Senin açından bakınca sana hak vermiyor değilim; ama o senin baban. | Open Subtitles | لا أَقول بأنني لا أَفهم جانبك منه، لكنه أَبك |
Senin açından iyi bir jest olur diye düşünüyordum. | Open Subtitles | إنها كلمة قوية امم, أنا اعتقد فقط بأنها ستكون لفتة طيبة من جانبك |
- Peki. Sadece hikâyeyi senin bakış açından dinlemek istiyoruz. | Open Subtitles | حسناً، نريد أن نسمع جانبك من القصّة فحسب |
Ama iyi bir avukat olduğunu biliyoruz ve senin açından dinlemek istiyoruz. | Open Subtitles | ولكنّنا نعلم أنّك محام بارع.. ونودّ أن تخبرنا القصّة من وجهة نظرك |
Senin açından daha bir saniye önce bıraktığın aynı kişiyim. | Open Subtitles | نفس الشخص الذي تركتيه منذ ثانية من وجهة نظرك |
Senin neden o olmadığını biliyorum, fakat bana söyler misin böylece olaya senin açından da bakabilirim. | Open Subtitles | أعرف أنك لست مناسباً لكن اخبرني أنت بالسبب حتى أرى الأمر من منظورك الشخصي |
Bak--Bak, dinle, Bu senin açından... çok büyük önem içeriyor,... fakat beni dinlemelisin. | Open Subtitles | هذا يتطلب قدر كبير من الثقة من ناحيتك ،لكن أسمعيني للنهايه |
Sana işlerin karışık olduğunu söylediğimde sadece senin açından karışık olduğunu ima etmedim. | Open Subtitles | حين أخبرتك أن الأمور معقدة لم أكن أقصد فقط جانبك من الأمور |
Olayı kendi açından aktarıp duyduğun utancı anlatarak bu hikayeyi, bir günah çıkarma olayına çevirmen için sana fırsat sunuyorum. | Open Subtitles | أنا أمنحك الفرصة لتسردي جانبك من القصة بقولك حكاية العار بنفسك تستطيعين قلبها إلى قصة توبة |
Olayı kendi açından anlatabilirsin, istersen. | Open Subtitles | يمكنك إخبار جانبك من القصة إن رغبت بذلك |
Senin açından ileri görüşlü bir hamleydi. | Open Subtitles | لقد كانت هذه خطوة مفيدة من جانبك |
Ve gerçekten senin açından o çok mutludur. | Open Subtitles | لأنها... لأنها حتماً ستقارن , ألن تفعل ؟ عندما تأتي في المساء و تكون الى جانبك |
Her şeyi senin açından görebiliyorum. Olay da bu. | Open Subtitles | .. اي كل شي من جانبك , هذا هو الامر |
Hala hikayenin senin açından olan kısmına ihtiyacım var. | Open Subtitles | ما زلت أحتاجك لرواية جانبك من القصّة |
Değilse, Washington'u arayıp hikayeyi, sen kendi açından, biz de kendi açımızdan anlatırız. | Open Subtitles | والا يمكننا دوما مهاتفة واشنطن ويمكنك اخبارهم بوجهة نظرك وسنخبرهم بوجهة نظرنا. |
Bunu senin bakış açından düşündüğümde-- | Open Subtitles | نعم حسنا أنت أعتقدت حول هذا الموضوع منه وجهة نظرك |
Senin açından şimdi ama benim bakış açımdan o zamandı. | Open Subtitles | حسنا, "الآن" من وجهة نظرك أما من وجهة نظري "آنذاك" |
Neden olmadığını biliyorum, ama bir de... senin açından görmemi sağla. | Open Subtitles | أعرف أنك لست مناسباً لكن اخبرني أنت بالسبب حتى أرى الأمر من منظورك الشخصي |
Sadece ikiniz arasında olanları senin bakış açından da dinlemek istedim. | Open Subtitles | أردت فقط السماع من منظورك عمّ حدث بينكما |
Bak, bak, dinle, bu senin açından çok büyük inanç gerektiriyor; fakat beni dinlemelisin. | Open Subtitles | هذا يتطلب قدر كبير من الثقة من ناحيتك ،لكن أسمعيني للنهايه |
Kabul etsen bile, senin açından çok büyük bir hata. | Open Subtitles | وحتى إن اعترفت بأنه فشلٌ غير معقول من ناحيتك |