Bu lastik izlerinin cinayet ağacına doğru gelmeleri tesadüf mü? | Open Subtitles | أهي مصادفة أنّ آثار العجلات تتجه مباشرة نحو شجرة الجريمة؟ |
Hangi ahmak bir Noel ağacına on bin dolar öder ki? | Open Subtitles | أيّ نوع من المعاتيه يشتري شجرة عيد ميلاد بعشرة آلاف دولار؟ |
Bu film Costa Rika - Monteverde'de çekildi ve sanıyorum, kökleri toprak dışında da uzayabilen dev incir ağacına tırmanmayı hissetmenin en iyi yolu. | TED | تم تصوير هذا في ماونتفيردي، كوستاريكا واعتقد انه يعطينا انطباعا أفضل من ما يشبه لتسلق شجرة التين العملاقة. |
Yani, benim alanımda her hafta bu hayat ağacına yeni bir türün eklendiğini görmeye başlamamız süpriz değil. | TED | لذا فمن غير المستغرب أنه أسبوعيّاً في اختصاصي نرى المزيد والمزيد من الأجناس الجديدة التي تنتمي لشجرة الحياة. |
Tıpkı bir yılbaşı ağacına benzemişsin. Çok tatlısın. | Open Subtitles | لقد امسكت النار كشجرة عيد ميلاد , كان رائعاً |
Ona kocasının çam ağacına bağlı ve nasıl acıklı göründüğünü göstermek istedim. | Open Subtitles | أردت أن أجعلها ترى كيف يبدو مثيرا للشفقة و هو مربوط بشجرة الصنوبر |
Sana meşe ağacına kadar olan bölgeyi temizlemeni emretmiştim. | Open Subtitles | كانت التعليمات أن تنظف الأرض حتى شجرة البلوط الكبيرة |
Çam ağacına dikkat edin kaçırısanız bulamazsınız. | Open Subtitles | إبحثا عن شجرة الصنوبر الوحيدة لا تفقدونها |
Charlie Brown'ın yılbaşı ağacına benziyor. | Open Subtitles | انها مثل شجرة تشارلي بروان الخاصة بعيد الميلاد |
Evet. Peki ona aldığım Noel ağacına ne demeli? | Open Subtitles | أجل وماذا عن شجرة الكريسماس التي إشتريت لها ؟ |
Tüm stoku sıktık. Limon ağacına! | Open Subtitles | لقد استنفذنا جميع مؤونتنا ، إلى شجرة الليمون |
Hatta bahçedeki en büyük meşe ağacına Martha'yla isimlerinin baş harflerini bile kazımıştı. | Open Subtitles | حتى أنّه نقش أحرفهم الأولية على شجرة البلّوط الكبرى |
Eğer birimiz sekoya ağacına çıkarsak onu kesemezler. | Open Subtitles | لا يستطيعون قطع شجرة الصنوبر تلك إنكانأحدنايسكنها.. |
Huzur evindekiler diktiğimiz şeftali ağacına bayılacak. | Open Subtitles | الأُناس في مركز كبار السن سيُحبون شجرة الدراق التي زرعناها |
Hikayemi yarıda kesip noel ağacına astı. | Open Subtitles | لقد قطع قصتي وعلقها على شجرة عيد الميلاد |
Hikayemi yarıda kesip noel ağacına astı. | Open Subtitles | لقد قطع قصتي وعلقها على شجرة عيد الميلاد |
Ben yokken istersen benim yerime limon ağacına işeyebilirsin. | Open Subtitles | بإمكانك أن تتبول على شجرة الليمون من أجلي إذا أحببت عندما أكون غائباً |
Zeytin ağacına bayılırım, yansıttığı güzelliğe. | Open Subtitles | أنا أحب شجرة الزيتون يالها من شجرة جميلة |
Onların şehrinde, Bodhi ağacına bir filiz yerleştirdiler, bu ağacın altında Buda bizzat aydınlığa erişti. | TED | تضم مدينتهم فرعاً لشجرة بودي والتي قيل أن بوذا نفسه وصل للتنوير تحتها. |
Bugün ise o portakal ağacına kara trenin penceresinden bakıyorum. | Open Subtitles | واليوم أنظر لشجرة البرتقال تلك ...من خلال نافذة قطار مظلم.. |
Sıradan meşe ağacına benziyor ama tam kalbine, temeline bakarsak mucizeyi görürüz. | Open Subtitles | إنّها تبدو كشجرة بَلُّوط.. و لكن إن نظرتَ في جوهرها , في صميمها.. فسنرى مُعجزة.. |
Homer Simpson tarihteki en harika insan Springfield Kasabası'ndan ceviz ağacına çarpmak üzere. | Open Subtitles | هو الرجل الأعظم في التاريخ من بلدة سبرنقفيلد وهو على وشك أن يصدم بشجرة كستناء |
Şimdi ağacına gidip bana kurabiye getir bakalım. | Open Subtitles | و الان اركضي الى شجرتك و اجلبي لي بعض الكعك |
Tamam, ben gidip aile kayıtlarına bakayım sen de soy ağacına bak. | Open Subtitles | حسنًا، ما رأيك في أن أذهب أنا لفحص تاريخ العائلة وتذهب أنت لقريبه الأقرب من هنا؟ |