"ülkemizi" - ترجمة من تركي إلى عربي

• بلادنا
• بلدنا
• وطننا
• دولتنا
• أمتنا
• البلد
• أرضنا
• هذه البلاد
• وبلادنا
• ارضنا

kendinizi kaybedebilirsiniz. Ve ben, yeni kendini ifade etme yollarıyla donatmak için ülkemizi koruyanlardan daha iyi bir topluluk düşünemiyorum.
ولا أستطيع التفكير بمجتمع أكثر حاجة للتسلح بأدوات التعبير عن الذات أكثر من المجتمع الذي يقوم بحماية بلادنا.

Unutmayın,sömürgecilikle savaş halindeyiz Güçlü bir ordu 130 senedir ülkemizi işgal etmiş durumdadır.
لا تنسوا أننا في حرب ضد الإستعمار بجيوشه العتيدة التي إحتلت وإستعمرت بلادنا لمدة 130 سنة

Keşke bir melek İngiltere'ye uçsa inleyen ülkemizi bir an önce özgürlüğe kavuştursa.
ليت ملائكاً طاهراً يطير إلى انجلترا كى تعود بركة عاجلة إلى بلدنا المعذب

ülkemizi yeniden inşa etmek istiyorduk, beş yıllık planlarımız vardı.
كنا نرغب في إعادة بناء بلدنا وكانت لدينا خطط خمسية

Sadece bir amaç uğruna ülkemizi güvende tutmak adına.
و هذا من أجل هدف واحد أن نحافظ على أمن وطننا

Önemsedi tabii, hepimiz önemsiyoruz. ülkemizi içten içe yiyor bu.
بالطبع لقد كان, جميعنا نهتم بالفساد, إنه يأكل دولتنا حيَّة

Sanki kendimizi ve kendi ülkemizi diğerlerinden tecrit etmeliymişiz gibi.
ويدعي أننا نستطيع أن نعزل أمتنا وأنفسنا عن بعضنا البعض.

Sanırım yaradılış felsefemize inanmayan ve ülkemizi sevmeyen bu elitler askerlerimizin uğruna öldüğü ülkemizi Amerikalıların dışındaki insanlara satmaya çalışıyorlar.
أعتقد أنّ هذه الفئة التي لا تؤمن بدستورنا ولا تحب البلد يجب عليهم إتباع القوانين, التي قاتل جنودنا من أجلها

ülkemizi komünistlere satan vatan hainleri geberecek.
سيموتون هؤلاء المخربين الذين باعو بلادنا للشيوعية

ülkemizi kalkındıran kadınlara bir övgü.
إنه تقدير للنساء اللائي جعلن بلادنا عظيمة

Sadece insanlarımızdaki bilgelik ve üstün cesaret ülkemizi güçlü bir hale getirir.
فقط حكمة شعبنا و شجاعته يمكن أن تجعل بلادنا قوية.

ülkemizi berbat etmeye çalışan insanlar... ..çok yakında parmaklıklar arkasında olacak.
الذين يحاولون تدمير بلادنا وامتنا سرعان ما سيكونون خلف القضبان الوزير هنا يا سيدي

ülkemizi ırkların bozulması ateşinden kurtararak... yeniden yaratacağız.
ولنعيد إحياء بلادنا من نيران التفرقة العنصرية

Protestanlığın ülkemizi sarması an meselesi Ve bizler Katolik hükümdarlarıyız.
أنها أسوء بلدنا على حافة لاسكين من الوقوع في البروتستانتية

Alman askerlerini rahatça hedef alabiliyordu, özgür bir ülkeyi işgal etmeye gelen askerleri, onun ülkesini, bizim ülkemizi.
وحدث أن أصبح على مرماه بعض الجنود الألمان الذين قدموا لإحتلال بلد حر مستقل بلده هو بلدنا نحن

Kimmer sanatçılarının ülkemizi ve kültürü canlandırmaya çalıştıkları gibi, biz de geleceğe ilerleyebilmek için birçok yol olduğunu gördük.
في محاولتنا لإعادة إحياء بلدنا و ثقافتنا نجد بأن الطرق لمستقبل أفضل متعددة

Majesteleri, bu savaşın, ülkemizi birleştireceğini görmüyor mu?
ألا ترى يا مولاى ؟ أن حربا الآن قد توحد بلدنا ؟

Rus isyancılar ülkemizi bombayla tehdit ediyorlar.
الثوار الرووس قد هددوا بإطلاق الصواريخ على وطننا

ülkemizi korumak için yabancılarla omuz omuza savaşarak kendini feda etti.
لإنقاذِ وطننا.. لقدّ قام بالتضحيّه فى المعركه مع الأجانِب.

Ve 2. Dünya savaşında sonra ülkemizi bağlamak için daha fazla duble yol inşa etmedik; eyaletler arasında yeni otoban sistemini kurduk.
ولربط دولتنا بعد الحرب العالمية الثانية, لم ننشئ المزيد من الطرق السريعة المزدوجه بنينا نظام خطوط سريعة بين الولايات.

Elbette hatırlanan; İngilizlerin kaybettiği ve bizim kazandığımız ve böylece ülkemizi ortaya çıkaran büyük zaferdir.
كل ماتبقى هو ذكرى الانتصار العظيم على البريطانيين و ولادة دولتنا

Onları nasıl harekete geçirebilir, ülkemizi dönüştürmenin cevaplarının onların ellerinde olduğuna nasıl inandırabilirdik?
كيف يمكننا إشراكهم وجعلهم يؤمنون أن الحل لتحويل أمتنا كانت في متناول أياديهم؟

ülkemizi ikiye bölmekle tehdit eden bir aslanla savaşmak üzereyiz.
نحن على وشك القتال مع الأسد والذي يهدد بتقسيم البلد إلى قسمين

İngiliz ve Fransızlar, ülkemizi yıkmak için hastalıklarını getirdiler.
الانجليز والفرنسيين جلبوا معهم الوباء لتحل الكارثه على أرضنا

Burada teorik fiziği geliştirmek için değil ülkemizi savunmak için bulunuyoruz.
نحن لسنا هنا لنعجّل النظريات الفيزيائية,نحن هنا لندافع عن هذه البلاد

Klanlarımızı, ülkemizi kurtarmak için yekvücut olmamız gerek.
لأنقاذ عشائرنا وبلادنا يجب أن نتوحد سوية

ülkemizi, yiyeceğimizi ele geçirdiler. Evlerimizde yaşıyorlar.
لقد اغتصبوا ارضنا , غذائنا , عاشوا داخل منازلنا