İşte asıl sorulması gereken budur; çünkü bu durum yeterli kaynaktan yoksun olan her toplumun bir parçası olarak karşımızdadır. | TED | هذا هو السؤال الحقيقي ، لأن هذا هو شيء كان هناك، جزء من كل المجتمع. هذا يحرم من الموارد الكافية |
çünkü bu acımasız ve seni etkileyecek, ve hiçbir şey değişmiyor gibi görünecek. | Open Subtitles | لأنّ هذا قاسٍ , و يؤثّر بك و يبدو كأنّ شيئاً لم يتغيّر |
çünkü bu laboratuvar tüketici ürünlerini hayvanlar üzerinde acımasızca test ediyor. | Open Subtitles | لان هذا المختبر ، يختبر المنتجات الاستهلاكية على الحيوانات قبل بيعها |
Bu fotoğrafa bayılıyorum, çünkü bu başkasının odası ve bu ise onun. | TED | أنا أحب هذه الصورة ، لأن هذه غرفة شخص آخر وهذه غرفته. |
Sizin için gerekli belgeleri sağlayacağım. çünkü bu kart artık faydasız. | Open Subtitles | سآخذ الاوراق المهمه لان هذه البطاقه لم تعد صالحه بعد الان |
çünkü bu sayede burada varız, gerçekten, bunları ve birbirimizi sevmeyi anlamaya çalışıyorum. | TED | لأن ذلك حقا هو سبب وجودنا هنا، أعتقد معرفة الأشياء وحب بعضنا البعض. |
Ben hayal edebiliyorum çünkü bu benim yaşamak istediğim dünya. | TED | باستطاعتي ذلك، لأن هذا هو العالم الذي أود العيش فيه، |
Film yapımcıları olarak yıkıldık. çünkü bu, çekmeye çalıştığımız film değildi. | TED | كصانعي أفلام، تدّمرنا، لأن هذا لم يكن الفيلم الذي ننوي صنعه. |
çünkü bu durum hemen çözülmesi gereken lanet bir durum! | Open Subtitles | لأن هذا الأمر يحتاج الى أن لا يقضى علينا الآن |
Tabii, çünkü bu devlerle ilgili herkesin bildiği bir şey. | Open Subtitles | صحيح، لأنّ هذا أمرٌ يفترض أنْ يعرفه الجميع عن الغيلان |
çünkü bu zarf boş kağıtlarla ya da senin kuru temizleme faturalarınla dolu. | Open Subtitles | لأنّ هذا الظّرف لا يحتوي إلى على أوراق فارغة أو فواتير غسيل ملابسك |
Güzel soru, çünkü bu "korkunç yer" benim evim ve misafir falan çağırmamıştım. | Open Subtitles | سؤالٌ لطيف، لأنّ هذا المكان الكئيب هو بيتي وأنا ولمْ أدعُ أيّ زائرين |
Öyleyse daha da iyi olacak... çünkü bu henüz kimseye söylemediğim bir şey. | Open Subtitles | حسناً, الامور توشك على ان تصبح افضل لان هذا شيء لم اخبره لاحد |
Güzel o zaman, etrafına iyi bak. Çünkü, bu bizim eserimiz. | Open Subtitles | حسنا خذ نظرة عميقة , لان هذا عمل يدينا نحن نجرمون |
Neden? çünkü bu teknolojiler Silikon Vadisi'nin dilini konuşuyor ve doğal biyolojik duyu organlarıyla aynı ağız olmuyor bu dil. | TED | لماذا؟ لأن هذه التقنيات ذات طابع متفرد إنها تتحدث بلغة وادي السيليكون وهي ليست نفس لهجة أعضاء الحس الحيوية لدينا |
çünkü bu benim hayatım, Jackie. Ne eğlenceli, ne de gösterişli. | Open Subtitles | لأن هذه هي حياتي يا جاكي ، ليست ممتعة ولا ذكية |
Bu sorunları çözmenin yollarını bulmalıyız, çünkü bu işler çok karmaşık. | TED | يجب ان نجد طرق لحل المشاكل حول هذا الموضوع لان هذه الاشياء معقدة لدرجة انها |
CP: Şanslısın çünkü bu şu anda onlara canlı olarak gösterilmiyor. | TED | كريستوفر: أنت محظوظ لأن ذلك لم يتم بثه إليهم مباشرة الآن. |
Bu hikâyeyi bir daha anlatmamı isteme, çünkü bu bir kardeşe insanlık üzerine tüm umutları kaybettirecek türden bir hikâye. | Open Subtitles | لا تخبرني بأن أحكي لك هذهِ القصة ثانية لأنّ ذلك هو نوع القذارة الذي يجعل الشخص يفقد آماله في الإنسانية |
çünkü bu, önemli bir parça. Her fotoğrafın ardında bir katman var. | TED | لان ذلك جزء كبير منه. هناك مستويات خلف كل صورة |
çünkü bu orospu çocuğuyla Teksas'tan buraya kadar uğraşmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لانه كان علي ان اصارع هذا الحيوان طوال الطريق من تكساس |
çünkü bu özel parça, aynı zamanda yumruk heykelinin içinde olduğu parçaydı. | Open Subtitles | لأنّ هذه القطعة الفنيّة على وجه الخصوص حدث أن بداخلها قبضة برونزيّة. |
çünkü bu at gitmiyor, kovboy. Hem de önceki geceden sonra hiç. | Open Subtitles | لإن هذا الشئ لن يحدث يا راعي البقر ليس منذ الليله الماضيه |
Onları reddettim, çünkü bu üniversiteler kısmen de olsa, kamu fonları tarafından destekleniyordu. | Open Subtitles | وقد رفضت تسلم كلتاهما لأن تلك الجامعات لأن هذه الجامعات مدعومة بالأموال العامة |
dedi. Şimdi, eğer bu doğruysa, sağlık sistemimizin gerçek bir ayıbı demek olur çünkü bu hastalar başka yerlerde de muayene oluyorlar. | TED | والآن، لو كان ذلك صحيحاً فإنه إدانة لنظام الرعاية الصحية لدينا وذلك لأن هؤلاء المرضى سبق وأن كشف عليهم في اماكن أخرى. |
Burası çok ama çok önemli; çünkü bu sistemimiz, gezegendeki yaşamın ortaya çıktığı yerin ta kendisi. Ve şimdi bizim için onu anlamanın zamanı geldi. | TED | هذا مهم للغاية لأنه هذا هو النظام, هذه هي البوتقة التي منها ظهرت الحياة على الكوكب وآن الوقت لنا لفهمها |
Pekâlâ, dinle, sana orada iyi eğlenceler çünkü bu, mahkemenin o tarafını son kez görüşün olacak. | Open Subtitles | استمع, تمتع و أنت تفعل هذا لأنها أخر مرة |