ويكيبيديا

    "aynısı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نفس
        
    • نفسه
        
    • المثل
        
    • مماثل
        
    • ذاته
        
    • مطابقة
        
    • مماثلة
        
    • ذاتها
        
    • ونفس
        
    • مشابهة
        
    • مثل الذي
        
    • بالضبط مثل
        
    • مطابق
        
    • تماماً مثل
        
    • كالتي
        
    Cab Calloway için bateri çaldığım zamanlarda kullandığım ritmin aynısı bu. Open Subtitles انه نفس النغمة التي استعملها عندما كنت أطبل لسيارة أجرة كولواي
    Nasıl ki dinozorların nesli tükendiyse, aynısı bizim de başımıza gelecek. Open Subtitles تماما مثل الديناصورات التي آلت إلى الإنقراض، نفس الشئ سيحدث لنا.
    Biletleri gündüz matinesine alırız, çıkınca da suşi yeriz, al sana aynısı. Open Subtitles بمقدورنا الذهاب للحفلة، والخروج لأكل السوشي والبقاء في نفس الموضوع كما ترى
    Galiba orta yönetim bürokratları için de aynısı geçerli olabilir. Open Subtitles أعتقد أنّ بإمكانك قول الشيء نفسه عن بيروقراطيي الإدارة الوسطى.
    Bu, Minnesota'daki o güçlü kar tanelerini yaratan sistemin aynısı. Open Subtitles نفس الطقس لم يتغير وهناك هطول أمطار ثلجية في مينيسوتا
    İkisi birbirinin aynısı, Keith. Buradaki her doktor bunu bilir. Open Subtitles إنهما نفس الشيء بالضبط هذا شيء يعرفه كل الأطباء هنا
    Catherine Eddowes'a ve Mary Jane Kelly'e de aynısı olmuştu. Open Subtitles كاثرين إيدويز و ماري جاين كيلي كن عليهن نفس العلامات
    Tamam, bir dakika bekle Patty Hurst, bu seni ilk seferinde buradan kaçıran kara dumanın aynısı değil mi? Open Subtitles مهلا يا باتي هيرست أليس ذلك نفس الدخان الأسود الذي إختطفك من هذا المكان القذر في المرة الأولى ؟
    Doktor senin içinden güzel bir sürpriz çıkarınca aynısı olacak. Open Subtitles سيكون نفس الأمر، عندما تقوم الطبيبة بسحب المفاجأة الجميلة منكِ
    BG: Aslında bu videoda gördüğünüzün aynısı TED بي جي: هذا هو بالضبط نفس الشيئ الذي رأيت في الفيديو حقيقةً.
    Halofitlerle yaptığımızın aynısı yaptık ve bu da iklimsel adaptasyon. TED نفعل نفس الشيء الذي نفعله مع النباتات الملحية، ألا و هو التكيف المناخي.
    Çünkü dijital hizmetlerin çoğunda var olan mekanizmanın tamamen aynısı bu, bilginin nereden geldiğini bilmek imkânsız. TED لأنها بالضبط نفس الآلية التي تحدث في معظم خدماتنا الرقمية، حيث من المستحيل معرفة من أين تأتي هذه المعلومات.
    Bu nedenle ABD'de uyguladığınız modellerin aynısı burada işlerin ilermesi için kullanamazsınız. TED لذا فلا يمكنك استخدام نفس النماذج التي تستخدمها في الولايات المتحدة لتدفع بالأشياء الى الامام.
    Bu değişimlerin aynısı, bir kadın bebek sahibi olduğunda onun da başına geliyor. TED حسنًا، نفس هذه التغيرات تحدث للمرأة عندما تكون حاملاً.
    Eğer kerevite insanlardaki kaygı bozukluğunu tedavi eden ilaçların aynısı verilirse, rahatlayıp dışarı çıkıyor ve etrafı keşfediyor. TED وإن ناولت جراد البحر نفس الدواء الذي تستعمله الكائنات البشرية لمعالجة هذا الاضطراب، فيسترخي ويخرج من جحره ويكتشف.
    Zanlı, Smith'de aynısı var diye son zamanlarda çenesinde yara izi yapmış. Open Subtitles الجاني جرح نفسه حديثا في فكه ليقلد ندبة مماثلة في وجه سميث
    Ama aynısı yenilenebilir enerji için de geçerlidir. TED ولكن الشيء نفسه ينطبق على الطاقة المتجددة أيضاً
    Hepimiz ailemizin karnını doyurmak için aynısı yapardık; yerli yağmacıları suçlamıyorum. TED نحن سنفعل المثل لكي نطعم عائلاتنا، أنا لا ألوم النهاب المحليين.
    Bu soru, aynen şunun eşdeğeri, Microsoft Word'un birebir aynısı gibi çalışacak yazılabilecek en küçük bilgisayar programı nedir? TED هذا مماثل للسؤال , ما هو أصغر برنامج أستطيع كتابته والذي سيتصرف تماماً مثل مايكروسوفت وورد؟
    Benim gitmemi isteyen toplumun aynısı şimdi geri dönmemi ve onlara eşcinsellik hakkında konuşmamı istiyor, çünkü bu bir ikilem. Open Subtitles المجتمع ذاته الذى طلب منى أن أغادر يطلب منى الأن أن أعود و التحدث معهم عن المثلية الجنسية لأنها مُعضلة
    Severnaya'dakinin aynısı, tıpkı sizin Yeni Zellanda'daki gizli üssünüz gibi. Open Subtitles هو نسخة مطابقة لسيفرينيا، يشبه أجهزة ارسالكم السرية في نيوزيلندا
    Çünkü bir kafatası daha bulduk. Senin Belize'de bulduğunun aynısı. Open Subtitles لأننا وجدنا جمجمة مماثلة لتلك التى وجدتها أنت فى بليز
    Sadece güç, gemilerimizi çalıştırdığımız gücün aynısı. Open Subtitles طاقة مجرّدة الطاقة ذاتها التي تُسيّر سفننا
    Mesela aynısı, örneğin Tetris, asıl olan, Sovyetlerin yaptığı. TED ونفس الشيء مع، على سبيل المثال، تتريس، النسخة الأصلية، واحد الاتحاد السوفياتي.
    Burada şu göz tarama cihazlarından var. Kapıyı sadece benim gözüm ya da birebir aynısı açar. Open Subtitles هذا ماسح قرنية ، ولا يفتح الباب إلا لعيني أو نسخة مشابهة
    Bu ev çektiğin fotoğraftaki evin tıpatıp aynısı. Open Subtitles هذا البيت تماما مثل الذي في صورتك في نيويورك
    Bu oda bizim eski setimizin aynısı. Open Subtitles حسنا، هذه الغرفة هو بالضبط مثل مجموعة القديم.
    Bu setle gerçeğinin aynısı olarak hoteli tekrar yaratmayı planlıyoruz. Open Subtitles سنبنى الديكور مطابق تماماً للمكان الحقيقى كما كان موجوداً حينها
    Bunun aynısı olan fosiller tam olarak büyük kara istilasının başladığı zamandan kalma. Open Subtitles حيوان عتيق تماماً مثل هذا يـؤرخ الزمن بالضبط عندما حدث الإحتلال العظيم للأرض
    Dün gece babamla bana saldıran kuşların tıpkısının aynısı bunlar. Open Subtitles تلك الطيور تبدو تمامًا كالتي هاجمتني أنا وأبي ليلة الأمس

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد