ويكيبيديا

    "büyüklükte" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الحجم
        
    • حجم
        
    • حجمه
        
    • الكبر
        
    • بحجم
        
    • حجمها
        
    • الضخامة
        
    • الحجمِ
        
    • بالحجم
        
    • بحجمنا
        
    • ولم يجد ما
        
    • كبير بما فيه
        
    • على عدد لانهائي
        
    Şirket bu büyüklükte bir vericiyi nereye saklamış olabilir? Bir şekilde bunu becerdiler. Open Subtitles لا أدري أين خبأت الشبكة شيئاً بذلك الحجم و لكنهم نجحوا في ذلك
    Şirket bu büyüklükte bir vericiyi nereye saklamış olabilir? Bir şekilde bunu becerdiler. Open Subtitles لا أدري أين خبأت الشبكة شيئاً بذلك الحجم و لكنهم نجحوا في ذلك
    Şubeniz bu büyüklükte bir parayı idare edebilir, değil mi? Open Subtitles افترض أن فرع بهذا الحجم يستطيع التعامل مع هذه الأموال
    Bir balıkçıyla pazarlık yapıp, makul büyüklükte yerli bir tekne bulmuş, ve benimle birlikte kaçmayı denemeyi kabul etmişti.. Open Subtitles كونه كان مراكبيا ماهرا فقد كان يملك زورقا ذو حجم لاباس به و قد وافق على محاوله الهروب معى
    Bu büyüklükte bir osteoma, başağrısı, sinüzit... hatta daha kötü şeylere sebep olabilir. Open Subtitles ورم عظمي بهذا الحجم يمكن أن يسبّب صداعا وجيوب أنفية ، وربّما أسوأ
    Daha önce bu büyüklükte saldırıdan sağ çıkan bir grup görmemiştim. Open Subtitles لم أرى مجموعة ينجون من إعتداء بهذا الحجم غير مصابين بأذى.
    Bu büyüklükte erkek bir ayının tek pençesi bile ölümcül olabilir. Open Subtitles ضربة عنيفة واحدة من ذكر بهذا الحجم يُمكن أن تكون قاتلة.
    İstediğin miktarda parayı vermeye hazır değilim, tabii askeri güç tehdidi altında vergileri artırabilecek orta büyüklükte bir ülkeysen durum değişir. Open Subtitles أن كمية المال الذي تريده أكثر من الذي أقرضه بشكل عادي إلا إذا كنت دولة متوسطة الحجم قادرة على ‎. ‎.
    O büyüklükte bir beyne sahip olmak için, yoğunlaştırılmış bir enerji kaynağına ihtiyacınız vardır. TED ولكي تملك دماغاً بهذا الحجم عليك ان تغذيه بالسعرات الحرارية
    Hepsi atılıyor, kesinlikle yenilebilir, sadece yanlış şekil ve büyüklükte oldukları için. TED كلها تم التخلص منها، وهي صالحة للأكل، لأنها لا تطابق الحجم أو الشكل المطلوب.
    Öğretmenin nereye varmak istediğini anlamak için, önce iki kümenin eşit büyüklükte olmasının anlamını düşünelim. TED لمعرفة ما كان يقصد أستاذي، بداية دعونا نفكر بما يعنيه أن يكون لمجموعتين نفس الحجم.
    Bu büyüklükte bir nesne yaklaşık olarak her 50 yılda bir Dünya'ya çarpar. TED أجسامٌ من هذا الحجم تضرب الأرض كل 50 عامًا أو نحو ذلك.
    Ortalamada bu büyüklükte bir eser gördüğünüz gibi on saniyemi alıyor. TED في المتوسط يتطلب مني رسم لوحة بهذا الحجم كما ترون 10 ثواني.
    26 terabayt da yaklaşık bu büyüklükte bir bilgisayar sistemine sığar. Linux sürücüleri ile birlikte toplamda 60000 dolara mâl olur. TED تتسع 26 تيرا بايت في نظام كمبيوتر تقريباً بهذا الحجم على سواقات لينوكس الدوارة, و تكلفتها بحدود 60,000 دولار
    Hatırlamalıyız ki, bu büyüklükte keşifler bir gecede olmuyor. TED لقد ذكرنا أن اكتشافات بهذا الحجم لا تحدث بين ليلة وضحاها.
    Göz bebekleri orta büyüklükte ve tepki veriyor. Kan şekeri ne durumda? Open Subtitles حدقتي العين ذات حجم متوسط وتستجيب للضوء ما معدل الجلوكوز في الدم؟
    Seyircilerin büyüklüğüne göre ölçeklenmiş bir amfi tiyatro şeklinde, sahnedeki birinin algıladığı büyüklükte. TED على هيئة مدرج الذي حجمه يمثل حجم الجمهور كما يبدو لشخص من على المسرح.
    Böylesi büyüklükte bir silah kimde olur, hiç bİr fikrim yok. Open Subtitles ليس لدي فكرة عن أي أحد يستطيع رفع سلاح بهذا الكبر
    İspanya' nın yüz ölçümüne eşit büyüklükte elli milyon hektar korunmuş alan oluşturuldu. TED وانشأ 50 مليون هكتار من المناطق المحمية , وهي منطقة بحجم اسبانيا.
    İyi büyüklükte yatak odoları, yapılı banyo ve hizmetçi için oda dışında mutfak. Open Subtitles بثلاثة غرف نوم حجمها ممتاز وحمام مركب بالفعل وغرفة بجانب المطبخ لخادمة
    Bu büyüklükte bir Goa'uld yapısı bilmiyorum. Open Subtitles لا دراية لدي ببناء للجواؤلد بهذه الضخامة
    Sınırlı bir alana göre bu büyüklükte çok örümcek var. Open Subtitles العديد من العناكبِ بهذا الحجمِ في مثل هذا المنطقةِ المحصورةِ.
    Suyun altındaki dört kat kargo bölmesinin tamamı ve Hubble ile aynı büyüklükte bir modeldi. Open Subtitles حسناً أربعة طوابق تحت الماء هنالك حمولة مركبة كاملة و هيكل بالحجم الحقيقي لهابل
    Lincoln itfaiye teşkilatı, o büyüklükte çadır kuramayacağımızı söylüyor. Open Subtitles قسم الإطفاء في لينكولن يقول إننا لا يمكننا نصب خيمة بحجمنا
    Bir keresinde giyebileceği büyüklükte bir pantolon bulamadığı için okula gidememişti. Open Subtitles ذات مره لم يتمكن من الذهاب إلى المدرسة لأنه وجد أن كل سراويله قد ضاقت ولم يجد ما يرتديه
    Bu kabirin ikimize birden yetecek büyüklükte olduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles لأنني لا أعتقد بان هذا القبرِ كبير بما فيه الكفايةُ لكِلانَا.
    Ama şimdi sonsuz büyüklükte bir otobüs sayısal olarak sonsuz yolcuyla oda tutmak için otele yanaşır. TED لكن حافلة كبيرة بشكل لانهائي تحتوي على عدد لانهائي مماثل من الركاب تأتي لتستأجر غرفاً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد