Evet. Biliyorum ama kendi adımı yazamazdım. O zaman herkes anlardı. | Open Subtitles | أجل، أعرف، في الواقع لم أستطع وضع أسمي عليها لأن الكل سيعرف |
Babam bilir, kemiklerden anlar. Benimki de anlardı. | Open Subtitles | ــ والدي سيعرف, إنه جيد مع العظام ــ كذلك والدي |
Sanırım bunu yapmaya çalışırdınız ama o ne kadar anlardı bilemem. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكنك محاولة ذلك ولكن لا أعرف كم من المعلومات سيفهم |
Kim olsa zekice bir yalan olduğunu anlardı! | Open Subtitles | أيها الغبية أي شخص كان سيعلم أن هذه كذبة ذكية |
Santana beni anlardı ve sonra beni üzen herkese kötü şeyler söylerdi. | Open Subtitles | (سانتانا) كانت لتتفهم. وبعدها كانت لتستعمل كلمات لئيمة على أي شخص تعدّى علي. |
Paris'teki Rick olsaydı, anlatırdım. O, beni anlardı. | Open Subtitles | ريك الذي عرفته في باريس كان سيتفهم الأمر. |
Ve her ne kadar annem hayatımı yaşayış şeklimden hoşlanmasa da sanırım beni anlardı. | Open Subtitles | وحتـّى إن لم تحب أمي ما أفعله في حياتي... أعتقد أنها ستتفهم |
-...o yarım akıllının bir şey sakladığını anlardı. -Peki Ben neden böyle bir şey yapsın? | Open Subtitles | لكان سيعرف أنه يخفى شيئاً ولماذا يفعل "بن" ذلك ؟ |
- ...o yarım akıllının bir şey sakladığını anlardı. - Peki Ben neden böyle bir şey yapsın? | Open Subtitles | لكان سيعرف أنه يخفى شيئاً ولماذا يفعل "بن" ذلك ؟ |
Her zaman zihinleri okuyamıyor. Jonas'ın onun üzerine atlayacağını anlardı. | Open Subtitles | لا يمكنه قراءة الذهن طوال الوقت، كان سيعرف أن "جوناس" سيقفز عليه |
- Söylemeye çalıştığım şeyi kim olsa anlardı. | Open Subtitles | -لِمَ لم تقل أنه لا يروقك ؟ -أي شخص طبيعي سيفهم ما كنت أقوله له |
Çaresiz durumda.Bence herhangi bir anne baba bunu anlardı... | Open Subtitles | انه يائس أعتقد أن أي أب سيفهم |
Çok fazla istekli olurdun. Jack sana geldiği zaman birlikte çalıştığımızı anlardı. | Open Subtitles | لن تكوني جد عازمة و(جاك) سيفهم على أنها خدعة |
Başka biri öğrenecek olsaydı, çocuklar anlardı. | Open Subtitles | لو عرف أي شخص آخر، سيعلم الأولاد بالأمر |
Onu gören herkes annen olduğunu anlardı. | Open Subtitles | اي شخص قد شاهدها سيعلم بأنك تنتمي إليها |
Çalındığında Peter onun aldığını anlardı. | Open Subtitles | بيتر " كان سيعلم بأنه هو " حالما يصبح مفقوداً |
Ve yapmak zorunda olduğumuz şeyi anlardı. Gerçi Root anlamayabilir. | Open Subtitles | وكانت لتتفهم ما نحن مرغمون على فعله بعكس (روت). |
Annem olsa anlardı. | Open Subtitles | أمي كانت لتتفهم. |
Ve yapmak zorunda olduğumuz şeyi anlardı. Gerçi Root anlamayabilir. | Open Subtitles | وكانت لتتفهم ما نحن مرغمون على فعله بعكس (روت). |
Paris'teki Rick olsaydı, anlatırdım. O, beni anlardı. | Open Subtitles | ريك الذي عرفته في باريس كان سيتفهم الأمر. |
İnsanın havlayan bir köpek sürüsü tarafından kuşatılması ne demektir, sanırım anlardı. | Open Subtitles | وأظنه سيتفهم معنى وجود عُصبةٌ تنبح قرب أكعابه |
Aynı zamanda hem mutlu hem de üzgün olduğumu ve nasıl böyle olduğunu çözmeye çalıştığımı biliyorum ki anlardı. | Open Subtitles | "وكانت ستتفهم كيف أكون سعيد وحزين وأيضاً مازلتُ أحاول معرفة كيف يحدث هذا" |
İz süren herhangi biri oradan geçtiğimizi derhal anlardı. | Open Subtitles | أي شخص يبحث عن أثرنا سيرى ذلك كعلامة على مرورنا بالمكان |