ويكيبيديا

    "ömrü" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حياته
        
    • للعيش
        
    • عمر
        
    • حياتها
        
    • صلاحية
        
    • ليعيشه
        
    • يَستطيعُ أَنْ يَعمَلُ بقدر
        
    • يَعمَلُ بقدر ما
        
    • لديه من
        
    • فترة حياة
        
    • أيامه الباقية
        
    • الحياة معدودة
        
    • المنتهي الصلاحية
        
    • دورة حياة
        
    Ve 7 aylık tasarlanan ömrü için bu görevi çok iyi yaptı. TED وقد فعل ذلك بشكل جيد طوال مدة حياته المقرَّرة وهي سبعة أشهر.
    Bütün ömrü burada geçti Üniversite için bile buralardan ayrılmadı. Open Subtitles عاشَ هنا كُلّ حياته. هو لا يُسافرَ حتى إلى الكليَّةِ.
    Bu bomba senin kadar sahte değilse, ikimizin de yarım saat ömrü kaldı. Open Subtitles مالم تلك القنبلة كمزيّف بينما أنت، كلانا أصبحنا حول النصف الساعة للعيش.
    Şifrelenmiş bir ses 24 saat ömrü kaldığını söylemiş. Open Subtitles مجاهد الصوت الذي يخبره كان عنده 24 ساعة للعيش.
    Bu 28 yıldır izlediğim, ki bir koloni ömrü yaklaşık bu kadardır, hasatçı karınca popülasyonunun bulunduğu çalışma alanının bir haritası. TED هذه خريطة موقع الدراسة الذي أتابع فيه هذه المجتمعات من مستعمرات النمل الكادحة من 28 سنة، وهي فترة تقارب عمر المستعمرة.
    Bazı insanlar güneş pillerini üretmek için gereken enerjinin, tüm ömrü boyunca üreteceğinden daha fazla olduğunu söyler. TED حتى أن البعض يقول أن الطاقة اللازمة لإنتاج الخلايا الشمسية أكبر من الطاقة التي ستنتجها في حياتها
    Michael'ın da ömrü boyunca komi olmasını istiyorsan hiç durma, hayır de. Open Subtitles ومايكل يكون خادم في الفندق لبقية حياته فقط قولي لا فقط ابتعجي
    Evet, ömrü boyunca öldürmek için çalıştığı bir türün canları. Open Subtitles أجل، حياة النوع الذي قضى حياته كلها في محاولة قتله
    Demek istediğim, bu çocuk ömrü boyunca evlatlık sisteminde dolandı durdu. Open Subtitles أعني أن هذا الطفل دائم الحركه نظام الحضانة هو حياته كلها
    Willy ne kadar ömrü kaldığını öğrenince bir kız olmaya karar vermiş. Open Subtitles عندما علم ويلي كم بقي له في حياته قرر أن يصبح فتاة
    Ve salınım olduğunda ise, yarılanma ömrü üç dakika, ve oda sıcaklığında hızla bozuluyor. TED وعندما يتم إنتاجه فإن دورة حياته لاتتجاوز الثلاث دقائق ونصف الدقيقة ويندثر بسرعة في درجات الحرارة الطبيعية
    Barney'in 12 saatlik ömrü kaldığını düşünen kızın yalandan evlilik teklif ettiği kızdan çok daha fazla sebebi var. Open Subtitles الفتاة التي ظنت أنه متبقي له 12 ساعه للعيش لديها سبب أكبر لتكرهه أكثر من الفتاة التي أصطنع التقدم لطلب يدها
    Eğer, o evde onunla beraber yaşayamayacaksan, ömrü boyunca yaptığı birikimleri senin için bu eve harcamasına izin veremezsin. Open Subtitles لا يمكنك مجرد السماح له بصرف مدخرات حياته في هذا البيت لأجلك, إذا كنتِ ربما لن تكوني هنا للعيش فيه
    Birkaç ay ömrü kalmış kişileri tercih edenler. Open Subtitles قاتل يريد أن يأخذ حياة شخص لديه أشهر قليلة للعيش
    Normalde verimlilik hayatidir, çünkü motorun ömrü boyunca yaktığı yakıtın maliyeti motor mailyetinden çok fazladır. TED في العادة، الكفاءة أمر مصيري لأن تكلفة الوقود على مدى عمر المحرك أكبلا بكثير من تكلفة المحرك
    Radyoaktiv ömrü ... 100 yıl kadar diye düşünüyorum. Open Subtitles نصف عمر الإشعاع أعتقد أن الأحتمالية مائة عام
    Radyoaktif ömrü... 100 yıl kadar diye düşünüyorum. Open Subtitles نصف عمر الإشعاع أعتقد أن الأحتمالية مائة عام
    Sonuçta bir rakipten kurtulmak, ömrü boyunca rakibin sevgililerini öldürmekten daha kolay olurdu. Open Subtitles وعلى اى حال, فانه كان من الأسهل عليها التخلص من منافستها بدلا من مطاردة اصدقائها وقتلهم كل مرة طول حياتها
    Bu gece... ömrü boyunca ilk ve tek kez çiçek açacak. Open Subtitles الليلة للمرة الاولى والوحيدة فى حياتها ستزهر
    Bu gece... ömrü boyunca ilk ve tek kez çiçek açacak. Open Subtitles الليلة للمرة الاولى والوحيدة فى حياتها ستزهر
    Doğru koşullarda CD ve DVD'lerin ömrü birkaç on yıl ile birkaç yüzyıl arasında değişir. Open Subtitles التخمينات لفترة صلاحية الاسطوانات والدي في دي من بضعة عقود إلى بضعة قرون مع توافر الظروف المناسبة.
    - Fazla ömrü kalmadı. - Ama cesur bir adam. Open Subtitles اعتقد انه ليس لديه الكثير ليعيشه ولكنه رجل شجاع
    Ama ömrü yetmedi. Open Subtitles لَكنَّه لا يَستطيعُ أَنْ يَعمَلُ بقدر ما أرادَ ان يكون
    Ne kadar ömrü kalmış? Open Subtitles كم لديه من الوقت؟
    Ancak, güneş sistemimizin ömrü boyunca bunlar başımızdan geçecek olaylardır. Open Subtitles ولكن خلال فترة حياة النظام الشمسي هذه الإحتمالات قد تحدث
    Metellus ömrü boyunca Marcus Crassus isminden korkacak. Open Subtitles خلال أيامه الباقية سيخاف (ميتاليس) من (ماركوس كراسوس)
    Kalp nakli olmadan Poon Dong un kısa bir ömrü kaldığı söyleniyordu Open Subtitles بدون عملية نقل قلب له كانت ايامه على قيد الحياة معدودة
    Kim olduğumuzun çok yakından bir parçası olduğu için ömrü dolmuş insan formuna sevgiyle bakmak nasıl olurdu? TED ما من شأنه أن يكون مثل النظر في شكل الإنسان المنتهي الصلاحية بحب لأنه بشكل وثيق جدا جزء منا نحن جميعا؟
    Doğru, ve hızlanmış büyüme süreci, uzmanlaşmayla birleşince kısa bir ömrü olacağını söyleyebiliriz. Open Subtitles صح، ونسبة النمو المُتَسارعَ، مندمجَ مع التخصصِ، هذا يَقترحُ دورة حياة قصيرة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد