ويكيبيديا

    "çalışmaktan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • العمل
        
    • محاولة
        
    • بالعمل
        
    • الدراسة
        
    • دراسة
        
    • محاولتي
        
    • محاولاً
        
    • محاولتها
        
    • أنها جادة
        
    Birlikte çalışmaktan daha mutluluk verici bir şey var mı? TED ليس هناك من متعة أفضل من العمل معاً، أليس كذلك؟
    Galiba bir grup hemşireyle çalışmaktan insanların gözünü korkutma konusunda yanlış fikre kapılmışsın. Open Subtitles أعتقد أن العمل حول العديد من الممرضات أعطاك إحساس خاطئ بقدرتك على التهديد
    İyi tarafından bakarsan, o dergide çalışmaktan nefret ediyordun zaten. Open Subtitles حسناً, أنظري للجانب المشرق لطالما كرهتِ العمل في تلك المجلة
    İnan bana hiçbir şey insanları güldürmeye çalışmaktan daha korkunç olamaz. Open Subtitles صدقيني، لا شيء أكثر رعباً من فشلك في محاولة لإضحاك الناس.
    Her şeyi kontrol etmeye çalışmaktan vazgeç ve bırak. Bırak! Open Subtitles توقف عن محاولة التحكم في كل شئ وأتركها تمضي فحسب
    Böyle iki büyük yeteneğin Sardunya'da beraber çalışmaktan zevk alacaklarına eminim, ve bu da Anglo-Sovyet işbirliğine yardımcı olacak. Open Subtitles أنا متأكد بأن اثنان مثل هذه المواهب ستستمتع بالعمل سويا في ساردنيا والتي ستجعل من التعاون الإنجليزي السوفييتي حقيقة
    Bir virüsle yavaşça ve açı çekerek ölmek seninle çalışmaktan daha iyidir. Open Subtitles و أن أموت ميتة بطيئة مؤلمة من التهاب فيروسي على العمل معك
    Deli fişek olmadığına çok seviniyorum. Öyle biriyle çalışmaktan nefret ederdim. Open Subtitles مسرورٌ جداً بأنّك لست متهوراً لأنّي أكره العمل مع شخص كذلك
    Senin şu saçma sapan zaman sınırın altında çalışmaktan çok sıkıldım. Open Subtitles ولقد سئمت من العمل تحت تهديد إنتهاء الموعد المُحدد للتسليم اللعين
    Bir hayale tutunmak, ömrüm boyunca bir lokantada çalışmaktan daha iyi sanırım. Open Subtitles استغراقي في الأحلام قد يكون خيراً من العمل في مطعم لبقية حياتي
    Biz Fransızların pazar sabahında çalışmaktan ne kadar hazzetmediğimizi bilirsin. Open Subtitles أنت تعلم أن القليل من الفرنسيين يودون العمل يوم الأحد
    Onlarla birlikte çalışmanın onlar için çalışmaktan farklı olduğunu anlamak zorundasın. Open Subtitles عليك أن تدرك حقيقة أن العمل معهم ليس مثل العمل لديهم
    Ve kendilerini, hayatları boyunca tanıdıkları insanlarla çalışmaktan, etraflarını sarmalayan yabancılara kanıtlamak zorunda buldular. TED وبدلا من العمل مع أشخاص يعرفونهم طيلة حياتهم، أصبح يتوجب عليهم الآن ان يثبتوا أانفسهم ضمن جمع من الغرباء.
    İnsanların bu alanlarda çalışmaktan başka seçeneğinin olmadığı ülkelerde insanlar bu riski alıyor ve çalışıyorlar. TED في دول حيث لا خيار للسكان سوى العمل في هذه الحقول، فهم ببساطة يعملون بها، ويخاطرون.
    Kendimi senin için değiştirmekten senin dünyana uymaya çalışmaktan senin kurallarınla oynamaktan vazgeçtim. Open Subtitles لقد اكتفيت من محاولة تغيير حياتي لأجلكِ محاولاً التأقلم في عالمكِ والتقيد بقوانينكِ
    Lütfen beni baştan çıkarmaya ve ilişkimi durdurmaya çalışmaktan vazgeçer misin? Open Subtitles هل يمكنك رجاءً الخروج من علاقتي و التوقف عن محاولة إغوائي؟
    Geldim çünkü sürekli seni ofise geri çekmeye çalışmaktan sıkıldım. Open Subtitles أتيتُ لأنّي تعبتُ من محاولة إعادتكَ إلى المكتب طوالَ الوقت
    Fakat yine de, eğer bir üniversite öğrencisi iseniz ve paranız yoksa, inanın bana, bu cep telefonunuzu kullanmaya çalışmaktan çok daha iyi birşey. TED لكن مع ذلك، إذا كنت فتا جامعياً وليس لديك المال، صدقني، هذا أفضل من محاولة استخدام هاتفك النقال.
    İyice garipleşmeye başladı ama teşekkürler, bowling salonunda çalışmaktan keyif alıyorum. Open Subtitles الأمور تتلخص بسرعة، لكن شكراً أنا أتمتع بالعمل في نادي البولينق
    Her zaman ismimi hatırlamıyor... ama onunla çalışmaktan çok keyif alıyorum. Open Subtitles إنه لا يذكر دوما إسمى لكننى كنت دوما أستمتع بالعمل معه
    Eğer çalışmaktan bıktıysan benim moruğu, seni evlat edinmeye ikna edeceğimi düşün. Open Subtitles حسناً، إذا تعبت من الدراسة.. أخبرنى و سوف أجعلك تجتاز بواسطة والدى
    Yani ,özetlersek, şimdiki insanların ve nesli tükenmiş olanların genomlarını çalışmaktan ne öğrendik? TED ولكي الخص كل هذا اعتقد انه ما يمكن تعلمه من دراسة الجينوم للبشر اليوم وللفصائل المنقرضة
    Şirketi senin için kurtarmaya çalışmaktan başka bir şey yapmadım. Open Subtitles كل ما فعلته كان محاولتي انقاذ تلك الشركة من أجلك
    Bütün gece akıllı görünmeye çalışmaktan yorulmuş olmalı. Open Subtitles لابد أنها منهكة القوى من محاولتها أن تبدو مسلية طيلة الليلة
    çalışmaktan başka şey düşünmüyor. Open Subtitles أنها جادة جدا و تفكر بالدراسة فقط.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد