ويكيبيديا

    "böyle şeyleri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • هذه الأشياء
        
    • هذه الأمور
        
    • هذه الاشياء
        
    • أشياء كهذه
        
    • بهذه الأشياء
        
    • أمور كهذه
        
    • بهذه الأمور
        
    • تلك الأمور
        
    • هذه الأشياءِ
        
    • هذه الامور
        
    • بتلك الأمور
        
    • يحدث شيء كهذا
        
    • مثل تلك الأشياء
        
    • مثل هذا النوع
        
    • امورا كهذة
        
    Böyle şeyleri neden sevdiğin belli. The Sun okumak gibi. Open Subtitles لا عجب أنك تحب هذه الأشياء إنها مثل قراءة الشمسِ
    Böyle şeyleri öğrenmeye çalışan son kişi bu yüzden bıçaklandı. Open Subtitles أخر شخص حاول معرفة هذه الأشياء كان جزاؤه الموت بالسكين
    Ama sırlar ve kusurların birlikteliğiydi, ve Böyle şeyleri düşünmek benim kalbimi kırıyordu. Open Subtitles لكنه إتحاد صغير من الأسرار والعيوب. وكسر قلبي التفكير فى مثل هذه الأمور.
    Böyle şeyleri kendin de kaldırıyorsun, değil mi? Open Subtitles عليك ان ترفع هذه الاشياء بنفسك؟ أليس كذلك؟
    Yani olduğun yerde kal pislik torbası. Böyle şeyleri yazamazsınız. Open Subtitles أقصد، تجمد يا كيس القاذورات لا يمكنك كتابة أشياء كهذه
    Ve neredeyse duymaması gereken herşeyi duymuştu. İşte ben de Böyle şeyleri ekledim. TED واعتادت أيضا سماع كل شيء بالإضافة إلى مالا يجب أن تسمعه ولكن كما تعلمون شملت نسختي هذه الأشياء
    Bana niçin Böyle şeyleri yaptığımı sordunuz ve ben de birisiyle konuşmak istedim. Open Subtitles لقد طلبت منى أن أوضح لماذا فعلت هذه الأشياء لقد أردت التحدث عن هذا الأمر مع أحد
    Gençken Böyle şeyleri söylemeye korkarsın, ama biraz daha yaşlanınca 15-20 yıl önce söylemen gereken şeyleri söyleyebiliyorsun. Open Subtitles ولكن عندما تكبر بعد 15 أو 20 سنة يمكنك قول كل هذه الأشياء التى كان يجب أن تقولها من 15 أو 20 عاماً
    Ama bazen yönetmenler Böyle şeyleri hemen öğrenemeyebilirler. Open Subtitles لكنأحياناً.. المخرج لا يسمع عن هذه الأشياء على الفور
    Senin için bir paket var. Biz, Böyle şeyleri onaylamayız. Open Subtitles ، يوجد طرد بريدي لك نحن لا نوافق على مثل هذه الأشياء
    O senin için değil, Frederick için. Haklısın baba. Altı yaşımdayken Böyle şeyleri severdim. Open Subtitles ربما أنك على حق كنت أحب هذه الأشياء وأنا صغير
    Bence o süper biri ve Böyle şeyleri dert etmeyeceğim. -Pekala. Open Subtitles إنها رائعة لا أظن بأنه سيكون علّي القلق بشأن هذه الأمور
    Anlarsınız, ben bir siyasetçiyim ve Böyle şeyleri fark ederim. TED فكما ترون أنا سياسي، وأستطيع أن ألاحظ هذه الأمور.
    Erkeklerin Böyle şeyleri anlayabileceğini sanmıyordum. Open Subtitles لم أظن بأن على الفتية أن يفهموا مثل هذه الأمور
    Gördün mü? Böyle şeyleri bildiğin için sana ihtiyacım var. Open Subtitles اترين لهذا احتاجك لانك تعرفين هذه الاشياء
    Yani sence Böyle şeyleri sürekli yapıyorum, ondan mı unuttum? Open Subtitles ماذا ، هل تظن اني افعل مثل هذه الاشياء في غالب الاحيان و انساها ؟
    Böyle şeyleri yüksek sesle söyleme! Fark etmemiş gibi yapmalısın. Open Subtitles لم يكن عليكِ أن تقولي أشياء كهذه فقط تظاهري بأنكِ لم تلاحظي.
    Bana Böyle şeyleri söylemeyeceklerse yazışma listelerinde olmamın ne anlamı var? Open Subtitles لماذا أنا على قائمة بريدهم , إذا كانوا لايخبرونني بهذه الأشياء
    Bebeğim, ben Böyle şeyleri binlerce kez yaptım. Open Subtitles حبيبتي، لقد قمت بعمل أمور كهذه لآلاف المرات.
    Rahatla. Böyle şeyleri gemide devamlı yapar bu. Open Subtitles لا تقلق، يقوم بهذه الأمور على القارب طوال الوقت
    Seninle Böyle şeyleri konuşmamam gerektiğini biliyorum ama hiç iş var mı? Open Subtitles أعلم أنه لا يفترض عليّ التحدث معك بشأن تلك الأمور لكن هل لديك أية أعمال؟
    Böyle şeyleri çabucak halletmek en doğrusu. Open Subtitles lt أفضل لتَحَرُّك بسرعة على هذه الأشياءِ.
    Böyle şeyleri aklına getirmeden yas için kendine az zaman ayırmalısın. Open Subtitles يجب أن تأخذ الوقت لنحزن, لا نفكر في مثل هذه الامور,
    Böyle şeyleri yapıyorum ki oğlumuz böyle acıları çekmek zorunda kalmasın. Open Subtitles أقوم بتلك الأمور أتحمل تلك اللقاءات المؤلمة حتى لا يتحتم على ابني أن يقوم بذلك.
    Böyle şeyleri önceden bilememek. Open Subtitles أن لا نعلم متى يحدث شيء كهذا
    Böyle şeyleri genelde fark etmem, ve kendimi o soğukta yürürken buldum, değişmeyeceğini umarak, o anı paylaşacağım birinin yanımda olmasını umarak... Open Subtitles في العادة لا ألاحظ مثل تلك الأشياء و وجدتُ نفسي أمشي وسط بردٍ مثلج آملاً بألاّ يزول ذلك اللّون
    Böyle şeyleri almamak lazım. Open Subtitles لا يجب عليك شراء مثل هذا النوع من الاسلحة
    Böyle şeyleri unutmamam lazım. Open Subtitles اللعنة يجب على ان اتذكر امورا كهذة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد