ويكيبيديا

    "öyleyse" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • إذاً
        
    • إذن
        
    • اذن
        
    • إذا
        
    • إذًا
        
    • اذا
        
    • اذاً
        
    • ثم
        
    • لذلك
        
    • ثمّ
        
    • أذن
        
    • لذا
        
    • أذاً
        
    • هذه الحالة
        
    • كان كذلك
        
    Öyleyse her şey tamam, ışık bir dalgadır, değil mi? TED إذاً لقد اتفقنا .. الضوء ينتمي للموجات أليس كذلك ؟
    Öyleyse anımsayan benliğimiz ve deneyimleyen benliğimiz birbirinden oldukça ayrıdır. TED إذاً فنحن لدينا نفسية الذكرى ونفسية التجربة، وهما حقاً مستقلتان.
    MH: Öyleyse ofisime koşu çarkı almama gerek yok değil mi? TED مارغريت : إذن لا يجب أن أملك جهاز سير في مكتبي؟
    Şey, Öyleyse çok yaşa ve kendine çok iyi bak. Open Subtitles حسنا .. ستعيش إذن عمرا طويلا و تعتني بنفسك جيدا
    Etmediğimi biliyorum. Öyleyse niçin kondüktörü çağırıp hikayeni ona anlatmıyorsun? Open Subtitles اذن لماذا لا تستدعى الكمسارى و تسرد له قصتك ؟
    Öyleyse neden kendimizden emin bir şekilde kıta boyutlarındaki bir buz tabakasının önemli bir kısmının çöküp çökmeyeceğini söyleyemiyoruz? TED إذًا، لماذا لا يمكننا القول بثقة فيما إذا كان قسم كبير من صفيحة جليدية بمساحة قارة ستنهار أم لا؟
    CA: Öyleyse, demek istediğin yeni bir tip empatiye mi ihtiyacımız var? TED كريس: إذًا أنت تقول بأننا بحاجة تقريبًا إلى نوع جديد من التعاطف؟
    Öyleyse yapmamız gereken şey küçük bir mikroçipe tüm potansiyel aydınlatma cihazlarını yerleştirmek. TED اذا كل ما علينا فعله هو وضع رقاقة صغيرة لكل جهاز اضاءة محتمل
    Öyleyse kabinde sadece yolcular ve seyrü sefer kutusu vardı. Open Subtitles إذاً الشيء الوحيد في المقصورة هو الركاب وحقيبة الملاحة ؟
    Pekala, Öyleyse niçin saatte 25 mil hızla sürebileceğin yerde 15 mille gidiyorsun? Open Subtitles إذاً لمَ تقود بسرعة 25 كم في منطقة حد السرعة بها 40 كم؟
    Öyleyse zengin olmanın cezası da bir zenginle yaşamak olacaktır. Open Subtitles إذاً أفترض أن عقوبة الغنى هي أن تعيش مع الأغنياء
    Öyleyse, birinin elinden fırlayıp, bir metre gitmiş olabilirdi, değil mi? Open Subtitles إذاً قد ينطلق من ذراع شخص ما ويصل لمدى ثلاثة أقدام
    - Pardon, ama cezalandirilmiyorsunuz. - Öyleyse çikmamiza izin ver. Open Subtitles ـ المعذرة, أنتن لستن تعاقبن ـ إذاً أخرجنا من هنا
    - Evet, evet. Yürümeye gerek yok Öyleyse, otobüste kalabilirdin. Open Subtitles ما كان عليك المشي إذن كان عليك البقاء في الحافلة
    Öyleyse anlat bakalım, bu ölmüş bir gitaristin elinde ne arıyor? Open Subtitles إذن ربما تخبرنا لماذا وجدنا هذا فى يد عازف جيتار ميت
    Öyleyse bu kadar zamandır koloninizi temizlemek için neden önlemler almadınız? Open Subtitles إذن ، لم طوال هذا الوقت لم تتخذوا إجراءات لتنظيف مستعمرتكم؟
    Öyleyse her şey bitti. Polis çağırmadım, beni buna zorlama! Open Subtitles إذن انتهى كل شيء لم اتصل بالشرطة ولا تجعلني افعل
    Öyleyse, kim oluyorsunuz da bana güvenli olup olmadığını söylüyorsunuz? Open Subtitles اذن من تكون لتخبرنى اذا كان المصعد أمن ام لا؟
    Ya da Öyleyse, sandığımızdan farklı bir şeyin kavgası belki. TED إذا كان كذلك، فهي معركة لشيء مختلف عما نفكر به.
    Öyleyse konuşmak, ortak karar vermeye ket mi vurur yoksa yardımcı mı olur? TED إذًا فهل تبادل الحديث مع الآخرين يساعد أم يعيق عملية اتخاذ القرار الجماعي؟
    Kurallara uyacağız Öyleyse, o kurallar benim için çok değerli olduğunuz için varlar. Open Subtitles اذاً لقد اتفقنا على القوانين، لم اضعهم الا لانكن تعنون لي الكثير يابنات
    Benim de yapmaya çalıştığım buydu Alex. Öyleyse oradaki ne Matt? Open Subtitles ذلك ما أنا كنت أحاول أن أفعله ثم ماذا حدث هناك؟
    Başlayalım Öyleyse; çünkü Afrika, bir dereceye kadar, bir dönüm noktasındadır. TED لذلك دعونا نمضي لأن أفريقيا، إلى حد ما، تمضي نحو التحول.
    - Öyleyse akşam yemeğe gelemeyecek. - Beni yemeğe mi götüreceksin? Open Subtitles ثمّ هو لن يَستطيعُ المَجيء إلى العشاءِ أنت ستاخذني إلى العشاءِ
    Öyleyse Pierre doğru söylüyordu. Onu öldürmek için biri dışarıdaydı. Open Subtitles أذن بيري قال الحقيقة شخصا ما أرغمه على فعل ذلك
    Öyleyse soru şu, bu hastalıkları insan malzemesi kullanarak araştırabilir miyiz? TED لذا السؤال هو، هل يمكننا دراسة هذه الأمراض على مواد بشرية؟
    Öyleyse bana tekrar yükselme fırsatı sunmak için buradasın. Open Subtitles أذاً أنتِ هنا لتعرضِ علي الفرصة لأرتفع مرة آخرى
    Öyleyse, 342 numaralı odayı bana vermemeniz için bir neden göremiyorum. Open Subtitles فى هذه الحالة لا ارى سببا لعدم حصولى على هذه الغرفة
    İyi haber, eğer Öyleyse, hala binadadır. Bu iyi haber mi? Open Subtitles الأخبار الجيدة هي، إن كان كذلك فهي محتجزةً في داخل المبنى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد