ويكيبيديا

    "açısı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • وجهة
        
    • زاوية
        
    • الزاوية
        
    • نظر
        
    • المنظور
        
    • زاويه
        
    • بزاوية
        
    • منظور
        
    • للنظر
        
    • المنظر
        
    • للِدفاعِ
        
    • بمنظور
        
    Ama bence farklı olmak iyidir çünkü farklı bir bakış açısı sunarsınız. TED و لكن أعتقد أن تكون مختلف شيئ جيد لأنك تقدم وجهة نظر
    Çocukçaydı. Ne bir bakış açısı, ne de ahlaki içeriği vardı. Open Subtitles لقد كان طفولي ليس به وجهة نظر للحياة او محتوى أخلاقي
    Birinci ve ikinci tüpler kilitlendi. Yeni baş açısı: 063 Open Subtitles حدد الهدف على الأنابيب واحد وأثنان زاوية الإنحراف الجديدة :
    Winters, hedefe yaklaşıp uygun bir... ateş açısı bulma emrini verdi. Open Subtitles تحيط طلبات فصول الشتاء سرعة لغلق الهدف ويكسب زاوية إطلاق النار.
    Ayrıca, vuruş açısı, Densham'ın uzun ve sağ elini kullanan en azından 180 cm boyunda birisi tarafından öldürüldüğünü gösteriyor. Open Subtitles قتلة مارا تريس يتركون بصماتهم أيضا , الزاوية التى ضُرِبَ منها تقول أن شخص طويل من قتله شخص أيسر اليد
    Zamanını daha iyi bir bakış açısı kazanmaya çalışmakta kullan. Open Subtitles استعمل ذلك الوقت في المحاولة وكون وجهة نظر حول الأمر
    Bunu değiştiremezsiniz. - Bu çok sığ bir bakış açısı. Open Subtitles لا يمكنك تغيير ذلك هذه وجهة نظر موحشة جداً للعالم
    Görevimiz ulusal diplomatlara dünya meselelerinde askeri bir bakış açısı kazandırmak. Open Subtitles أكانت مهمتنا إعطاء دبلوماسي أمتنا وجهة النظر العسكرية عن مشاكل العالم
    Hubble, evimiz dediğimiz gezegenimize yeni bir bakış açısı kazandırdı. Open Subtitles أعطانا هابل وجهة نظر جديدة الى الكوكب الذي ندعوه الأرض
    Bu programda bilimin nasıl gerçekleştiğine dair farklı bir bakış açısı sunacağım. Open Subtitles في هذه السلسلة سوف أقدم وجهة نظر مغايرة عن كيفية تقدم العلوم
    Her biri mahkeme salonuna kendilerine özgü bakış açısı getiren 12 kişiler. Open Subtitles بل هم 12 فرداً يحضر كل منهم وجهة نظره الخاصة إلى المحكمة.
    Bu duruma uygun göreceli yükseklik ve vurma açısı tutmuyor. Open Subtitles قرب قدم السرير بالاستناد إلى فإن زاوية الصدمة لا تتطابق
    Yani güney açısı manyetik kuzeye 168.22 derece yakınlıkta ve 49.93 rakımda olmalı. Open Subtitles هذا يعني أن زاوية السمت يجب أن تكون 168.22درجة بالنسبة للقطب المغناطيسي الشمالي
    Ters kanca açısı ve kemiklerin şeritli oluşu testere makinesini gösteriyor. Open Subtitles زاوية الشد السلبية، والثلمات على العظام تشير إلى أنه منشار دوّار
    Ama şimdi bunun yanlış bir bakış açısı olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles ولكني بدأت أعتقد أننا ننظر إلى الأمر من زاوية خاطئة
    Ama yakın zamanda gördük ki, hız ya da dünya çizgisi açısı, maddelere başka insanların açısından bakıldığında farklı gözüküyor. TED لكننا شاهدنا سابقًا أن السرعة، أو مكافؤها زاوية خط العالم، تتغير عندما ننظر إلى الأمور من منظور أشخاص آخرين.
    Fakat bunun faydalı bir bakış açısı olduğunu sanmıyorum. TED ولكن لا أعتقد أن من المُجدي النظر للموضوع من هذه الزاوية.
    60'a indir dalış açısı 5 derece 60 feet, dalış açısı 5 derece başüstüne Open Subtitles خذها إلى 60، خمسة درجات أسفل الزاوية 60 قدم، خمسة درجات أسفل الزاوية، نعم
    Onun hayatın işleyişiyle ilgili çok ilginç bir bakış açısı var. Open Subtitles وحصلت ومثل هذا المنظور اهتمام على كيفية عمل الحياة، هذا الرجل.
    - Göğüs bölgesindeki hasarın açısı gösteriyor ki, aradığınız kişi kabaca 1.82 boyunda bir erkek. Open Subtitles حسنا,زاويه الضرر فى المنطقه الصدريه يشير الى أنكى تبحثين عن ذكر
    360 derece görüş açısı sağlayan kamera taşıyor. Open Subtitles كما يحمل معه كاميرا تدوير فوتوغرافي. تسمح بتصوير بزاوية 360 درجة.
    Fakat yeni bir bakış açısı edinmek için daha derine dalmalıydım. TED ولكن ما أنا بحاجة إليه هوتعمق أكبر للحصول على منظور جديد.
    Bu sikimsonik hikâyeni dinlememi sağlayarak içimi şişirdin ve 10 dakika sonra da bir durumun iki farklı bakış açısı olduğunu söyledin. Open Subtitles حسنًا، أنّك فقط أدخلتني في هذه ،الرحلة الملحمية مع هذه القصة وبعد 10 دقائق، المغزى هو أن .هناك طريقتين للنظر في الأمر
    Astronotların bu yeni manzara, bu yeni bakış açısı, bu yeni görsel hakikat ile tamamen değiştiklerine inanıyorlar. TED يعتقدون أن الرواد قد تغيروا للأبد بسبب هذا المنظر الجديد، وهذا المنظور الجديد، وهذه الحقيقة المرئية الجديدة.
    Bu bana tamamen farklı bir bakış açısı kazandırır. Open Subtitles هذا يجعلني أرى الأمر بمنظور مختلف تماماً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد