Amsterdam'dan gelen LH450 sefer sayılı Lufthansa uçağı alana indi. | Open Subtitles | تُعلنُ لوفتهانزا عن وصولَ رحلتها إل إتش 450 مِنْ أمستردام |
LA'dan Paris'e 1 8 saatlik bir uçuş gibi. Ve koltuğa çakılısın. | Open Subtitles | 18 ساعةُ طيرانُ مِنْ لوس أنجليس إلى باريس وأنت ملتصقُ في الحافلةِ |
Ortalama hayat süresi, 72'dir, yani sen 36 dan büyüksen, ki öylesin, o zaman orta yaşlı olarak tanımlanırsın. | Open Subtitles | إنّ فترةَ الحياة المتوسطةَ 72, إذن لو أنَّك أكبر سنّاً مِنْ 36، أَيّ أنت، ثمّ بِالتعريف، أنت متوسط العمر. |
Ben FBI'dan özel ajan Donald Carruthers. Alo? Kimse yok mu? | Open Subtitles | العميل الخاص دونالد كرارس من مكتب التحقيق الفيدرالي اهناك احد ؟ |
Kiliselerin çoğu Tanrı'dan bahseder ve Tanrı'yı nasıl bulup, nasıl O'nun yanında olduklarından... | Open Subtitles | إنها من عند الله هكذا خلقها الله كما وجدوا الله |
Oxford'dan sonra intikam almak isteyen bir K-Directorate ajanı sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت انه قد يكون من ال ك.ديريكتوريت يبحث عن الانتقام. |
Amerika'dan İngiltere'ye savaş sahasından gidecek her geminin, batırılmayı göze alması gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | لأن إبْحار سفينةِ مِنْ أمريكا إلى إنجلترا خلال منطقةِ الحربَ، مما سيعرّضها للتدمير |
Baba, San Fransisco'dan gelen karısı öldürülmüş bir adam var. | Open Subtitles | مرحباً ابي هاهو الرجل مِنْ سان فرانسيسكو الذي زوجته قُتِلتْ. |
Pearl 38 yaşında. Gazeteciliğe başlamadan önce Stanford'dan mezun oldu. | Open Subtitles | اللؤلؤة 38 وتُتخرّجُ مِنْ ستانفورد قبل بِداية المهنة في الصحافةِ. |
Gerçek Havana. Havana'dan gelme. Evet. | Open Subtitles | هافانا الصافية , مباشرة مِنْ هافانا، نعم. |
Terzim çıldırdı. Her hafta, Glasgow'dan bana, uçakla 12 takım gönderiyor. | Open Subtitles | خيّاطي يُرسل لي إثنا عشرَ بدلة إسبوعياً مِنْ غلاسكو |
Hollanda'dan ne isterdin? | Open Subtitles | ماذا يمكن أَنْ أنا احضرة لك مِنْ هولندا؟ |
İşte bu yüzden yanında FBI'dan kimse olmadan müzelere girmene izin verilmiyor. | Open Subtitles | ذلك بسبب انك مممنوع من الدخول دون مرافقة احد من مكتب التحقيقات |
Selam ben Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar, Patlayıcılar ve Tarikatlar'dan Sean Kilaney. | Open Subtitles | مرحباً أنا شون كيليني من مكتب الكحول والتبغ والأسلحة النارية والمتفجرات والأديان |
Selam ben Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar, Patlayıcılar ve Tarikatlar'dan Sean Kilaney. | Open Subtitles | مرحباً أنا شون كيليني من مكتب الكحول والتبغ والأسلحة النارية والمتفجرات والأديان |
dünyanın düzlüklerinde ve ateş Tanrı'dan geldi cennetten çıkıp, ve onları silip süpürdü." | Open Subtitles | ثم أتت النار من عند الرب فطردتهم إلي خارج الجنة و إبتلعتهم |
The Banner'dan neden ayrıldığımı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تذكر لماذا أستقلت من ال بانر؟ |
Bu Lahore şehrinden, Bin Laden'in yakalandığı Abbotabad'dan 300 km. kadar güneyde. | TED | هذه من مدينة لاهور التي هي حوالي 300 كيلومتر جنوبا من ابوتاباد حيث تم امساك بن لادن |
Putnam'dan St. John Powell , Powell ve Lowe, geçen gün beni aradılar. | Open Subtitles | القديس جون بويل، من شركة بوتنام بويل و لوو، اتصل بي ذاك اليوم |
Patates Andes'te ortaya çıktı ve Antik Inca'dan Avrupa'ya yayıldı. | TED | جاءت البطاطا من الأنديز وانتشرت عبر أوروبا عن طريق الإنكاويين القدماء. |
Ama Tanrı'dan baştan başlamayı istedim ve saniyeler sonra bu kadınlar geldi. | Open Subtitles | ولكن انظروا، طلبت من الله فرصة ثانية وبعدها بثواني، ظهرا هاتان السيدتان. |
- O zaman? Harvard'dan ötesine bakmanın vakti gelmiş olabilir. | Open Subtitles | اظن انه الوقت الذي نبدا فيه بالنظر بعيدا عن هارفارد |
Bu dünya çapında pek çok meslektaşıyla birlikte Pittsburgh'dan Kacey Marra'nın çalışması. | TED | هذا من عمل كاسي مارا من جامعة بيتسبرج مع عدد من الزملاء حول العالم |
Bu kırmızı kap Ruanda'dan, Fabian isimli bir çocuktan geldi. | TED | هذا الكوب الأحمر جاء من راوندا من طفل يدعى فابيان. |
Ben SDK'dan Dr. Keough. Dr. Aronson ve Dr Ruiz. | Open Subtitles | مرحباً أنا الدكتور كيو من مركز مراقبة الأمراض وهذان الطبيبان أورنس ورويز |
Ben Çavuş Reynolds, Suç Araştırma'dan, | Open Subtitles | هذا الرقيب رونالدز من قسم التحقيقات الجنائية |
Şey, benim adım Allison Ginsburg. Baltimore'daki Milli Akvaryum'dan canlı bağlanıyoruz. | TED | اسمي هو أليسون غينسبرغ، ونحن معكم مباشرة من بالتيمور بالحوض الوطني للأسماك. |