Biliyor musun, biri seni sokmuş olmalı çünkü çığlık attığını duydum. | Open Subtitles | تعلمون، واحد يجب أن يكون اكتوى لك، جدا، لأنني سمعت الصراخ. |
Yani, tek semptom çığlık, kaldı ki, tanıda işimize yaramaz. | Open Subtitles | مما يعني أن الصراخ هو العرض الوحيد لا يشير لشئ |
Bu peynirli pizza bitene kadar biriyle sevişemezsem çığlık atacağım. | Open Subtitles | إذا لم أمارس الجنس بعد إنهاء هذه الجبنة فسوف أصرخ |
Yarından itibaren, ...BM delegeleri korunma için çığlık atmaya başlayacaklar. | Open Subtitles | بحلول غداً مندوبين الأمم المتحدة سوف يصرخون من أجل الحماية |
Ben ekonomik bir araba sürüyordum, ve sen çığlık atarak uyanmadın. | Open Subtitles | كنت أقود سيارة اقتصادية و لم تستيقظي و أنت تصرخين ؟ |
Kapılar kapatılınca daha önce hiç duymadığım güçte çığlık atmaya başladı. | Open Subtitles | لقد أغلقوا الباب, وبدأت بالصراخ صراخا لم أسمع مثله من قبل |
Evet, bir çığlık duydum. çığlık atanın benim olup olmadığımı bilmiyordum. Ben olup olmadığımı... | Open Subtitles | و لم أعرف هل أتت الصرخة منى أم لا أنا التى صرخت أم لا |
Kiki.Bir daha yabani hayvan gördüğünde çığlık atmaman konusunda seni uyarmayacağım. | Open Subtitles | كيكي؟ الم انصحك من قبل أن لا تصرخي عند رؤية حيوان بري؟ |
Tamam bunun kötü değil iyi bir çığlık olduğunu anladım. | Open Subtitles | حسناً، سأعتبر هذا الصراخ من النوع الجيد و ليس السيء |
Bazen,çok sıkıldığım zamanlar çığlık atmak istiyorum, ve bazen gerçekten çığlık atıyorum. | Open Subtitles | أحياناً أصاب بملل شديد أريد الصراخ فحسب و أحياناً أنا أصرخُ فعلاً |
Acıyı hafifletmek için tek istediğin çığlık atmak ve deli gibi koşmaktır. | Open Subtitles | بينما كلّ ما تريد فعله هو الصراخ وتطلق العنان لنفسك وتحرير الألم |
- Ganymede'den gelen çığlık Ganymede İstasyonu'nda bulunan protomolekül yüzünden. | Open Subtitles | الصراخ جاء من غانيميد هناك جزيء بروتو على محطة غانيميد |
Çünkü bu hissettiğim şeyin ilkel bir çığlık olduğu aklıma geldi. | TED | لان اول فكرة جاءت لعقلي هي استذكار ذلك الشعور الذي يسبق الصراخ |
Başımın belaya girmemesi için onu sallarken ve çığlık atmaması için yalvarırken ofis kapımı kapattım. | TED | كنت أقوم بإغلاق باب المكتب بينما كنت اهزه بلطفٍ وأقوم بإسكاته وأتوسل إليه أن يتوقف عن الصراخ لكي لا أقع في ورطةٍ. |
Ve yağmur kuvvetlice yağdığında, çığlık atıyor ve çemberler çiziyorum koşarak. | TED | وعندما تمطر المطر الغزير، أنا أصرخ وأركض في حلقة مفرغة. |
Halk düşmanı gibi camdan çığlık atıp kaportaya vurarak denedim, | Open Subtitles | أصرخ من النافذة و أطرق على باب السيارة و أشغل الكاسيت بصوت عالى |
Yani bunu yapmasaydın, muhtemelen hâlâ çığlık atıyor olurdum. | Open Subtitles | أعني لو لم تفعليها فلربما مازلت أصرخ الآن |
Geceleyin çığlık atarak, duvarlara tırmanarak... ve kenara büzülmüş olarak uyanırlardı. | Open Subtitles | فهم يستيقظون في الليل يرتمون في زاوية الغرفة يصرخون, يتشبثون بالجدران |
Daha çok küçükken beni gördüğünde de aynı böyle çığlık atardın. | Open Subtitles | عندما كنت صغيرة كنت تصرخين بنفس الطريقة عند رؤيتي |
- Hayır, inan bana, çığlık çığlığa turistlerin arasında olmak istemez. | Open Subtitles | انه لايريد ان يكون بقرب مجموعة من السائحين الذين يستمرون بالصراخ |
İlk kasetteki çığlık bile hâlâ ortada yok! Tamam! | Open Subtitles | .أنا حتى لم أتحصل على الصرخة للأسطوانة الأولى |
Bir çığlık atıp bütün stresini atmanı söylüyorum. | Open Subtitles | أقول أنه يجب أن تصرخي بقوة لتخففي من إجهادك |
Özellikle bir adam var yazar, yıkıcı eserlerin sahibi kanın için çığlık atıyordu. | Open Subtitles | وخاصة هذا الرجل .. هذا الكاتب صاحب الفكر الهدام الذى ملأ الدنيا صراخاً مطالباً بدمك |
Preston, çok kızgınım! çığlık mı atayım yoksa ağlayayım mı bilmiyorum. | Open Subtitles | اوه يا بريستون ,اننى غاضبة جدا , لااعرف هل ابكى ام اصرخ. |
Kollarıyla kendini sürüklemeye çalıştı sonra çığlık attı ve öldü. | Open Subtitles | جر نفسه عبر الساحة بيداه صرخ علي , ثم مات |
Ne çığlık attı, ne de yardım istedi, ki her hangi birisi bizi uyandırabilirdi. | Open Subtitles | لا صرخات أو إستجداءات للمساعدة أية من هذه الأمور كانت ستتسبًب بإيقاظنا |
İlerlerken, aniden bir çığlık duymuşlar arka koltuktan geliyormuş. | Open Subtitles | وكانو يقودون اسفل الطريق فجأة سمعو صوت صيحة عالية ثم جأوا من المقعد الخلفى |
Yardımına ihtiyacım var, böyle bakmaya devam edersen çığlık atabilirim. | Open Subtitles | أنا في حاجة إلى مساعدتك اذا اِستمريت بالتحديق هكذا سأصرخ |
Hepinizin birbirinize bağırmaya ve çığlık atmaya bir eğiliminiz var. | Open Subtitles | فأنتم جميعاً لديكم ميول للصياح والصراخ فى وجوه بعض |
Şimdi elimi ağzından çekeceğim. çığlık atarsan... | Open Subtitles | سأُبعد يدي عن فمكِ, وإن صرختِ.. |