ويكيبيديا

    "anlamsız" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • منطقي
        
    • فائدة
        
    • منطقياً
        
    • بلا معنى
        
    • عديم
        
    • عديمة
        
    • جدوى
        
    • منطقية
        
    • لا معنى
        
    • منطقيا
        
    • معقول
        
    • معني
        
    • منطقيّاً
        
    • منطقى
        
    • مفهومة
        
    Öyle. Bu da bunu anlamsız kılıyor. Neden bizim geçidimizi alsınlar ki? Open Subtitles يبدو كذلك , مما يجعله غير منطقي لم سيقومون بأخذ بوابتنا ؟
    Şiddet geçmişi yok, uyuşturucu geçmişi yok. Bu çok anlamsız. Open Subtitles لا تاريخ للعنف ولا تاريج لاستخدام المخدرات هذا غير منطقي
    Önceden söyledim. Yanlış metodları kullanarak sonuç elde etmek anlamsız. Open Subtitles قد أخبرتك سابقاً لا فائدة من النتائج المحققه بالطرق الخاطئة
    Hapishanede, sizi sakinleştirmek istedikleri zaman, "Kızgın Kutu" olarak bilinen bir yere koyarlar, çok anlamsız, ama birkaç vahşi suçluyu bir araya getirip kurallara uymalarını beklemek kadar değil. Open Subtitles ،في السجن عندما يريدون أن نهدأ يضعوننا في ما يدعونه بالصندوق الساخن وهذا ليس منطقياً
    Bu kadar yıldan beri hayatta kalmaya uğraşmamız, şimdi tamamen anlamsız görünüyordu. Open Subtitles ما كان يجعلنا نتمسك بالبقاء لسنوات طويلة بَدا بلا معنى جداً الآن
    İşim sana anlamsız, aptalca gelebilir ama değil. Amaçsız değil. Open Subtitles بالنسبة لك,عملى قد يبدو عديم الجدوى ولكنه بعيد عن التفاهة.
    Bu özlü söz bazen anlamsız gelebiliyor fakat alışılmışı ve gerçeği çağrıştırıyor, değil mi? TED إنها قوية إلى الحد الذي تبدو فيه عديمة المعنى لكن لها رنين مألوف وحقيقي، أليس كذلك
    Iyi ve kötü arasındaki anlamsız, sonu gelmeyen savaşlar neden Ama ölüm. Open Subtitles لكن ليس موت بدون جدوى المعرك الغير منتهية بين الخير و الشر
    - O anlamsız, ben anlamsız. Beraber, anlamlıyız. Open Subtitles هو غير منطقي وأنا غير منطقية ومعاً نجعل الأمور منطقية
    - Harika bir haber. - Bana çok anlamsız geliyor. Open Subtitles ـ يبدو رائعاً ـ إنه ليس منطقي بالنسبة ليّ مطلقاً
    anlamsız gibi görünüyor, biliyorum, ama sen onlar için yabancısın. Open Subtitles يبدو ذلك غير منطقي ، أعرف هذا لكن بالنسبة لهم أنت غريب
    Sanırım bu günlerde tüm filmler, diziler ve video oyunları çok anlamsız. Open Subtitles أعتقد أن كُل المسلسلات والأفلام وألعاب الفيديو هذه الايام لا فائدة منها
    Yani, eğer bu değişim binlerce yıl alacaksa, bu, patojenleri kontrol etmek için oldukça anlamsız bir yöntem. TED أعنى, أنه إذا تطلب هذا آلاف من السنوات إذاً فلا فائدة منه فى التحكم فى تلك الجراثيم.
    Bu çok anlamsız. Beni füzeden koruyan oydu. Neden böyle bir şey yapsın ki? Open Subtitles لكن هذا ليس منطقياً على الإطلاق لقد حماني من الصاروخ
    Onun düşünceleri, anıları, hatta duyguları. Benim için anlamsız değiller. Open Subtitles أفكارها، ذكرياتها، حتى مشاعرها انهم ليسوا بلا معنى بالنسبة لي
    Tamamıyla anlamsız olan bu karışımla sonuçlanmanızın nedeni de bu, hem başlık hem içerik olarak. TED ولهذا السبب ينتهي بك الأمر إلى هذا المزيج عديم الجدوى تماما، سواء من حيث العنوان أو المحتوى.
    İki taraftan da insanlar öldü. Bunu anlamsız bir savaş haline getirmeyin. Open Subtitles هناك أشخاص قد قُتِلوا على الجانبين.إنك لن تجعل من ذلك معركة عديمة المعنى و بلا جدوى
    Ayrıca, mürettebatınızın Blink Drive'ın peşinden buraya gelmiş olması anlamsız. Open Subtitles بالمناسبة، فإنه لا جدوى لطاقمك بان يسعى خلف القرص المضيء
    anlamsız gevelemeleriniz arasında hiç bir noktada, mantıksal düşünce olarak tanımlanabilecek bir şeye değinemediniz. Open Subtitles لم تقترب ولا حتى من بعيد من أي شيء يمكن اعتباره فكرة منطقية
    anlamsız hediyeler verip alma eğilimine zorunlu olduğumuz üzerine kurulu bir düşünce. Open Subtitles فكرة أننا مجبرون بموجب العُرف على تبادل الهدايا التي لا معنى لها
    Umarım sebep iyidir çünkü bu anlamsız! Open Subtitles يستحسن ان يكوم هناك سبب مفيد لذلك لأن الامر ليس منطقيا
    Anlamıyorum. Bir Goa'uld gemisinden insan çağrısı - çok anlamsız. - Katılıyorum. Open Subtitles أنا لا أفهم، اتصال بشري من سفينة الجواؤلد، هذا غير معقول
    İIk kez bu iki kelimenin anlamsız anlamsız geldigini hissettim. Open Subtitles لأول مره أشعر أن هذه الكلمات الثلاثة لا معني لها.
    Hayır, hayır. Bakın bu olanlar çok anlamsız. Onun yapacağı bir şeye benzemiyor. Open Subtitles كلا ، أنظرا ، لا شيء من هذا يبدو منطقيّاً إنّه فحسب...
    Hiç anlamadım. Benim için Çin müziği kadar anlamsız gelmeye başladı. Open Subtitles لا شئ منطقى بالنسبة فى هذا مثل الموسيقى الصينية
    anlamsız ve rastgele veri üzerinde yapılan gereksiz bir uygulama. Open Subtitles محاولة لا طائل منها أن ترتّب معطيات عشوائية وغير مفهومة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد