Artık burada sihir var. Onları takip etmenin bir yolu olmalı. | Open Subtitles | يوجد سحرٌ هنا الآن لا بدّ أنّ هناك طريقةً للّحاق بهما |
Polis karakolu Artık burada değil. - Karakol taşındı. | Open Subtitles | . حسناً ، المخفر لم يعد موجوداً هنا الآن لقد تم نقله |
Eh, o karı Artık burada düzüşüyor ve sadece Max ile! | Open Subtitles | حسنا , انها تمارس الجنس هنا الآن مع ماكس فقط |
Hayır, efendim. Belediye Başkanı Daley Artık burada yemiyor. O öldü, efendim. | Open Subtitles | لا يا سيدي ، العمده ديلي لم يعد يتعشى هنا بعد الان ، لقد مات يا سيدي |
Yolculuk yüzünden biraz endişeliydi ama Artık burada olduğu için mutlu. | Open Subtitles | بعض القلق بسبب الرحلة لكن هو هنا الان , لذلك هو سعيد |
Keşke birisi bana onun Artık burada çalıştığını söyleseydi. | Open Subtitles | . اتمنى ان يخبرنى شخص ما انه يعمل هنا الأن |
Artık burada çalışıyorum. Operasyon teknik danışmanı olarak. | Open Subtitles | أنا أعمل هنا الآن كخبير إستشارى أو شئ من هذا القبيل |
Ama Artık burada olduğuma göre elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | .و لكن, أنا هنا الآن و سأقوم بهذا لأقصى الحدود |
Sen de Artık burada yaşadığına göre, hep birlikte eğlenmememiz için ortada bir sebep göremiyorum? | Open Subtitles | أنت تعيش هنا الآن ، وليس هناك سبب لتهرب , حسناً ؟ |
Artık burada yaşıyorum. Burası benim evim. Gitmelisin. | Open Subtitles | أنا أعيش هنا الآن , وهذا منزلي يجب أن ترحل |
Ailen seni bu eve sattı. Artık burada yaşayacaksın. | Open Subtitles | عائلتِك باعتِك إلى هذه الدار أنت تعيشين هنا الآن |
Senden gerçekten hoşlanmıştım. - Artık burada kalamam. | Open Subtitles | تعلم, لقد أعجبت بك حقاً لا يمكنني البقاء هنا الآن |
Bilemiyorum. Belki de Artık burada yaşamaması gerekiyordur. | Open Subtitles | لا أعلم ، ربما لا يجب أن يعيش معنا هنا الآن |
Artık burada yaşadığımıza göre bir ara eşyalarımızı yerleştirelim. | Open Subtitles | ، نحن نعيش هنا الآن و يجب علينا أن نفرغ حقائبنا و نرتب حاجياتنا |
Artık burada yaşayan 4400'ler, benim için paspasın altına anahtar bıraktılar. | Open Subtitles | من الذين يعيشون هنا الآن من الـ4400 تركوا مفتاح لى تحت الحصيرة |
Geldiyseler bile Artık burada değiller. | Open Subtitles | إذا كانوا هنا، فإنّهم لم يعودوا هنا الآن. أيّها المُحقق. |
Artık burada çalışmayan biri onu arka kapıdan içeri almış. | Open Subtitles | شخص ما لم يعد يعمل هنا بعد الان سمح لها بالدخول من الباب الخلفى |
Artık burada istenmediğimiz de açık. Haydi ama, beyler. | Open Subtitles | من الواضح جدا نحن غير مرغوب بنا هنا بعد الان |
Artık burada mı yaşıyorsun? Biraz zor oluyor. Hastings mâlikanesi gibi olmasa da kendime ait bir kanepem var. | Open Subtitles | اذن انت تسكن هنا الان لكني املك كنبة كاملة لي |
Ama Artık burada güvendesin. Buna yemin ederim. | Open Subtitles | لكنك ستكون أمن هنا الأن.أقسم بذلك. |
Artık burada kalamam. | Open Subtitles | لا أظن أنه يمكنني البقاء هنا أكثر من هذا |
Artık burada ona ihtiyacımız yok, değil mi? | Open Subtitles | مع أننا لسنا بحاجةٍ إليه الآن هنا, صحيح؟ |
Seni bırakmıyorum. Artık burada hiç kalmıyorsun. | Open Subtitles | انا لا اترككِ فأنتِ لا تعيشين هنا بعد الأن |
Artık burada kalamazsın. Bunu karşılayamayız. | Open Subtitles | لا يمكنك التواجد هنا بعد الآن لايمكنناالمغامرةبهذا. |
Hayır, üzgünüm ufaklık. Onlar Artık burada olmayacak. | Open Subtitles | كلا انا اسف لن يكونوا هنا مجددا |
Ton sağırı insanlar, Artık burada değiller. Fakat bu üç kategori arasında bile, çok büyük bir uçurum var. | TED | إذاً لم يعد هنا من لايملك أُذناً موسيقية .. ولكن ورغم ذلك فبين الفئات الثلاث التي ذكرنا يوجد فارق كبير |
Burası kimin kampıysa Artık burada değiller. | Open Subtitles | حسناً، مهما كان هنا أنه ليس هنا بعد الآن |
Artık burada çalışmıyor bile ama hâlâ dışarıdan hastalarına yardım etmeye çalışıyor. | Open Subtitles | هي لم تعد تعمل هنا حتى، ولازالت في الخارج تحاول مساعدة مريضتها. |
Anne, Sayaka Artık burada değil. | Open Subtitles | امي ساياكا لم تعد هنا 284 00: 51: 36,670 |