Çocukluğunda, hayatın boyunca seni böyle rahatsız eden ne olduğunu bulacağız. | Open Subtitles | سنكتشف بمـا كـان يطـارد حيـاتك في فترة طفولتك |
Çocukluğunda herhangi bir askeri tecrüben oldu mu? | Open Subtitles | خلال طفولتك هل كانت لك اى نوع من التعليم العسكرى |
Bilmiyorum , sanki.... ...Çocukluğunda herşey karışmadan önceki anlardaki.. | Open Subtitles | لا أعرف, مثل بعض اللحظات فى طفولتك قبل أن يصبح كل شىء معقدا |
Tanmay Joglekar, Latur doğumlu, Çocukluğunda bir şeye ihtiyacı oldu. | Open Subtitles | تنامى جوجليكر ولد فى لاتور لاحظ حاجة واحدة فى طفولته |
Çocukluğunda yaşadığı büyük bir travmadan sorumlu tuttuğu kişileri öldürüyor. | Open Subtitles | انه يستهدف الناس ويضغن مسؤولية من الحوادث الكثيرة من طفولته |
Çocukluğunda kaval kemiği kırılmış, o kadar kötü kırılmış ki topal kalmış. | Open Subtitles | كسر في عظم الساق الأكير منذ الطفولة إنه سيء بما فيه الكفاية لدرجة انه كان يمشي و هو يعرج |
İnsanın Çocukluğunda hayalini kurduğu gibi dolu dolu. | Open Subtitles | كان يمكن أن تكون لديّ طفولة فوضوية و مشغولة , التي يحلم بها كل طفل |
Çünkü Manjulika´ya yapılan haksızlıklar tıpkı Avni´ye Çocukluğunda yapılanlara benziyordu. | Open Subtitles | بسبب الظلم الذي وقع لمانجاليكا نفس الشئ حدث لأفاني في طفولتها |
Çocukluğunda baskıcı annen tarafından ezilmişsin. | Open Subtitles | انت كنت محاصر فى طفولتك ,من قبل ام قاسية |
Çocukluğunda, birçok oyuncak bebeği attığına eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنك رميت العديد من الألعاب خلال طفولتك |
Seni Çocukluğunda destekleyen temel savunma meanizması yetişkin olunca artık seni desteklemez. | Open Subtitles | آليات الدفاع الأساسية التي كنت تعتمد عليها لإنتشالك أثناء طفولتك لم تعُد تساندك حينما بَلغْت |
Çocukluğunda bile empati yeteneğin çok yüksekti. | Open Subtitles | هذا الذي تشعرين به. لطالما كنتِ متعاطفةً، حتّى في طفولتك. |
Çünkü beni öldürmeye çalışmadı. Tek yaptığı beni Çocukluğunda yaşadığın o korkunç evden göndermek oldu. | Open Subtitles | لأنّه لم يحاول قتلي، إنّما أبعدني عن بيت طفولتك المخيف. |
Çünkü beni öldürmeye çalışmadı. Tek yaptığı beni Çocukluğunda yaşadığın o korkunç evden göndermek oldu. | Open Subtitles | لأنّه لم يحاول قتلي، إنّما أبعدني عن بيت طفولتك المخيف. |
Çocukluğunda yaşadığı soyutlanmayı tekrar etmek için denizi seçmiş olabilir. | Open Subtitles | أتعرف، من المحتمل أن أنجذابه إلى البحر لأن العزلة تقلّد بيئة طفولته |
Ona Çocukluğunda yaşadığı şeyleri yaşattığını anlamalı. | Open Subtitles | عليه أن يفهم بأنه يعرضها لنفس الألم الذي عاشه خلال طفولته |
Şüphelinin Çocukluğunda bir şey yaşadığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | شخص فى حالته على الاغلب لا يستطيع الاحتفاظ بعمل نعتقد ان شيئا ما حدث للجانى فى طفولته |
Çocukluğunda... başından bir çok şey geçti, ve hepsini bir çırpıda unuturdu. | Open Subtitles | طفولته كان هناك الكثير من الهراء يلقي في طريقه ودائما ما قبله دون تردد |
Hayatım, çıtayı daha Çocukluğunda bu kadar alçağa çekersen erişebileceği yüksekliklere asla ulaşamaz. | Open Subtitles | عزيزي ، إذا خفضت المستوى في الطفولة... قد لا يصل إلى القدرات العالية... |
Birinin Çocukluğunda, sanırım hayali bir arkadaşının olması alışılagelmiştir. | Open Subtitles | أظن أنه من المعتاد أن يكون الصديق الخيالي في الطفولة فحسب |
Birinin Çocukluğunda, sanırım hayali bir arkadaşının olması alışılagelmiştir. | Open Subtitles | أظن أنه من المعتاد أن يكون الصديق الخيالي في الطفولة فحسب |
Tim in Çocukluğunda, olağandışı bir durum yok. | Open Subtitles | لم تشهد طفولة "تيم" اي شيء مميز |
Çocukluğunda sürekli acı çekmiş sonunda kendisi gibi hisedeceği bir işi olmuş, ....ama yine de öldürüldü. | Open Subtitles | خلال طفولتها كلها حتى أخيراً حققت شيئاً من نفسها و عندما فعلت ذلك, تم قتلها |
Çocukluğunda sana en yakın kimdi? | Open Subtitles | من كان أقرب شخص لكِ فى طفولتكِ ؟ |