ويكيبيديا

    "يكن أحد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • biri değildi
        
    • kimse yoktu
        
    • kimsecikler yoktu
        
    • hiç kimse
        
    • kadar kimse
        
    • hiç kimsenin
        
    • kimse yokmuş
        
    • kimse böyle
        
    Yani, belki kurtuluşunuz bana söyleyeceğiniz üç şeyden biri değildi. TED ربما الناجي لم يكن أحد الأشياء الثلاثة التي تقولها لي
    Gördüğün şey tümör semptomlarından biri değildi. Yakında ölecek olmamın semptomuydu. Open Subtitles ما رأيت لم يكن أحد أعراض الورم لقد كان أحد أعراض الاحتضار قريباً
    Belki de bütçe kesintilerindendir. Kapının önünde kimse yoktu. Open Subtitles لعله التقليص في الميزانية لم يكن أحد يراقب مكتبك
    "Yalnız başıma doğurdum, kimse yoktu" diye utanmadan şikayet ediyor aslanıma. Open Subtitles ‫كانت تشتكي إلى ابني‬ ‫وتقول إنّها وَلدت وحدها ولم يكن أحد معها‬
    Şey, ben bu çalıyı seçtiğimde burada kimsecikler yoktu. Open Subtitles لم يكن أحد هنا عندما اتيت لهذه الأعشاب
    Bütün istiridyelerde vibrioıvardır ama neredeyse hiç kimse de hemokromatoz yoktur. Open Subtitles جميع المحارات سليمة ولكن تقريباً لم يكن أحد لديه الصباغ الدموي
    Yaklaşık son yüz yıla kadar, kimse bunu beyin ile yapamıyordu. TED ومنذ حتى أكثر من قرن مضى، لم يكن أحد قادراً على القيام بهذا مع الدماغ.
    O sırada kendisinin ve hiç kimsenin tahmin etmesinin mümkün olmadığı şey ise 1684 yılının bir ağustos günündeki bir buluşmanın sonunda dünyanın sayısız yönden sonsuza dek değişeceğiydi. Open Subtitles مالم يكُن يعلمهُ و مالم يكن أحد يتخيله في ذاك الوقت كان الطرق التي لا تحصى
    Ve onun verdiği ifadeye göre, evde ikisinden başka hiç kimse yokmuş. Open Subtitles و شهادته تفيد أنه لم يكن أحد في البيت سواهما
    hiç kimse, böyle hain kozmik bir civarda daireler içinde gezegen bulmayı beklemiyordu. Open Subtitles لم يكن أحد يتوقع أن يجد أي كواكب تدور في مثل هذا الجوار الكوني الغادر
    Bizden biri değildi, tam olarak yani, ama iyi iş çıkarmıştı. Open Subtitles لم يكن أحد منا ليس بالضبط لكنّه فعل عملا جيدا
    Ama boş bir eve dönmek bunlardan biri değildi. Open Subtitles .... لكن العودة إلى منزل غير مأهول لم يكن أحد تلك الأشياء
    Çünkü kızlardan biri değildi, değil mi? Open Subtitles لأنه لم يكن أحد النساء.
    - Benimkilerden biri değildi. Open Subtitles لم يكن أحد عناصري كلا
    Ama benimkilerden biri değildi, hayır. Open Subtitles لكنّه لم يكن أحد رجالي.
    Kimsesizdi çünkü içeride başka kimse yoktu. Open Subtitles كان حبس إنفرادي لانه لم يكن أحد مسجون غيره هناك
    Eve geldiğimde kimse yoktu ve yatak o kadar güzel görünüyordu ki, ayı ailesinin evine giden küçük kıza döndüm, sen Reagan olmalısın! Open Subtitles لم يكن أحد هنا عندما رجعت المنزل وكان السرير يبدو رائعا , وكان الأمر معتدلا جدا , ولابد وأنك ريجان
    Ama hattın öbür ucunda kimse yoktu! Tahmin edersin ki hiçbir şey anlamıyordum. Open Subtitles لم يكن أحد على الهاتف، لم أفهم
    Şey, ben bu çalıyı seçtiğimde burada kimsecikler yoktu. Open Subtitles لم يكن أحد هنا عندما اتيت لهذه الأعشاب
    Aslında hiç kimse orada olduğunu bilmiyordu. TED في الواقع، لم يكن أحد يعرف أنها موجودة.
    Kainatta etrafımızı yıldızlar sarmış ama son zamanlara kadar kimse onların yörüngesinde kaç tane gezegen olduğunu bilmiyordu. Open Subtitles النجوم المحيطه بنا فى الكون لكن حتى وقت قريب لم يكن أحد يعلم كم عدد الكواكب فى الفلك المحيط
    Tıpkı hiç kimsenin Justin'e duruş şeklinin mola vermiş bir dansçı gibi olduğunu söyleyememesi gibi. Open Subtitles تمامًا مثل إنهُ لم يكن أحد يقول لـ جاستن إنه يقف وكأنه راقصة تأخذ إستراحة
    - Görünüşe göre evde kimse yokmuş. Open Subtitles على ما يبدو لم يكن أحد متواجد فى البيت
    kimse böyle bir olguyu gözlenene kadar tahmin edememişti. TED ولم يكن أحد ليتوقع تلك النتيجة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد