ويكيبيديا

    "anlamalısın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تفهم
        
    • تفهمي
        
    • تفهمى
        
    • تدركي
        
    • تتفهمي
        
    • تتفهّم
        
    • إدراك
        
    • أن تتفهم
        
    • تعي
        
    • تَفْهمَ
        
    • فلدي فهم
        
    • افهمي
        
    • التفهم
        
    • مُدركاً لذلك
        
    • يجب أن تفهموا
        
    Bu ilacın geliştirilmesine ne kadar zaman ve emek harcadığımı anlamalısın. Open Subtitles يجب أن تفهم قدر الوقت والجهد الذين بذلتُهما لصنع هذا الدواء
    Karen ve benim aramda olanların hiç bir anlamı olmadığını anlamalısın tamam mı? Open Subtitles لكن يجب ان تفهم مهما حدث بيني وبين كارين لم يعني اي اشيء
    Beni anlamalısın, küçük bir kız olduğumdan beri bu anın hayalini kuruyorum. Open Subtitles أترى، أنت تفهم أنني حلمت بهذه اللحظة منذ أن كنت طفلة صغيرة
    Bak, anlamalısın ki, biz... birbirimize aşıktık. Bir bebek yapmaya çalışıyorduk. Open Subtitles عليك أن تفهمي أننا كنا مغرمين ببعضنا وكنا نحاول الإنجاب معاً
    Neye karar verirsen anlamalısın ki benim için her zaman özel olacaksın. Open Subtitles أيا كان ماتقررينه, عليك أن تفهمي أنك ستكونين دائماً مميزة بالنسبة لي
    Afrika'da kalacaksan bunları anlamalısın. Open Subtitles يجب أن تفهمى هذه الأشياء إذا كنت تنوين البقاء فى أفريقيا
    Eğer burada kalmana izin verirsek, hiçbir yere ayrılamayacağını anlamalısın. Open Subtitles لذا أذا تركتك تبقى هنا، تفهم أنك لا تستطيع الرحيل.
    Kızmakta kesinlikle haklısın ama bunu neden yaptığımı da anlamalısın. Open Subtitles لديك كل الأسباب لتكون مستاءا، لكنك تفهم لماذا فعلتُ ذلك.
    Geri kalanlarımızın bir hayatı yok, bunu anlamalısın, ama evet sıcak haberdi. Open Subtitles عليك ان تفهم بقيتنا لا يعيش حياته لهذا اجل كان عنوان مثير
    anlamalısın, onu 16 yaşında keşfettim. Open Subtitles يجب أن تفهم, لقد إكتشفتها عندما كانت في عمر الـ 16.
    Biz soru sormadan önce haklarını iyice anlamalısın. Open Subtitles قبل أن نسألك أية أسئلة يجب أن تفهم حقوقك
    Şunu anlamalısın: Sadece maymunlar konuşabilir. O da sen de konuşamazsınız. Open Subtitles لكن أنت لا تفهم فقط القرود التي تتكلم ، لست أنت ولا أحد اخر
    Fakat şunu anlamalısın, şunu anlamalısın ki ilk komanın ardından... Open Subtitles لكن لِتفهم ذلك، عليك أن تفهم ذلك الأمر .بعد الغيبوبة الأولى
    Babayla oğlu arasındaki sevgi bağını anlamalısın. Open Subtitles لا بد أن تفهم رابط الحب الذي يجمع بين الأب وابنه
    Hangi konuda olursa olsun önemli devlet meselelerinde kişisel menfaatinden ve hatta bazen de dostluktan fedakarlık etmen gerekir bunu anlamalısın. Open Subtitles أود منكِ أن تفهمي بأنه لأجل أمور تهم الدولة، لشؤون عامة عليك أن تضحي أحيانًا بالمصلحة الفردية
    Aşığını akıllıca seçebilmen için erkekleri anlamalısın. Open Subtitles لكي تختاري عشاقكِ بحكمة أنتي بحاجة لأن تفهمي الرجال
    Fakat anlamalısın ki hayatımda yaptığım herşeyin ne anlam ifade ettiğini biliyorum. Open Subtitles و يجب ان تفهمي ان كل شيئ اقترفته في حياتي قصدت ان افعله
    anlamalısın, ona çok borcum vardı. Open Subtitles لابد ان تفهمى اننى كنت مدين له بكثير من المال.
    Yani siyahilerle uzun bir geçmişim olduğunu anlamalısın. TED أقصد، عليك أن تدركي بأن لي تاريخا مع الشباب السود.
    Benim hakkımda açıklanmayacak bir sürü şey var anlamalısın. Open Subtitles حسناً يجب عليك أن تتفهمي هناك بعض الأشياء عني لن تعرفيها أبداً
    Bunu anlamalısın. - Sonuçta sen de kaya trolleriyle büyüdün. Open Subtitles يفترض أنْ تتفهّم الأمر فقد نشأتَ مع متصيّدين صخور
    Ama sen de anlamalısın daha ortaklığınızın başındasınız. Open Subtitles أعني أنّكِ عليكِ إدراك أنّكما ببداية علاقتكما.
    Ancak, anlamalısın ki hayatının her günü Tanrı'ya hizmet etmiş bir kadındı. Open Subtitles الآن ، عليك أن تتفهم هذه امرأة خدمة في سبيل الله كل يوم من حياتها
    Her kimsen, şunu çok iyi bir şekilde anlamalısın. Open Subtitles أياً من تكون يجب عليك أن تعي ذلك جيداً
    Proteus haklı olduğunu biliyorum ama gücünün sınırlarını anlamalısın. Open Subtitles الآن بروتيس اعْرفُ بأنّك كان عندك حق لَكنَّك يَجِبُ أَنْ تَفْهمَ حدود قوَّتِكِ و حدودي
    Belki birkaç yanlış yola saptım ama seçilmiş olduğumu anlamalısın. Open Subtitles وربما لأنني ارتكبت خطأ يتحول قليلة ، ولكن كنت أنا فلدي فهم المختار.
    Bu en son istediğim şey olduğunu anlamalısın. Open Subtitles افهمي ان ذلك اخر شيء اردته على الاطلاق
    Jamie ile her zaman ilgileneceğini biliyorum, sadece ama şunu anlamalısın ki ona bir şey olmasına asla izin vermeyeceğim. Open Subtitles وأنا أَعْرفُ بأنّك دائماً تقوم بحماية جيمي، هو فقط .. عليك التفهم أنا لن أدع اي مكروه يصيبه
    Bunu en çok sen anlamalısın. Open Subtitles أنتَ من بين كلّ الناس يتعيّن أن تكون مُدركاً لذلك.
    anlamalısın. Herkes için en iyisi olacağını sanmıştık. Open Subtitles يجب أن تفهموا رأينا هذا الأفضل للجميع

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد