Çaresizlere yardım ediyor ve şimdi o, onlardan biri. | Open Subtitles | وهو يساعد المحتاجين للمساعدة, و هو الآن واحد منهم |
- Hayır, oğluyla da birşeyler oldu ve şimdi o da yatıyor. | Open Subtitles | -لا، تورطت في مشكلة مع ابنه . والآن هو طريح الفراش أيضاً. |
Arkadaşım da düşük yapmıştı Ama şimdi o 4 çocuk annesi! Ne? | Open Subtitles | صديقة لي أجهضت ، والآن هي أم لأربعة أولاد |
şimdi o kadar kızgın ki, şakalaşma anları ona acı veriyor. | Open Subtitles | الآن هو غاضب جداً, لحظات من الطيش . تسبب له الألم |
şimdi o ortalıkta dolaşıyor ve elimde sadece beyinsiz bir dedektif uyuşturucu bağımlısı homoseksüeller gibi polis tarafından içerde tutulan bir adam ve enkaza dönüşmüş bir araba var. | Open Subtitles | الان هو ينطلق حرا وكل ما حصلت عليه هو عميل غائب عن الوعى واخر قبض عليه البوليس المحلى كمدمن مخدرات شاذ وسياره محطمه |
şimdi o cesaretin ete kemiğe bürünmüş hali çünkü burada durup hepinize konuşma yapacak. | TED | الآن هي تجسيد للشجاعة، لأنها ستقوم بالوقوف هنا، والتحدث معكم جميعا. |
Ne yani, dışarıda üşümüş ve yalnız bir hâlde dolaşıyor mu şimdi o? | Open Subtitles | سوف اجلب لك بعض المكسرات إذناً هو الآن في الخارج وحيدا ويشعر بالبرد ؟ |
şimdi o güzel eviniz Dünya Cumhuriyeti'ne ait zengin kocan hapiste ve kızının sevgisi bana ait. | Open Subtitles | الآن منزلك الجميل ينتمي إلى جمهورية الأرض وزوجك الثري هو الآن في السجن وحب ابنتك الآن لي |
Andrew 16 yılını bu çöplükte malzeme ayrıştırarak geçirmiş, kendisini bir iş adamı yapmaya yetecek parayı kazanmış, bir tartı almış ve insanların çöplükten topladıkları malzemelerin tartma işini yapmış. şimdi o bir hurda satıcısı. | TED | أندريو قضى 16 سنة في جمع الفضلات من المطرح ربح أموالاً كافية لتحويله الى متعاقد ما يعني أنه يحمل ميزاناً ويحوم لوزن كل المواد التي يجمعها الناس من القمامة، هو الآن تاجر خردة. |
şimdi o milyoner gibi. Hawaii 'de 7gün 24 saat! | Open Subtitles | والآن هو مثل المليونير يقيم الحفلات فى 24-7 فى هاواى |
- Hayır, oğluyla da birşeyler oldu ve şimdi o da yatıyor. | Open Subtitles | -لا، تورطت في مشكلة مع ابنه . والآن هو طريح الفراش أيضاً. |
John sadece babasını dışarı çıkarmak istedi, Ve şimdi o öldü. | Open Subtitles | كل ما أراده هو أن يخرج والده من السجن ، والآن هو ميت |
Aaaliyah Nadir her şeyini riske etti ve şimdi o ve çocukları bütün dikkatimizi hak ediyorlar. | Open Subtitles | والآن هي واولادها يستحقون كامل اهتمامنا. فلنجدها |
Onu hayatına soktun, şimdi o senin ve oğlunun hayatını riske sokuyor. | Open Subtitles | سمحت لها بدخول حياتك، والآن هي وضعتك وإبنك في خطر |
Küçücük bir delil için bile her şeyi bırakıp geldim ve şimdi o delil elimde. | Open Subtitles | ولقد تخليتُ عن أي شيء حتى أعثر ولو على جزء ضئيل من الحقيقة والآن هي بحوزتي |
Şimdi, o sitelerden birinde işe girmek, grafik tasarım yapmak istiyorum. | Open Subtitles | ما أريده الآن هو الحصول على عمل في أحد هذه المواقع |
Ve şimdi o tabut hayatımda bulunduğum ikinci en korkutucu yer. | Open Subtitles | وهذا الصندوق الآن هو ثانى اكثر مكان ارتعبت فيه طوال حياتى |
Ve şimdi o öldü. Taş gibi ölü. | Open Subtitles | و الان هو ميت اكثر موتاً من الوقت الان |
Asi ajanlarını ona kadar izledim.şimdi o gizli üssü bulmam için tek bağlantım. | Open Subtitles | لقد تتبعت جواسيس الثوار إليها الآن هي وسيلتى الوحيدة لإيجاد قاعدتهم السرية |
Ve... derler ki şimdi o göl, Georgia'da bir yerlerdeymiş. | Open Subtitles | و, اه, الآن يقولون ان تلك البحيرة هي الآن في جورجيا |
Kronik aldatıcı dişçiyi terk etti şimdi o suratsız, mızmız doktorla. | Open Subtitles | لقد هجرت طبيب الأسنان ذا الحمضيات و الذي كان خائناً مزمناً و الآن إنها مع هذا الطبيب المتشكي |
Aferin. şimdi o listeye üç tane daha yol ekleyebilirsiniz. | Open Subtitles | أحسنت يمكنك الآن إضافة 3 طرق إلى تلك القائمة |
Evet? Güzel. şimdi o kaltağa burada olduğumu söyle. | Open Subtitles | لقد رأيت هذه الصور بالفعل يا عزيزتى لقد أرسلهم موريس |
Siz ikiniz hep konuşuyordunuz ama şimdi o aranızda ılık bir belirsizlik olduğunu farketti. | Open Subtitles | والآن هى تدرك أنك لك الحضن الدافئ لكل منكما الآخر |
Ve şimdi o yok, yani bu,bu süpheli bir şey,değil mi? | Open Subtitles | ..... و الآن قد ماتت لذا ذلك, مريب صحيح؟ |
şimdi o gözlükleri tak ve iyi bir çocuk ol. | Open Subtitles | والآن .. ضع هذه النظارات الآن , وستصبح ولد طيب |
şimdi o... Gümüş Balık, birliğin başkanı oldu. | Open Subtitles | المهم الان انها هي السمكه الفضيه الان هي رئيسه الجمعيه |
şimdi o büyük akyuvarlar kanserli hücrelere saldırıyor. | Open Subtitles | الآن تلك الخلايا البيضاء الكبيرة تهاجم خلايا السرطان |