Bu onun için büyük şeyler anlamına gelebilir. Baban çok yetenekli bir adam. | Open Subtitles | إنها تعني له أشياء كبيرة جدا إنه رجل موهوب جدا.. |
Gerçekten yeteneklisin ve çok yetenekli olduğun için de anlayamıyorsun. | Open Subtitles | أنت فعلا شخص موهوب لكن لا تستطيع رؤيته بسبب انك موهوب جدا |
Endişelenme. Emin ellerdesin. Kız arkadaşın çok yetenekli bir doktor. | Open Subtitles | لا تقلق، أنت تحت أيادٍ جيدة خليلتُكَ طبيبة موهوبة جداً |
Andy'nin oyununu izlemeyi gerçekten de istiyordum çünkü çok ama çok yetenekli ama ben, bebek bakıcılığı oyununda daimi olmak istiyorum. | Open Subtitles | لقد كنت أريد مشاهدة أندي لأنه موهوب جداً لكنني أردت أن أكون جليسة أطفال منذ وقت طويل |
Bölge savcısının ofisinde çalışıyor. çok yetenekli. | Open Subtitles | يعمل بمكتب محاماة المنطقة وهو موهوب للغاية. |
Size bu akşam benim çok yetenekli arkadaşlarımdan birini tanıştırmaktan memnunum. | Open Subtitles | يسعدني الليلة ان اقدم لكم صديقة لي موهوبة جدا |
Çünkü Sameer çok yetenekli... ve bunu çok iyi biliyorsunuz. | Open Subtitles | لأن سمير موهوب جدا.. و أنت تعرف ذلك جيدا |
Burada, parçacık fiziği alanında, çok yetenekli bir araştırmacımızı görüyorsunuz. | Open Subtitles | لدينا ها هنا عالم أبحاث موهوب جدا في مجال فيزياء الجزيئات |
Sen çok yetenekli olduğunu düşünüyorsun, bense Will'den nefret ediyorum. | Open Subtitles | نحن متفوقن على أنه موهوب جدا و أنا أكرهه |
Hem de çok yetenekli bir yunus sürüsü tarafından. | Open Subtitles | احد المشاركين قطيع موهوب جدا من الدلافين. |
Hailey çok yetenekli bir genç kızımız çok güzel obua çalıyor. | Open Subtitles | إن هايلي شابة موهوبة جداً تقوم بالعزف على المزمار بشكل جميل |
Ve titizlikle boyanmış. Sana bunu kim yolladıysa seni gerçekten seviyor olmalı. Ve de çok yetenekli. | Open Subtitles | مهمن كانت من أرسلت لك هذا فيجب أن تكون تحبك حقاً و موهوبة جداً |
çok yetenekli bir kız. Aynı zamanda çok da çalışkan. | Open Subtitles | حسناً، إنّها فتاة موهوبة جداً وعاملة جادّة. |
çok yetenekli bir müzisyendir, harika şarkılar yazar. | Open Subtitles | إنّه موسيقي موهوب جداً ويكتب هذه الموسيقى الجميلة |
Ve Paul. 17 yaşında çok yetenekli bir arkadaş. | Open Subtitles | و هذا بول يبلغ 17 عاماً إنه موهوب جداً |
Eminim çok yetenekli bir şarkıcıdır. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنه مغني موهوب جداً |
çok yetenekli bir sanatçıydı ve çok isabetliydi. | Open Subtitles | , كان فنان موهوب للغاية و دقيق للغاية |
çok yetenekli bir sanatçı olduğunu... ve bir müzede çalıştığını söylediler, değil mi? | Open Subtitles | بأنّك... فنانة موهوبة جدا و... تعملين في المتحف، أليس كذلك؟ |
Sen çok yetenekli bir adamsın Juni. | Open Subtitles | حسنا، جيوني , أنا يجب أن اقول، أنت رجل متعدد المواهب. |
Bay Lee, çok yetenekli bir polis olabilirsiniz ama bu kızı tanıyor olmanız bile verdiğiniz kararların güvenilirliğine zarar veriyor. | Open Subtitles | أنت قَد تكون مؤهل جداً لكن الحقيقةَ المجردة بأنك تعرف هذه البنت |
Kameramanımla tanışmanı istiyorum. Eskiden olduğu gibi hala çok yetenekli. | Open Subtitles | اريدك ان تقابلي رجل الكاميرا انه الموهوب |
çok yetenekli yarismacilar ... | Open Subtitles | بالأعداد الكبيرة للطلبة الموهوبين الذين تقدموا |
Çocuklar, hepiniz çok yetenekli ve yaratıcısınız. | Open Subtitles | يا رفاق، إنكم موهوبون ومبدعون للغاية. |
Bence kahraman biri bilge, güçlü ve çok yetenekli olmalı. | Open Subtitles | أعتقد أن البطل يجب أن يكون حكيماً قوياً و موهوباً جداً |
çok yetenekli metalcılardılar. | Open Subtitles | ،لكن على عكس المخطوطات الاخرى لم يقوموا بصنعها من ورق البردي لقد كانوا حدادين موهوبينَ جداً |
Şov için. çok yetenekli bir köpek bulsam, | Open Subtitles | لو أنني أستطيع الحصول على كلب موهوب حقاً |
Oğlunuz çok yetenekli biri, efendim. | Open Subtitles | إبنك, رجل مهوب جداً يا سيدي |
Hakikaten çok yetenekli. | Open Subtitles | إنها موهوبة حقا |