ويكيبيديا

    "ışığa" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للضوء
        
    • النور
        
    • الضوء
        
    • الضوءِ
        
    • للنور
        
    • بالضوء
        
    • لضوء
        
    • أضواء
        
    • والضوء
        
    • الأنوار
        
    • الضياء
        
    • الكشاف
        
    • بزغ ضيّ
        
    • ضوء
        
    • يرشدونني
        
    Bunu şu şekilde araştırıyoruz, diyelim ki ışığa duyarlı bir çocuk var TED الطريقة التي ندرس بها الأمر, مثلا نجد طفلا ذو حساسية بسيطة للضوء
    Bu tek hücreli canlı, bahsettiğimiz ışığa duyarlı noktacıklara sahip. Open Subtitles لهذا الكائن وحيد الخلية إحدى تلك البقع الحساسة للضوء. ‏
    Ayrıca bağırdığı için göz bebeklerim ışığa çok daha duyarlı. Open Subtitles وبؤبؤ عيني أصبح حساس أكثر للضوء لأنه صرخ بوجهي كثيراً
    Böylece bize insanları karanlık denizden ışığa götürecek... sözü verdi. Open Subtitles هذا يعنى انه وعدنا ان يجلب الرجال من قاع البحر المظلم الى النور
    Her seferinde ışığa ulaşmak güçleşiyordu. Open Subtitles في كل مرة، كان يصعب أكثر العودة إلى النور
    Ama aşağıda güneyde çok özel bir statüye sahip küçük bir ışığa sahipti. TED بالرغم من ذلك ، هناك بعض الضوء في الجنوب لديه حالة خاصة جدا.
    Kafatasındaki soluk lekelerin nedeni sürekli ışığa maruz kaldığından dolayı olabilir. Open Subtitles البُقع الشاحبه في الجمجمة قد يكون سببها تعرضها للضوء لفترة طويلة
    Aslında, ışığa maruziyet miktarınızı yatağa gitmeden en az yarım saat önce azaltın. TED في الواقع، قم بتخفيض مقدار تعرضك للضوء نصف ساعة على الأقل قبل أن تذهب إلى السرير.
    Sonra ışığa doğru, kuzeye ve hayata inersiniz. TED وتنحدر ثم للضوء وإلى الشمال ، وإلى الحياة.
    Mavi, mor ve kırmızı ışığa ne olur? TED ماذا يحدث للضوء الأزرق والبنفسجي والأحمر؟
    Retinamız çok küçük bir enerji aralığıyla, ışığa duyarlıdır ve o ışık aralığına, görünür ışık deriz. TED شبكية العين حساسة فقط للضوء ذي الطاقة المنخفضة لذلك فنحن نسمّي ذلك المجال الضوئي بالضوء المرئي.
    Bu yapı ışığa duyarlı, organizmanın kamçısına bağlı olan proteinler yığınıdır. Işığı ve yiyeceği bulduğunda aktifleşir. TED هذه عنقودية البروتينات الحساسة للضوء مربوطة إلى سوط الكائن الحي تنشط عندما تجد الضوء وبالتالي، الغذاء.
    Biliyor musun, sanırım ışığa doğru yaptığım uzun yürüyüş için... bir yoldaş bulmuş olabilirim kendime. Open Subtitles هل تعلمين يبد أنني قد وجدت رفيقا مناسبا ليصاحبني فى طريقي إلى النور
    Ve ışığa doğru attığı her adımda yüzünü görür gibi oluyorduk, ama gözükmüyordu. Open Subtitles أقصد أن كل خطوة خطاها كانت نحو النور وحين يخال المرء أن وجهه على وشك أن ينكشف لا يحدث ذلك
    Peygamber evine dönüyor, karanlıktan ışığa doğru. Open Subtitles ،هذه هى لب الرسالة لكى تخرج من الظلمات إلى النور
    Peygamber evine dönüyor, karanlıktan ışığa doğru. Open Subtitles ،هذه هى لب الرسالة لكى تخرج من الظلمات إلى النور
    Şimdi ışığa koşun ve aydınlanın. Amerika ile aydınlanın. Ve Aynaya bakın. Open Subtitles فأخرجوا إلى النور وأشرقوا أشرقوا لأجل أمريكا
    Yani gölgenden sıyrılıp ya da kabuğundan işte.. ...ışığa çıkıyorsun. Open Subtitles اي انك قد تاتي من الظل او قشرتك,لتخرج الى الضوء
    Onlar ışığa doğru gitmeyi reddederler ışık onları ne kadar çok isterse istesin. Open Subtitles يُقاومونَ دُخُول ذلك الضوءِ على أية حال الضوء يُريدُهم بشدّة
    Onları ışığa götürmem gerektiğini söyledi. Open Subtitles لقد قال لى بأنى يجب ان اقودهم للنور اقودهم للنور
    Karadeliğin kendisini göremesek de, karadeliğin kütleçekimsel enerjisini, gördüğümüz ışığa çevirebiliriz. TED لذلك لا يمكنك رؤية الثقب الاسود نفسه ولكن يمكن ان تحول الطاقة الجاذبة للثقب الاسود لضوء يمكنك رؤيته
    Ama onun ışığa çıkması birçok sebepten dolayı yasaklandı, özellikle genç kızların çıplak dans etmesini izlemeyi sevdiği için. Open Subtitles لكن تم حظره من أضواء الظهور لاسباب آخرى. لديه ميول لمشاهدة الفتيات الصغيرات يرقصن متعريات،
    Gölge ve ışığa dayalı bir şeyler yapmaya karar verdim. TED قررت أن أقوم بعمل قطعة مبنية على الظلال والضوء.
    Uzaya ve ışığa ulaşan, Siyah ve Beyaz büyülü güçler Open Subtitles "أيتها القوى السوداء والبيضاء" "العابرة حول الأنوار والسماء"
    # Hissedebiliyorum # # Gerçekleşecek isteğim, ışığa inandığım müddetçe # Open Subtitles {\blur1.5}إني أستشعر ذلك طالما حُفر إيمان الضياء بفؤادي
    O ışığa ihtiyacımız var. Open Subtitles نحتاج هذا الكشاف.
    Şu evdeki ışığa bakın. Open Subtitles بزغ ضيّ من ذاك البيت.
    Çünkü evrenin yakın gelecekten gelecek bir ışığa müsaadesi yoktur. Open Subtitles لأنه لا يسمح بدخول أي ضوء في المستقبل البعيد للكون.
    Ben ölü akrabalar tarafından parlak ışığa doğru çekilirken sen ne yapıyordun? Open Subtitles ماذا كنت تفعل بينما أقاربي الميتين يرشدونني الى طريق الموت

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد