Dokuzuncu Işın bizim kontrol edebileceğimiz akılsızın tekinin elinden olmalıdır. | Open Subtitles | الشعاع التاسع سيظل في أيدي المتوحشين الذي يمكنهم التحكم به |
Işın, bizim tahmin ettiğimizden daha fazla etkili olmaya devam ediyor. | Open Subtitles | الشعاع يخترق الماء بشكل اكثر كفاءة مما اعتقدنا. |
Açıkça belli ki aramızdaki bu mücadele Güç hakkındaki bilgimizle değil ışın kılıcı yeteneklerimizle sonuca bağlanacak. | Open Subtitles | يبدو أن مصير هذا التحدي لن يتقرر من خلال معرفتنا بالقوة بل من خلال براعتنا في استعمال السيف الضوئي |
Çünkü sen ışın kılıcınla düşünürken, ben gözlem yaparım. | Open Subtitles | لاني قمت ببعض الملاحظات بينما كنت تفكر في سيفك الضوئي |
Orada çok fazla güneş radyasyonu ve kozmik ışın radyasyonu var. | TED | فهناك الكثير من الاشعاع الشمسي إضافة الى الكثير من الأشعة الكونية. |
Bir pulsar dönerken kutup bölgesinden parçacık yüklü ve iyi odaklanmış ışın yayar. | Open Subtitles | بينما يدور النجم النابض ينبعث من القطبين أشعة عالية التركيز من الجسيمات المشحونة |
- Işın hattında sınırlama kaldırıldı. | Open Subtitles | خط الشعاع ليس عليه قيود. تشغيل التقاط الشعاع. |
Bütün bu yapı Dokuzuncu Işın'ı izloe ediyormuş. | Open Subtitles | الهيكل بالكامل يعمل على استخلاص الشعاع التاسع |
Bu akşamki törenden sonra iki ay birleşip yeminler edildiğinde Dokuzuncu Işın hakkında bilgisi olan o ve diğer herkes yok olacak. | Open Subtitles | بعد احتفال الليلة عندما يلتقي القمرين ويتبادلون العهود هي وأي أحد يعرف عن الشعاع التاسع |
Dokuzuncu Işın bizim kontrol edebileceğimiz akılsızın tekinin elinden olmalıdır. | Open Subtitles | الشعاع التاسع يجب ان يكون بين ايدي الرجال الذين نستطيع ان نسيطر عليهم |
Bir hırsız ışın kılıcımı çaldı, ve ona sadece birkez baktım. | Open Subtitles | لص قام بسرقة سيفي الضوئي وفقط لمحته بنظرة سريعة |
En azından ışın kılıcının yerini biliyorsun. | Open Subtitles | حسناً، على الأقل الآن تعرفي مكان سيفك الضوئي |
Birilerinin ışın kılıcının ellerinde ölmesinden ölümlerinden dolayı suçluluk duymaktan endişe ediyor, acele davranıyorsun. | Open Subtitles | أنت قلقة من أن يموت الناس على يد سيفك الضوئي وإنك ستكوني مسئولة عن موتهم وكأنك أنتِ من ستقومي بالضربات |
Bu ışın kılıcı eski cumhuriyetin çöküşü sırasında atalarım tarafından Jedi Tapınağınızdan çalınmıştı. | Open Subtitles | هذا السيف الضوئي قد تم سرقته من معبد الجيداي من قبل اسلافي خلال انهيار الجمهورية القديمة |
Suç mahallinde dedektifler kanıtları görmek için ultraviyole ışın kullanırlar. | Open Subtitles | في مكان الجريمة، المحققون يستعملون الأشعة تحت البنفسجية لرؤية الأدلة |
Bu bir evrensel ışın deneyi taa üst stratosfere kadar atılmış irtifası 40 km civarında. | TED | هذه تجربة أشعة كونية والتي تم إطلاقها على طول الطريق إلى الستراتوسفير العلوي الى علو 40 كيلومترا. |
Şey... ışın kılıcıyla yapılan pazarlık. | Open Subtitles | حسناً ، مفاوضات بواسطة سيف ضوئي |
Şeysiz zor oluyor... Işın kılıçsız... | Open Subtitles | نوعاً ما صعبة بدون سيفى الضوئى |
Merkezden ayrılınca ışın kılıçlarını satmanın ne kadar yanlış olduğunu farkettim. | Open Subtitles | أدركتُ لحظة مغادرتي مركز الشرطة كم كان خاطئاً منّي بيع تلكَ السيوف المضيئة |
Birbirine dik yerleştirilmiş altı ışın her yönden gelen atomun bu olaydan etkilenmesini sağlar. | TED | مجموعة من ستة حزم ضوئية متعامدة، تضمن اعتراض الذرات المتحركة في جميع الاتجاهات. |
İlaç ve ışın tedavisine direnç gösterdi. | Open Subtitles | هو ينمو بسرعة، لقد أثبت مقاومة إلى كلا الأمرين الإشعاع |
O tarz ışın kılıcı dövüşlerinden biri olmasın. | Open Subtitles | دعنا لا نحظى بمثل تلك المعارك بالسيوف الضوئية |
Hiç şaşırmadım, Işın Tabancası. Sağlığın yerinde, değil mi? | Open Subtitles | لايوجد مفاجأة يا (راى جين)، أنت بصحة جيدة، أليس كذكلك؟ |
Tamam, çocukken kontrolsüz bir ... ışın kılıcı savaşının sonuçları kötü olmuştu. | Open Subtitles | حسنا, حدثت.. معركة بسيف من الليزر الحار إنتهت نهاية سيئه وأنا طفل |
Sen de çift ağızlı ışın kılıcı mı var? | Open Subtitles | -ألديك سيف ليزريّ ثنائيّ الشفرة؟ |
Altı aydır ışın tedavisi görmüyor. | Open Subtitles | لم تعالج بالإشعاع منذ ستة أشهر |