ise kardeşimi sevmem yeterli, hiçbir zaman benim arkamda olmayacağını bilsem de. Open Subtitles بالنسبة لي، يكفيني أن أحب أخي، بالرغم من أنني أعرف أنه لن يتغيّر
    Eğer sen de baban gibiysen sözün benim için yeterli. Open Subtitles حسناً، إن كنت مثل أبيك في شئ، فهذا يكفيني
    Bu önemli bir şey ve bunu özlüyorum da ama artık benim için yeterli olmuyordu. Open Subtitles تماماً هذا ضروري، وأنا أفتقده لكنّه لم يعد يكفيني
    Gel sana göstereyim. Bugün yeterince helikopter gördüm, sağol. Open Subtitles رأيت من المروحيات ما يكفيني ليوم واحد شكراً لك
    Hayır, evde yeterince var... Bir sürü rujum var. Open Subtitles لا عندي ما يكفيني في البيت يمكنك الحصول على واحده اليس كذلك؟
    Eminim. Ama bu akşamlık yeterince macera yaşadım. Open Subtitles متأكدة , لقد رأيت ما يكفيني من الإثارة الليلة
    Bunu söylediğin için teşekkür ederim, ama sanırım bugünlük yeterince çalıştım. Open Subtitles اشكرك على هذا، ولكني نلت ما يكفيني اليوم
    Gidemezsin. Kee, başım zaten yeterince dertte. Open Subtitles لا يمكنك أن ترحل كي، لدي ما يكفيني من مشاكل
    Basitçe açıklamama izin ver. Daha yeni hapse kısa bir ziyaret yaptım. Bir süre bu bana yeter. Open Subtitles دعني أُبَسِط لك الأمر، لقد كنت في زيارة للسجن، و هذا يكفيني لفترة.
    Matematikçi değilim, ama bu para bana iki yıl falan yeter sanırım. Open Subtitles اذا هذا المبلغ يجب ان يكفيني مثل , اقصد , انا لست متخصص بالرياضيات ولكن مثلا لمدة سنتين او شئ من هذا القبيل اعتقد
    Deli olduğumu düşünmeyeceğini bilmem bile bana yeter. Open Subtitles على الأقل بما يكفيني لكي لا تعتقد أني مجنونة.
    İkinizin tekrar konuştuğunuzu birlikte çalıştığınızı görmek bana yeter. Open Subtitles فقط معرفة أنكما تتحدثان معا بدون ذكر أنكما تعملان معا يكفيني
    Ben kendi canımın derdine düşmüşüm zaten. Open Subtitles أواجه ما يكفيني من الصعوبات لأنقذ حياتي, أسمع
    Suya gelince, 15 gün yetecek kadar suyum var. Open Subtitles بالنسبة للماء ، بترشيد إستهلاكه يمكن أن يكفيني 15 يوماً
    Seni sevmek ve bunu sana söyleyebilmek bana yetiyor. Open Subtitles يكفيني أن أعلم أنني أحبّك وأن أخبرك بذلك.
    Yeteri kadar Katolik ve Yahudi sorumluluğum var. Open Subtitles الذنب؟ لدي ما يكفيني من ذنوب كاثولوكية ويهودية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد