Yok, bu çocuğu saf bir şekilde sevdiğine hayatım üzerine bahse girerim. | Open Subtitles | لا، أراهن على حياتي على أنه يحب هذه الطفلة بطريقة نقية جداً |
Ama ben onun üzerine bahse girmek istiyorum. | Open Subtitles | ولكنى لا أريد أن أراهن على نفسى .. بل عليه فهو عازف بارع |
Kesin bir şey üzerine bahse girmek sizi rahatsız etmez mi? | Open Subtitles | ألن تشعر بالقلق حيال الرهان على أمر محتوم |
Ji Hoo sunbae üzerine bahse girmedin, değil mi? | Open Subtitles | لم كنت لا مكان الرهان على نتائج أخرى ، وأنت؟ |
- Annem üzerine bahse mi giriyorlar? | Open Subtitles | لذلك ، انهم يراهنون على أمي؟ |
Herkes senin üzerine bahse giriyor. - Tabii bunun tek sebebi atin degil. | Open Subtitles | أي شخص يمكنه المراهنة على ذلك ليس كليا للأسباب الصحيحة |
Eğer birinin üzerine bahse girerseniz... 20000 dolar size 30000 dolar kazandırır. | Open Subtitles | لو راهنت على واحد منهم أن يكسب $20,000 دولار تربحكم $30,000 دولار |
Bütün oyun kağıtlarım üzerine bahse girerim ki gelmeyecek. | Open Subtitles | أراهن على جميع ورق اللعب أن والدك لم يأتي |
Şapkam üzerine bahse girerim ki o senin kardeşindir, değil mi? | Open Subtitles | أراهن على قبعتي أنها كانت أختك أليس كذلك ؟ |
- Dinle ben bile böyle bir şey üzerine bahse girmem. | Open Subtitles | -استمع حتى لو لم أراهن على هذا فهذا أمر سادي |
Kim oynuyor? Birilerinin intiharı üzerine bahse girmem. | Open Subtitles | لن أراهن على أن الرجل سيقتل نفسه أم لا |
- Atlar üzerine bahse girmem. Jokeyler üzerine bahse girerim. | Open Subtitles | لا أراهن على الجواد بل على الفارس |
Bir süre atlar üzerine bahse giremez miyiz? | Open Subtitles | لقد كنت أراهن على الأحصنة منذ فترة |
Deli olmadığı sürece kimse onun üzerine bahse girmez. | Open Subtitles | لا يمكن لأحد الرهان على هذه النتيجة إلا إذا كان مجنونا. |
Bunun üzerine bahse girmek iyi birşey, sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أن الرهان على أيهم شىء جيد |
Bunun üzerine bahse girmek iyi birşey, sanırım. | Open Subtitles | الرهان على أى شخص شئ جيد أعتقد |
Orada Richards'ın üzerine bahse giriyorlar! | Open Subtitles | إنهم يراهنون على (ريتشاردز) في الخارج |
Orada Richards'ın üzerine bahse giriyorlar! | Open Subtitles | إنهم يراهنون على (ريتشاردز) في الخارج |
Hiçbiri. Aşk hayatım üzerine bahse girmeyi bırak... - ...ya da eksikliği üzerine. | Open Subtitles | ليست واحدة منهن، كفي عن المراهنة على حياتي العاطفية أو قلة عاطفتي |
Bazı nesneleri yutup yutamayacağı üzerine bahse girerek geçiniyordu bilardo topları da uzmanlık alanıydı. | Open Subtitles | كان يكسب قوت يومه من المراهنة على بلع أشياء مُعيّنة كرات البلياردو كان تخصصه |
Hem tohumlar üzerine bahse girdim hem de el sıkıştım. | Open Subtitles | انا للتو قد راهنت على خصيتى , وسافقدهما |
Gerzek. Biletler üzerine bahse girdiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | "أيّها الأحمق، لا أصدق أنّكَ راهنت على تذكرتينا!" |