ويكيبيديا

    "anları" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • اللحظات
        
    • لحظات
        
    • لحظاته
        
    • اللحظاتِ
        
    Öykünün icinden heyecanlı anları gösteren bir zaman cetveli goruyorsunuz. TED يمكنكم رؤية جدول زمني، يظهر لكم اللحظات المثيرة خلال القصة.
    Hayır, beş saati sizin sanat koleksiyonunuzu pahalı arabalara olan ilginizi hayatınızın en travmatik anları hariç her şeyi tartışmaya harcadık. Open Subtitles لا قضينا 5 ساعات في مناقشة مجموعتك الفنية و إعجابك بالسيارات الغالية و كل شئ ما عدا اللحظات المؤلمة في حياتك
    "Bunu çok iyi biliyorum, çünkü bizler böyle anları defalarca yaşadık." Open Subtitles أعرف ذلك لأننا أكثر من مرّة واجهنا مثل هذه اللحظات بأنفسنا
    Şimdi o kadar kızgın ki, şakalaşma anları ona acı veriyor. Open Subtitles الآن هو غاضب جداً, لحظات من الطيش . تسبب له الألم
    Ama bazen bizim karanlık anları geleceğimiz için tuşunu basılı tutun. Open Subtitles لكن في بعض الأحيان لدينا أحلك لحظات الاستمرار على مفتاح لمستقبلنا.
    İşler toparlandığındaki hayatın en iyi anları çok az ve kısacıktır. Open Subtitles وأفضل اللحظات في الحياة , عندما يترتب كل شيء قليلة وعابرة
    Muhteşem tarih içindeki bu anlara "eşik anları" diyoruz. TED في التاريخ العظيم نشير إلى هذه اللحظات باسم العتبات الزمنية.
    Süreçte, bir problemi tehlike haline gelmeden yakalayıp, onun için bir şeyler yapabileceğiniz anları belirlemeniz lazım. TED أنت بحاجة إلى تحديد اللحظات في عملية عندما يمكنك فعلا التقاط مشكلة قبل أن يصبح خطرا ونفعل شيئا حيال ذلك.
    Eşim bir anne olarak onları hayatının en değerli anları olarak görüyor. TED زوجتي تعدها من بين أثمن اللحظات لديها كأم.
    demek istiyorum. Diğer yandan, artık bu anları tamamen yeni bir şekilde deneyimliyorum. TED ومن ناحية أخرى، أنا الآن أعيش تلك اللحظات بطريقة جديدة للغاية.
    Onlar sadece hikayelerini yaratan anları bilirler, hatta kitap kapandığında bile... TED هم فقط يعرفون اللحظات التي تشكل قصتهم حتى عندما يكون الكتاب مغلق وكذلك شخصيات الكتاب
    Yalnızda aradaki anları bilirsiniz, hayatınızı yaratan anları... TED بمقدورك أن تعرف فقط اللحظات في منتصفه اللحظات التي كونت حياتك.
    Fakat behsettiğim anları düşünün. TED ولكن فكروا في اللحظات التي ذكرتها للتو.
    Biz bu gibi anları vahşice seversek, sonra belki iyi yaşamayı öğrenebiliriz -- ölüme karşın değil, ama onun yüzünden. TED لو نحب مثل هذه اللحظات , بضراوة لربما نستطيع أن نعيش بشكل جيد ليس حقداً على الموت ولكن بسببه
    Bir noktadan sonra, komayı içermeyen bazı anları bir araya getirmeye ihtiyacım var. Open Subtitles في مرحلة مؤكدة لابد أن أتعافى لبعض لحظات حياتي التي لا تشمل الغبوبة
    Sanki bu küçük neşe anları ulu orta yerde bizden saklıydı. TED كأن لحظات البهجة الصغيرة هذه كانت مخفية أمام الجميع.
    Bizi güldüren çeşit çeşit "ay!" anları vardır ve yalnızca 40'ı bilinçli olarak işlenirken 11 milyon bilgi parçasının üstesinden gelen bir beyinde gerçekleşen şey budur. TED هذه لحظات مثيرة للدهشة وتجعلنا نضحك ونقهقه، وهذا ما يحدث في العقل والذي يستطيع أن يتعامل مع 11 مليون معلومة واردة مع فقط 40 تُعالج بإدراك.
    Bunu gibi anlar oldu, pek nadir sessizlik anları oldu. TED كانت هناك لحظات مماثلة، لحظات قليلة من الصمت.
    İlham verici anları tarif etmek için kullandığımız zengin bir kelime dağarcığımız var. TED لدينا هذه المفردات الغنيّة جدّا في وصف لحظات الإلهام.
    Her ne kadar garip bir durum olsa da dostluk ve paylaşım anları da vardır ya da herneyse. Open Subtitles و بالرغم من أن هذا موقف غريب و لكن هناك لحظات من الصداقة و لحظات من المشاركة وما إلى ذلك
    Tek ihtiyacımız olan son anları. Katilin yüzüne görmeye çalış. Open Subtitles جلّ ما نحتاج هي لحظاته الأخيرة، فتّش عن وجه القاتل.
    "herşey değişirken bu güzel anları sakla" Open Subtitles أتذوق هذه اللحظاتِ الجميلة عندما تغير كُل شيء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد