ويكيبيديا

    "ürünler" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • منتجات
        
    • المنتجات
        
    • منتج
        
    • المنتج
        
    • البضائع
        
    • البضاعة
        
    • السلع
        
    • المنتوجات
        
    • لمنتجات
        
    • للمنتجات
        
    • المحصول
        
    • المحاصيل
        
    • الصيدلانية
        
    • والمنتجات
        
    Onlar çok etkili ve ucuz olan sıradışı ürünler geliştiren elektronik cihaz şirketleri. TED وهم شركات أجهزة، ينتجون منتجات غير عادية وذات كفاءة عالية وسعر رخيص جداً.
    Kulağa garip geldiğini biliyorum ama bunlar oldukça komplike ürünler. Open Subtitles أعرف أن الأمر يبدو غريبا لكن هذه منتجات معقدة جدا
    İnsanların alacağı ürünler yapardık biz, artık ne yaptığımız belli değil. Open Subtitles لقد أعتدنا بناء منتجات الناس ستشتريها لم نعد واقعين بعد الآن
    Elektrik, ısı enerjisi ve değerli ürünler elde etmek için sıvı florürlü toryum reaktöründe yakıt olarak kullanılabilir. TED يمكن استخدامه في مفاعلات فلوريد الثوريوم السائل لإنتاج طاقة كهربائية وحرارة وغيرها من المنتجات القيّمة.
    Yani bugün, internetten ürünler indirebilirsiniz -- masaüstünüzde olabilecek herhangi bir şey, kalemler, düdükler, limon sıkacakları gibi. TED لذا اليوم يمكنك تحميل المنتجات من الويب اي شيئ تجده على سطح مكتبك مثل الأقلام، والصافرات، وعصارات الليمون.
    Kulağa garip geldiğini biliyorum ama bunlar oldukça komplike ürünler. Open Subtitles أعرف أن هذا يبدوا صعباً ولكن هذه منتجات معقّدة للغاية
    ürünler tasarladık ve kimyasalları milyonda bir parçacığına kadar analiz ettik. TED لذا قد صممنا منتجات وقمنا بتحليل المواد الكيميائية وصولاً إلى أجزاء من المليون.
    Anlaşılan O,çalışamayan erkek ve kadınların... ...arılara ve toplanan bala özen gösterip,... ...katma değerli ürünler yapmalarını... ...ve onları pazarlayıp... ...Whole Foods'da satmaları işini vermişti. TED وظفت عاطلين واضحين رجال ونساء لرعاية النحل، وحصاد العسل وأنتاج منتجات ذات القيمة المضافة التي سوقوها بأنفسهم, التي تم بيعها في وقت لاحق في متاجرالأغذية.
    Tabi ki, bir tasarımcıya, bu çok heyecan verici. Çünkü, düşünmeye başlıyorum da, vay canına, tüketilebilir ürünler yetiştirmeyi gerçekten de hayal edebiliriz. TED بالتأكيد ذلك في غاية الإثارة لي كمصممة. لأنني آنذاك أبدأ في التفكير، واو، نستطيع فعلا تخيل زراعة منتجات إستهلاكية.
    Böylelikle, Kenya'da ürün üretimlerine başlamış Kenyalı üreticilerle -- bizim gibi insanların tasarladığı ama oraya gönderilen ürünler. TED وعليه فقد قرر أن يبدأ تصنيع منتجات في كينيا بمصنعين كينيين ويقوم بتصميمها أناس مثلنا ويتم نقلها هناك.
    daha sürdürülebilir ürünler üretebiliyorlar. TED وبذلك يستطيعون صنع منتجات اكثر تحمل وبقاء
    Bu teknoloji böcekleri kullanışlı ürünler haline getirmek için yeniden tasarlayarak milyonlarca yıllık evrimi hızlandırıyor. TED هذا يمثل ملايين السنين من التطور باعادة تصميم الحشرات لتقوم بانتاج منتجات مفيدة.
    Küreselleşmenin nimetlerinden(!) faydalanan bizler ise satın aldığımız her ürünle bu insanları sömürüyoruz ve görünen o ki yaptıkları ürünler var olan adaletsizliğin bir kanıtı. TED نحن، المستفيدين من العولمة، يبدو ان استغلال هؤلاء الضحايا مع كل عملية شراء نقوم بها، والظلم مُتضمن في المنتجات نفسها.
    İşçiler çok nadiren yaptıkları ürünler hakkında konuşurlardı. Ve çoğu zaman ne yaptıklarını tarif etmekte güçlük çekerlerdi. TED العمال نادرا ما تحدثوا عن المنتجات التي صنعوها، وكان لديهم في كثير من الأحيان صعوبة كبيرة في شرح ما فعلوه بالضبط.
    daha çok ciddi enerji sorunlarının geleceğine odaklandık, ve şirketler için ürünler ürettik TED وركزنا أكثر ، في المشاكل الجدية لطاقة المستقبل ، وأنتجنا بعض المنتجات ،
    Hücrelerin, doku ve organ gibi biyolojik ürünler üretilmesi için kullanıldığı bu tekniğe biyofabrikasyon deniliyor. TED هذه الفبركة الحيوية حيث يتم إستخدام نفس هذه الخلايا لزراعة المنتجات البيولوجية مثل الأنسجة والأعضاء.
    Güzel ya da çirkin ürünler yapabiliriz, sürdürülebilir ya da değil, ekonomik ya da pahalı, işlevsel ya da işe yaramaz. TED يمكننا أن نصنع المنتجات الجميلة أو القبيحة، المستدامة أو غير المستدامة، بسعر معقول أو مكلف، العملية أو عديمة الفائدة.
    Sizi şu düşünceyle bırakmak istiyorum: Yeşil floresan protein ve antikorların ikisi de başlangıçta tümüyle doğal ürünler. TED أود أن اترككم مع الفكره الآتيه: البروتين الأخضر المضيء والأجسام المضادة كلاهما منتج طبيعي تماماً منذ البدء
    Peki ya ürünler kendi başlarına yürüyüp konuşabilirlerse? TED رائع، ماذا لو تمكّن المنتج من المشي والتحدث بنفسه؟
    Sanırım bize satmalarına müsaade edilmeyen bazı ürünler var. Open Subtitles لديهم قائمة من البضائع لن يسمحوا . لنا بشرائها لأنها محظورة علينا
    Kitaplar, videolar, yan ürünler. Open Subtitles الكُتُب، و فيديوات، و هذه البضاعة.
    ürünler ve hizmetler daha pahalı olmaya başladığında enflasyon olur. TED التضخم يحدث حين تزيد أسعار السلع والخدمات.
    İyi ürünler üreten iyi bir şirket yönetmek. Open Subtitles أديرَ شركةً جيدة و صناعة المنتوجات الجيدة
    Ve biz bunun son ürünler için kullanıldığını görmeye başlıyoruz. TED نحن نبدأ الان نرى انها يتم استخدامها لمنتجات نهائية
    Bazı şirketler kullan-at ürünler için kağıt devreler üretmeye çalışıyor. Open Subtitles عده شركات كانت تستكشف إستخدام الدوائر الكهربية الورقية للمنتجات المتناولة
    Bazı ürünler de kışın ekilip yazın hasat edilir. Open Subtitles . . بالتأكيد المحصول يبذر في الشتاء و الحصاد في الصيف
    Küf mantarı, ekonomik önemi çok büyük olan ürünler dâhil bitkilere en çok zarar veren hastalıktır. TED الفطريات هي العامل المرضي الأكثر تدميرًا للنباتات، بما في ذلك المحاصيل ذات الأهمية الاقتصادية الكبيرة.
    Tıbbi ürünler kitapçığında yer aldığına emin olalım. Open Subtitles دعنا نتأكّد من بقائه ضمن مجموعة القوائم الصيدلانية
    Diğer bir yandan Medya , Çindeki fabrikalarda çalışan bu durumu, yani işçiler ve ürettikleri ürünler işçilerin,ürettikleri ürünlerle aralarında olan ilişkilerini sık sık gündeme getirmektedir. TED التغطية الصحفية على المصانع الصينية، من ناحية أخرى، يلعب بهذه العلاقة بين العمال والمنتجات التي يقدمونها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد