Billy, şu arkadaşından biraz ders al ve kendine bir iş bul. | Open Subtitles | بيلي، هل يمكن أن تأخذ درسا من صديقك والحصول على وظيفة نفسك. |
Böyle yapma dostum. Tabii eğer arkadaşından bıkmadıysan. | Open Subtitles | لاتفعل ذلك يارجل, ما لم تكن بغنى عن صديقك هنا |
Önemi yok, sonra halledersin. Bana kız arkadaşından bahset. | Open Subtitles | لا يهم، اصلحها فيما بعد، حدّثني عن صديقتك |
Ona berbat erkek arkadaşından ayrılmasını söyledim ve bana çok kızdı. | Open Subtitles | لقد أخبرتها أن تهجر صديقها البشع و قد غضبت مني بحق |
Onun arkadaşından biraz daha fazlasıydım,onun uyuşturucu kullananlar Derneğinde rehberiydim. | Open Subtitles | أنا أكثر من صديقته أنا كفيلته في جمعية المدمنين المجهولين |
- Adam, arkadaşından bir şeyler yapmasını istedi. Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | هذا الرجل يريد صديقه ان يقوم بشئ لا اعلم ما هو |
Yeteneklerime akılsız arkadaşından daha çok saygı gösterdiğini umarım. | Open Subtitles | أتمنّى بأنّك تحترم إمكانياتي أكثر من صديقك الغير معقول هنا. |
O telefona cevap vermek istemenin sebebi, kariyerini değiştirmek ve erkek arkadaşından ayrılmak isteme... ..sebebinle aynı. | Open Subtitles | توقفي,انتي تريدين الرد على المكالمة الاخرى لنفس السبب الذي جعلك ترغبين بترك عملك وهجر صديقك |
Erkek arkadaşından ayrılmak istediğinde, işi halletmek bana kalırdı. | Open Subtitles | عندما اردت ان تنفصلي عن صديقك عندما كنت في المدرسة الثانويةهل فعلتِ هذا؟ أم جعلتني افعل هذا |
Bir arkadaşından borç alarak bu eve büyük bir tehlike getirdiğin için senin yemeğini ödemeli miyim? | Open Subtitles | هل أنا بحاجة للدفع مقابل الغذاء بعد أن جلبت المشاكل بسبب اقراضك الأموال إلى صديقك |
- Evet, seni biyolojik tehdit olan kız arkadaşından koruyacak. | Open Subtitles | أجل .. لحمايتك من صديقتك الخطرة بيولوجياً |
Eğer gerçekten yardım etmek istiyorsan bayan arkadaşından kurtulabilirsin. | Open Subtitles | لذا إذا كنت ترغب حقاً حقاً بالمساعدة . ربما تذهب و تتخلص من صديقتك |
Ve bu arada, sana eski kız arkadaşından bir mektup getiriyormuş. Onu hatırladın mı? | Open Subtitles | وبالمناسبة، يحمل لك رسالة من صديقتك السابقة، أتذكرها؟ |
İydi. Erkek arkadaşından ayrıldığı için hala bunalımda. | Open Subtitles | كان جيداً, لا تزال محبطة قليلاً لأنها انفصلت عن صديقها |
Erkek arkadaşından bahsetmedim bile. | Open Subtitles | و لقد أفسدتها , لا تذكر صديقها فقط هو ببساطة |
Tatlım, hayali erkek arkadaşından bahsetmediğinden emin misin? | Open Subtitles | تتحدثون عن صديقها وهمية؟ وكان أن لا، جاريد |
Sanırım kız arkadaşından ve nefret ettiği TV işinden uzak kaldığı için memnun. | Open Subtitles | اعتقد بأنه سعيده لانه سوف يبتعد عن صديقته وعمله في التلفاز الذي يكرهه |
Bir mağazada 100,000 harcayan bir kadınla arkadaşından kahve içen bir kadın ikisi de çöpün kirli olduğunu bilir. | Open Subtitles | شخص يصرف 100,000 في متجر و شخص آخرى حصل من صديقه كوب من القهوة أعتقد بأن سلة المهملات قذرة |
Senin için bir iş arkadaşından daha da ötesiydi, değil mi? | Open Subtitles | لقد كان أكثر من مجرد زميل عمل بالنسبة لكِ، أليس كذلك؟ |
arkadaşından istediğimizi alana kadar, ...bir gün veya bir ay sürse de hiçbir yere gitmiyorsun. | Open Subtitles | حتى نحصل على ما نريد من صديقكِ فلن تذهبي لأي مكان .. لو تطلب ذلك يوم أو شهر |
Yangında ölen arkadaşından biraz daha söz eder misin? | Open Subtitles | و صديقتها التي ماتت في حريق أخبرينا بالمزيد عنها |
Ya da belki küçük kız arkadaşından başlarız. | Open Subtitles | أو علي ّ أن أبدأ بصديقتك الصغيرة. |
Bu iş, ona erkek arkadaşından ayrılması için bir sebep verdi. | TED | لقد أعطاها عرض العمل ذلك السبب لترك حبيبها الذي كانت تعيش معه. |
Sonunda beyaz cüce arkadaşından o kadar çok malzeme emer ki nükleer bir aşırı yükleme durumuna erişir. | Open Subtitles | يستنزف القزم الأبيض موادًا كثيرة من رفيقه حتى تزداد حمولته النووية |
Sevdiğin kişiyi en iyi arkadaşından gizlemene neden olan şey nedir? | Open Subtitles | ما الذي يجعلكِ تبقين عشيقكِ سراً مخفياً عن الجميع, حتى عن صديقتكِ المفضلة؟ |
Sen de benim gibi iyi biliyorsun ki bu gibi davalarda polis ilk önce erkek arkadaşından veya kocasından şüphelenir. | Open Subtitles | أنتِ تعرفين أن أول من تشتبه به الشرطة في قضية كهذه هو الخليل أو الزوج |
Marissa kız arkadaşından söz etti. Üzgünüm. | Open Subtitles | نعم، ماريسا أخبرتْني عن .الصديقة. أَنا آسفُه جداً |
Boşver bunu şimdi. Bana arkadaşından söz et. | Open Subtitles | اللعنة عليه, انسى امره الان.والان اخبرنى عن رفيقك |