- İlk geldiğimde beni duymuş ve buradan fırlamış olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أنّه سمعني المرّة الأولى . ثمّ هرب من هنا |
- İlk harfleri aynı. - "Ulick" konusunda biraz endişelendiğimi itiraf etmeliyim. | Open Subtitles | مطابقة الأحرف الأولى يجب أن أعترف كنت قلق قليلاً بشأن إسم يوليك |
- İlk ve son ay kirasıyla depozitoyu peşin alıyoruz. | Open Subtitles | للانتقال ، عليك دفع أول شهر واخر شهر والتأمين كاملاً |
- Beklentileri ateşliyorum. - İlk 90 günde 1 milyon sattığımız falan yok. | Open Subtitles | ـ إنّي أهوّي التوقعات ـ إننا لن نبيع مليون في أول 90 يوم |
Benim için de kötü elestiriler çikmisti. - Ilk iyi elestirimi hatirliyorum.. | Open Subtitles | يا رجل هذا سيئ، وتلقيت انتقادات سيئة إنما أذكر النقد الجيد الأول |
- İlk çalıştığım ajanstan sempatik ama saf bir jingle yazarı. | Open Subtitles | لكنه نوعاً ما كاتب لأغاني الاعلانات في اول وكاله عملت بها |
- İnternete ilan vermiştim. - İlk hatan bu oldu. | Open Subtitles | ـ لقد وجدنى على كريغزليست ـ هذه هى غلطتك الأولى |
İlk fizyolojik kuram bulaşıcı esnemenin belirli bir uyarıcıyı - ilk esnemeyi - takiben harekete geçtiğini öne sürmektedir. | TED | الفرضية الفسيولوجية الأولى تقول أن التثاؤب المعدي يتم تشغيله بواسطة حافز محدد، هو التثاؤب الأولي. |
- İlk kez bana Sibyl dediniz. - Öyle mi? | Open Subtitles | -هذه هى المرة الأولى التى تدعونى فيها " سيبيل " |
- İlk görevim liftlerin ikilik dilde programlanmasıydı, sizin üreticilere çok benzer. | Open Subtitles | وظيفتى الأولى كانت برمجة رافع الحمولة الثنائى. قريب جدا للفابوراتورس |
- İlk evre, laboratuvarda gerçekleştirildi. | Open Subtitles | المرحلة الأولى من التجربة، أجريت في المعمل |
- İlk gözetimimde o kadar sıkılmıştım ki üç tane çubuk şeker ve koca paket mini çörek yedim. | Open Subtitles | أول مرة عملت بها في المراقبة، كنت ضجراً جداً تناولت ثلاث ألواح حلوى و طرد كامل من الدونات الصغيرة |
- Beklentileri ateşliyorum. - İlk 90 günde 1 milyon sattığımız falan yok. | Open Subtitles | ـ إنّي أهوّي التوقعات ـ إننا لن نبيع مليون في أول 90 يوم |
- Şuna baksana. YARASA KILIKLI SAVAŞÇI KATİLİ FECİ YARALADI - İlk karşılaşmaları. | Open Subtitles | انظري لهذه، أول مرة تقابلا فيها معاً كان مجرد لص بنوك، أتتذكرين ؟ |
- Crastor, rapor ver! - İlk köprü önümüzde, Kaptan. | Open Subtitles | كريستور , ما الوضع الجسر الأول في الأمام , كابتن |
- İlk adı Casimir. | Open Subtitles | اسمه الأول كاسمير لو كان فى هذا بعض العون. |
- İlk partiye katıldınız mı? | Open Subtitles | هل حضرت الحفل الأول عندما سرقت الجواهر ؟ أجل. |
- Hapiste seninle birlikteydiler. - İlk kuşkulanacak bizleriz. | Open Subtitles | لقد كانوا معك بالسجن نحن اول المشتبه بهم |
- Nedir o elindeki? - İlk seferde gözden kaçırmışız. | Open Subtitles | ـ لقد وجدنا دليل جديد لم نره المرة الاولى |
- İlk kısmı antik Mısır dilinin türevine benziyor. | Open Subtitles | يبدو الجزء الاول وكأنه مشتق من المصرية القديمة |
- İlk iş olarak, öncelikle ... bildirmek istiyorum ki : | Open Subtitles | وبالنسبة لأول قرارتي أود الإعلان عن ترقية السيد |
- İlk yardım hakkında hiç bir şey bilmiyorum. - Sadece hareket etmediğinden emin ol yeter. | Open Subtitles | ـ لا أعرف أي شيء عن الأسعافات الأولية ـ فقط أحرص على إنه لا يتحرك |
- ...ilk elle tutulur delili bulduk. | Open Subtitles | حصلنا على أوّل قسم من دليل ماديّ ضد قاتل شاحنة الثلج |
- İlk gün en iyi on saniyesi diye duymuştum. | Open Subtitles | لقد سمِعتُ بِأنهّا كانت أفضل عشرة ثواني في اليوم الأوّل |
Leydi Annemiz ,sana geldik, bu laneti senin derinliklerine koyuyoruz - ilk doğan oğlumu kim aldıysa, onun ilk doğan oğlunu ondan alacaksın, torunlarını da , tüm neslindeki ilk doğan çocukları da | Open Subtitles | نأتي لك، سيدة الأم ونضع في أعماقك هذه اللعنة على ما قتل ولدنا البكر |