ويكيبيديا

    "يكفيه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yetecek
        
    • yeteri
        
    Bu fikri kafasından söküp atmasına yetecek bir süre içeride kalmalı. Open Subtitles احبسه بما يكفيه كى يخرج هذه الفكرة من رأسه
    Yani ancak sınıfta kalmamasına yetecek kadar. Open Subtitles و ذالك يعني أن معدله يكفيه كي ينجح ولا يلفت الأنظارله
    Seni yendiğini düşünmesine yetecek ama gerçekte kimsenin ilgisini çekmeyecek bir miktar. Open Subtitles سيجعله يعتقد أنه تغلّب عليك في النهاية لكنه لن يكفيه ليُغري شخصًا مهمّا
    Ve ayrıca, zaten yeteri kadar uğraşacak şeyi var benim bu vampir durumunu atlatmam için uğraşırken. Open Subtitles على سجيّتي كما أنّه لديه ما يكفيه تدبره لكيّ يساعدني لاجتياز أمر امتصاص الدماء هذا
    Plasentanın rahim duvarından ayrılması sonucunda bebek yeteri kadar oksijen alamıyor. Open Subtitles إنها حالة تتمزق فيها المشيمة بعيداً عن جدران الرحم وكنتيجة لذلك ، لا يستطيع الطفل الحصول على ما يكفيه من الأوكسجين
    Yani, her zaman, işleri halledebilmek için... ve rahat edebilmek için, yeteri kadarını istedi... Open Subtitles أقصد أنه كان يريد ...الحصول على ما يكفيه ليعتني بكل شيء ويستريح... نعم
    Fakat ancak kendine yetecek kadar varmış! Her ne demek istediyse artık. Open Subtitles و لكنه قال أنه سيستخدم ما يكفيه لا أعلم مالذي يقصده بهذا!
    Ona bir hafta yetecek kadar buz verdim. Şişliğin inmesini sağlayacaktır. Open Subtitles أعطيته ثلجاً يكفيه أسبوعاً يفترض أنْ يخفّف الورم
    Kazanmaya yetecek kadar bir şeyler biliyormuş. Open Subtitles حسنٌ، لقد كان يعلم ما يكفيه ليفوز بمجال الصيّد
    İşlerini yoluna koymaya yetecek kadar iksir var. Open Subtitles لديه ما يكفيه من الأكسير ليرتب أموره
    Sonsuza dek geçimine yetecek kadar parası var. Open Subtitles لديه ما يكفيه من المال ليحيا للأبد
    Bira içinde yüzmesine yetecek kadar ödedik. Open Subtitles دفعنا له ما يكفيه لشرب البيرة
    Max, ani gelen servete karşı aklında başında davranıyordu ve bir ömür boyu yetecek çikolata satın almış Noblet koleksiyonunu tamamlamıştı. Open Subtitles ماكس) تعامل بعقلانية) مع ثروته المفاجئة وإشترى ما يكفيه من الشوكولاتة ،لبقية حياته ومجموعة شخصيات (نوبلت) الكاملة
    Bir süre yetecek yakıt var. Open Subtitles لديه ما يكفيه من الوقود لفتره
    Zaten T.A.H.I.T.I. üzerine ve kimin örtbas ettiğine takıntı yapmadan da yeteri kadar endişelenecek şeyi var. Open Subtitles ولديه ما يكفيه من المتاعب ليشغلّه عن "تاهيتي" والشخص المسئول عنها.
    yeteri kadar sorunu var! Open Subtitles ! لديه ما يكفيه من المتاعب و لديه عائله
    Bir doktor olarak, bence yeteri kadar dövüldü. Open Subtitles كطبيب أرى أنه اخذ ما يكفيه
    "May-Britt asla yeteri kadar tatmin olmuyor." Open Subtitles " مهبلي لن يكفيه اي قضيب بالدنيا "
    Clay. İhanet etmenin ona yeteri kadar yararı yok. Open Subtitles كلاي " , لا يكفيه جشعه للوشاية "
    Patrick'in yeteri kadar bakıcısı var. Open Subtitles لدى (باتريك) ما يكفيه من جليسات الأطفال

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد