Aralarında canavar ruhlular vardı, tam bir sıçan avı ve Gertie koşamaz. | Open Subtitles | هناك يبدو مثل بعض الوحوش بينهم صيد جرذ عادي وجيرتي لايمكنها الركض |
Gözcü yerindeki siyah çizgi de köpekbalığı avı için geldiklerini belirtiyor, balina değil. | TED | والخط الاسود في عش الغراب يدل على ان هذه سفينة سمك القرش وليست سفينة صيد حيتان |
Yurt geneli insan avı Doğu Almanya sınır kapılarında gecikmelere neden oluyor. | Open Subtitles | عمليّة مطاردة واسعة .. تسبب تأخُّر في عبور الحدود نحو ألمانيا الشرقيّة |
Saygısızlık etmek istemem ama bu operasyon bir cadı avı. | Open Subtitles | ،مع فائق احترامي إلا أن هذه العملية مطاردة دون أدلة |
Böylelikle gelecek balık avı sezonu başladığında, körfez normale dönmüş olacak. | Open Subtitles | لذا ، عندما يبدأ موسم الصيد القادم سترجع المنطقة إلى طبيعتها |
Özellikle bu cadı avı zihniyeti Komünist sempatiden şüphelenilen sanatçıları ve yazarları hedef aldı. | TED | على وجه الخصوص، عقليّة المطاردة هذه والتي استهدفت الفنانين والكتّاب المشتبه بهم في التعاطف مع الشيوعيين. |
Yarış, sıcak çarpmasına maruz kalmadan avı parçalarına ayırmak üzerine. | Open Subtitles | بدأ السباق لتمزيق الفريسة دون أن تنهكهم الحرارة هم أيضًا |
İskoçyalı olduğunu giydiği geyik avı şapkasından ve Wellington botlarından anlayabilirsiniz. | TED | يمكن أن تعلم أنه اسكتلنديا ﻷنه يرتدي قبعة صيد و أحذية ولينجتون |
Bir çıngıraklı yılan avı. Ne harikulade, değil mi? | Open Subtitles | صيد الثعابين ثم إعدادهم كوجبات حسناً ، ومزجهم بالزنجبيل ؟ |
İyi haber; bu sefer ki bir hindi avı kadar kolay. | Open Subtitles | والخبر السار هو أن هذا لن يكون صيد للديك الرومي |
Bunu söyleyebileceğim tek kişi sensin. Bu casus avı bir dolap. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي استطيع اخباره عملية صيد الجاسوس هذه خدعة |
Bu bir insan avı, senin davan değil. | Open Subtitles | هذا صيد رجل وليست قضيتك لا تجعل الأمر شخصى |
Biliyor musunuz bu balık avı ile ilgili ne güzel olacak? | Open Subtitles | تعرفوا ما سبكون عظيم حول سفرة صيد السمك؟ |
Cadı avı genellikle bir talihsizlikle başlardı: kötü hasat, hasta bir inek ya da ölü doğmuş bir çocuk. | TED | عادةً ما كانت مطاردة الساحرات تبدأ بمصيبة: كمحصول فاشل، أو بقرة مريضة، أو ولادة جنين ميّت. |
- Bu adam gibi bir mücadele mi yoksa gene bir böcek avı mı olacak? | Open Subtitles | هل سيكون قتالآ مع عدو يوازينا قوة أو مجرد مطاردة للبعوض ؟ |
Bayan Oliver burada bir "cinayet avı" tasarladı, bir oyun... | Open Subtitles | السيدة اوليفر قامت بتأليف لعبة مطاردة القاتل هنا |
NW: Sanırım devam etmeden önce çalı-etinden bahsetmem gerekir. Çalı-eti avı normalde avlanmayan vahşi hayvanları avlamaya deniyor. | TED | حسنا، قبل أن أواصل، أعتقد أنه من المهم أن نأخذ لحظة للحديث عن لحوم الطرائد. لحوم الطرائد هي لعبة الصيد البري. |
"Başkan, buna karşın, kendilerini bekleyenin olağan bir insan avı olmadığını belirtti." | Open Subtitles | إلا أنه أشار. ايا يكن ، أن هذه المطاردة غير مسبقة. |
Buna karşın daha keskin olan alt dişler avı sabitlemesini sağlar. | Open Subtitles | بينما الأسنان السفلية تكون حادة في نقطه وفي الحقيقة تغرسها في الفريسة |
Rhode Island Eyalet Polisi'nin insan avı devam ederken Bailey Gates, | Open Subtitles | حيث يستمر البحث عن ضابط ولاية رود آيلاند تشارلى بيلى جيتس. |
Bu bir maymun avı sırasında, zehirli uçlu oklarla avlanırken. | TED | وقد شهدنا اصطياد " قرد " بواسطة عصي تحمل سهاماً |
Salem'ın halkını koruması için bir cadı avı çağırdığımda sizi talep etmemiştim. | Open Subtitles | عندما استدعي صائد السحرة لحماية شعب سايلم لم يكن انت من طلبي |
avı hakkında teoriler kurmayı seviyor, rakipleri, basit avları falan önemsiyor. | Open Subtitles | يروق إليه بناء نظريات حول فريسته والتفكير بكيفية الحصول على قرين له ليحصل على تحد إنه يحب كل هذه التفاهات |
Obur Yiyici avı için otuzuncu seviyenin altında savaşçıları seçmeleri çok nadirdir. | Open Subtitles | من النادر أن يتم أختيار محارب في مستوى الثلاثينيات لصيد الآكلة الشرهين |
Ancak drongo diğer türler avı kaptıkları zaman yanlış alarm verecektir. | TED | ولكن الدرونغو يطلق إنذاراً خاطئاً عندما تكون تلك الكائنات الأخرى قد قبضت على فريسة. |
Büro, sorumlu kişi veya kişiler için bir insan avı başlatmıştı. | Open Subtitles | قام المكتب ببدء عملية مُطاردة للفرد أو الأفراد المسئولين عن العملية |
Ayrıca, avı sıkıca kavrayacak yumuşak tabanlar ve onu sudan çekip alacak ince uzun bacaklar da benzer yanlarıdır. | Open Subtitles | لديهم أيضاً لُبد قابضة على مخالبهم وسيقان نحيفة طويلة التى تنتزع فريستهم من الماء |
Kayak ve polo ve Maine'de geyik avı. | Open Subtitles | التزحلق على الجليد و لعبة البولو ومطاردة الدببة فى ميين |
İnsan avı başlatılmış ama dava düşmüş. - Ben seri katil diyorum. | Open Subtitles | آنذاك قامو بمطاردة الرجل لكن القضية تم إخمادها أقول أنه قاتل متسلسل |