Tek bir çarpışma gördüm, geri çekiliyorduk ayağımı benim Adamlarımdan biri vurdu. | Open Subtitles | المعركة الوحيدة التي شهدتها، كنا نتراجع واُصيبت قدمي من قبل أحد رجالي |
Adamlarımdan biri vuruldu. Size bunun cezasının ne olacağını söylemiştim. | Open Subtitles | أحد رجالي قد أصيب وأنا قد حذرتك من عاقبة هذا الشئ |
Adamlarımdan biri aşağı indi, yolcunun nabzı atmıyormuş. | Open Subtitles | نزل أحد رجالي للأسفل ولم يستشعر أي نبض ..لدى راكب السيارة |
Ama ben izlerken Adamlarımdan biri pencereden geçti ve o adamı iyi tanımama rağmen, onu tanımak benim için imkansızdı. | Open Subtitles | لكن احد رجالي مر بالنافذة بينما أنا أراقب وبرغم انني اعرف هذا الرجل جيدا كان من المستحيل بالنسبة لي ان أميزه |
Adamlarımdan biri ölebilirdi. Ya da kuzeniniz. | Open Subtitles | احد رجالى كان ممكن ان يقتل , او ابن خالك |
Adamlarımdan biri iki gün önce albayı gördüğünü rapor ettikten sonra, kayboldu. | Open Subtitles | واحد من رجالي اختفى قبل يومين بعد أن كتب في تقريره انه يراقب الكولونيل |
Adamlarımdan biri bile yarın seni meydanda görecek olursa, tutuklanacaksın yada daha kötüsünü sen düşün. | Open Subtitles | إذا راكي أحد رجالي غدا في الساحة سيلقى القبض عليكي أو اسوأ من ذلك,أفهمتي؟ |
Bir de şu var elimde. Adamlarımdan biri, işlerimize sızmak isteyen bir herifin üzerinde bulmuş. | Open Subtitles | أنا أيضاَ مررت بهذا وجدها أحد رجالي مع شخص كان يحاول |
O yüzden Adamlarımdan biri büyük müşterileri telefonla arıyor. | Open Subtitles | لذا لدي أحد رجالي يقوم بالبيع عبر الهاتف للزبائن الأكبر |
Adamlarımdan biri adama bıçak dayadı, sonra bir bakmışım adamım, parmağı kırılmış bir şekilde yerde yatıyor. | Open Subtitles | اشهر أحد رجالي السكين اتجاهه، نتيجةً لذلك أصبح ممداً على الأرض مكسور الأصابع |
Adamlarımdan biri bir polis memurunu öldürdü ve bizi taciz etmeyi bırakmaları için polise bir şüpheli vermem lazım. | Open Subtitles | أحد رجالي قتل شرطياً ويجب أن أقدم للشرطة مشتبهاً به لكي يتوقفوا عن إزعاجنا. |
Adamlarımdan biri İSU'yu düşürmek için bir kaç el ateş etmiş. | Open Subtitles | أحد رجالي أطلق عليها وأصاب الطائرة، بمحاولة إسقاطها |
Adamlarımdan biri kadın gibi baygınlık geçirdi ve kalabalığın içinden bir kahkaha patladı. | Open Subtitles | أحد رجالي أغمي عليه كالنساء وانفجر الحاضرون بالضحك |
Adamlarımdan biri ona sakin olmasını söylerken bir tokat attı da. | Open Subtitles | لقد حاولت ضرب أحد رجالي لأنه قال لها أن تهدأ |
Adamlarımdan biri onu, rıhtımdan bunu çalarken görmüş. | Open Subtitles | أحد رجالي شاهدوه وهو يسرق شيئاً من حوض السفن |
Bu kumdomuzu birimini ben yönetiyorum ve sana uygun tabir kullanmanı öneririm yoksa Adamlarımdan biri sana bir uyum seti verebilir. | Open Subtitles | إنّي أدير وحدة الخنادق هذه، وأقترح أن تستخدم المُصطلح الصحيح وإلاّ فإنّ أحد رجالي قد يُعطيك مجموعة مُماثلة. |
Elbette doktorla görüştüm. Adamlarımdan biri ölmüştü. | Open Subtitles | بالطبع قابلت الطبيب مات أحد رجالي |
Sana söyledim. Adamlarımdan biri alyansını helaya düşürmüş. | Open Subtitles | لقد أخبرتك, احد رجالي أسقط خاتم زواجه عندما وضع يده في عضوه |
- Adamlarımdan biri kutuların yerini söylemediği için onu dövdü. | Open Subtitles | احد رجالي ضربها لانها لم تخبرنا بمكان الصناديق. |
Adamlarımdan biri, geçen Mart ayında çözdüğümüz telsiz şifresini hatırladı: | Open Subtitles | لقد وضعنا فى موقف حرج الى ان تذكر احد رجالى اختراق للعدو حللنا شفرته فى مارس |
Üzerimize ateş edilmişti, Adamlarımdan biri ölmüştü. Bölge güvenli değildi. | Open Subtitles | كنا نتعرض لإطلاق النار, واحد من رجالي قد مات لم تكن المنطقة آمنة |
Burada iki haftadır kimse yok. Benim Adamlarımdan biri değil. | Open Subtitles | ليس هناك أحد هنا منذ إسبوعين هذا ليس أحد رجالى |
Adamlarımdan biri ölmüş. | Open Subtitles | أحد رجالِي قبض عليه. |