Bir tanesini bile döndürsen, Adria'nın gücü çok eksilir. | Open Subtitles | فقط أذا أستطعت أن تُديرَ واحدة منهُم وقوة آدريا ستكون عمليآ قد أنعدمت |
Adria konuşurken fark ettim ki | Open Subtitles | كُنتُ أدركُ للحظة أن آدريا كانت تتكلمُ مع القُدماء, نسخة من نفس الكلمة تعني أيظآ |
Adria'yı yakalamış olman gerekirdi, beni değil. | Open Subtitles | كان يجدر بك الأمساك بـ "آدريا" , ليس أنا |
Adria'yı kastediyorsun, değil mi? | Open Subtitles | هل تقصدينَ آدريا,ألستي تنعنين ذلك |
Adria haklı, Ejderha son test. Vazgeçmek için çok yol katettik. | Open Subtitles | أدريا * على حق , التنين هو الإختبار النهائى * لقد تقدمنا كثيراً , حتى نتراجع الان |
Nereye gideceğimizi söyleyen Adria, bu yüzden bizi tek tek avlayabilir. | Open Subtitles | هذه (آدريا) تقول لنا أين نتجه حتى يمكنها إلتقاطنا, |
Eğer Adria bu şekilde istediği zaman seni idare edebiliyorsa o zaman bir güvenlik riski olursun. | Open Subtitles | إذا كان يمكن لـ (آدريا) التلاعب بك هكذا في أي وقت تريد, فأن هذه ستكون مخاطرة أمنية |
Adria'nın süpergeçit vasıtasıyla döndüğünü duyduk. | Open Subtitles | لقد سمعنا أن (آدريا) قد عادت عبر البوابة الفائقة |
Adria'nın seni bulduğu gezegene kadar sana eşlik ettik ve seni orada indirdik. | Open Subtitles | قمنا بمرافقتك إلى الكوكب حيث ستجدك (آدريا) ثم قمنا بإنزالك |
Anlaşılan, onları bunun Adria olayını konuşmak için yapılan bir toplantı olacağını söyleyerek bir araya toplamış. | Open Subtitles | على مايبدوا أنه قام بتجميعهم لما أعتقدوا أنه, هو إجتماع لمناقشه وضع (آدريا) |
Jaffa'nın gerçeği söylediğini varsayarsak ve gerçekten de Baal'ın gemisini bulursak, Adria'yı nasıl yakalamayı düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | لنفترض أن هذا (الجافا) يقول الحقيقة, ونحن فعلياً وجدنا سفينة (باال) كيف تفترضون إستعادة (آدريا) ؟ |
Sadece çok güçlü bir konuğu ele geçirmekle kalmadı, Adria ayrıca Ori ordusunu da kontrol ediyor. | Open Subtitles | ليس هو فقط يتخذ مضيف هائل القوه لكن (آدريا) كذلك , تتحكم بـ جيوش (الأوراي) |
Eğer Baal'ın ortakyaşamı Adria'nın bilincini baskı altına alıyorsa, aynı şeyi biz de yapabilmeliyiz. | Open Subtitles | حسناً و إذا قام متكافل (باال) بكبح وعي (آدريا) فيجدر أن نكون قادرين على نفس الشيء |
Beni çıkarmaya çalıştığınız anda Adria'yı öldüreceğim gerçeğinden bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | بدون ذكر في الواقع أني سأقوم بقتل (آدريا) لحظة محاولتكم إزالتي, |
Belki, ama unutmayın, Adria'nın bilincini paylaşıyorum. | Open Subtitles | ربما , لكن تذكروا أنا أشارك (آدريا) عقلها |
Adria'nın hayatta kalamaması riski bulunmaktadır. | Open Subtitles | لا يزال هناك , مخاطرة حقيقية أن (آدريا) لن تنجوا, |
Onu çıkartabilmeyi başarmıştık, ancak Adria'nın sinir sistemine ölümcül bir zehir yaymadan önce değil. | Open Subtitles | كنا قادرين على إنتزاعه لكن ليس قبل أن يطلق, سم قاتل, إلى داخل جهاز (آدريا) العصبي |
Adria şu anda bilinçsiz durumda, ama uyandığı zaman, ölmeden önce çok acı çekecek. | Open Subtitles | (آدريا) في غيبوبة الآن, لكن حين تصحوا, هي ستعاني بشدة قبل أن تموت, |
Adria kendilerini içeri kilitledi. | Open Subtitles | بخارج المستشفى (آدريا) أقفلت الباب عليهم, |
Farkettim, sağolasın. Bu Adria! Bizi alıkoymaya çalışıyor. | Open Subtitles | لاحضت هذا , شكراً إنها (آدريا) تحاول إلهائنا, |