ويكيبيديا

    "başımıza" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لوحدنا
        
    • بمفردنا
        
    • رؤوسنا
        
    • حدث لنا
        
    • بأنفسنا
        
    • يحدث
        
    • رؤسنا
        
    • تحدث لنا
        
    • يسبب لنا
        
    • ليحدث
        
    • تصيبنا
        
    • رءوسنا
        
    • سيحدث لنا
        
    • وحيدين
        
    • يحصل لنا
        
    Ve söyleyeceğim diğer bir şey olarak, kızların ve kadın sesini çıkarması güzel, varlıklarını gösteriyorlar, ama bunu tek başımıza yapamayız. TED وهناك شيء آخر أودّ أن أقوله هو أن أصوات الفتيات وأصوات النساء جميلة إنهن هناك ولكن لا يمكننا فعل هذا لوحدنا
    Eğlence için birçok harika seçeneğimiz var ve yine de sadece bu seçenekleri tek başımıza tüketmek her zamankinden daha kolay. TED لدينا خيارات كثيرة مدهشة للتسلية، ومع ذلك فهو أسهل من أي وقت مضى بالنسبة لنا أن ينتهي بنا الحال مستمتعين لوحدنا.
    Bunu bizim yapmadığımıza kesinlikle eminim, efendim. En azından, tek başımıza. Open Subtitles إنني متأكده بأننا لم نفعل ذلك سيدى على الأقل ليس بمفردنا
    Eğer kendi başımıza oturmamız gerekseydi adına başka şey derlerdi. Open Subtitles إن كان المطلوب هو الجلوس بمفردنا لكانت سُميت بشييء أخر.
    Ama gerçekte, yorganı başımıza çekip uyuyacağımız zaman kendimizi kandırmayı bırakırız. Open Subtitles و لكن فى الأعماق ، عندما نتأهب لدس رؤوسنا تحت أجنحتنا و نذهب للنوم فإننا لا نخدع أنفسنا
    Dinle bunu ne kadar çabuk savuşturmazsak bizim başımıza da gelecek. Open Subtitles نحن الذين من المفترض أن نتلافي حدوث ما حدث لنا بالفعل
    Asıl dünyanın geri kalanı derdine yansın çünkü biz bunu tek başımıza başarabiliyoruz. Open Subtitles حسناً ، هذه النكتة تنطبق على بقيّة العالم لأننا نستطيع فعل هذا بأنفسنا
    - Bunu biz tek başımıza yapabiliriz. Kimse kötü düşünmez. Open Subtitles انظري, بإمكاننا القيام بذلك لوحدنا لا أحد سيطلق عليك أحكامًا
    Genellikle, 16 yaşına gelene dek Atlantik'i tek başımıza geçmeyiz. Open Subtitles بالعادة، إننا لا نعبر المحيط الأطلسي لوحدنا حتى سن 16.
    Bunun cevabı çok basit: Dünyayı tek başımıza değiştirmeyeceğiz. TED والجواب على ذلك بسيط جداً: لن نغير العالم لوحدنا.
    Tek başımıza olmadığımızı onlara göstermek için hayvanları çiziyoruz. TED نرسم حيوانات لنُبين لهم بأننا لسنا لوحدنا.
    Suriye, Afrika ve Asya'da bulunan yerli muhabirlerimiz kendi başımıza asla bulamayacağımız haberleri getiriyorlar bize. TED يجلب لنا صحفيونا المحليون في سوريا وعبر أفريقيا وآسيا قصصًا لن نستطيع بالتأكيد العثور عليها بمفردنا.
    Gelecekle korkusuzca yüzleşebilriz eğer bunu tek başımıza yüzleşmeyeceğimizi bilirsek. TED يمكننا أن نواجه أي مستقبل دون خوف طالما أننا نعرف أننا لن نواجهه بمفردنا.
    Bundan böyle, ya tek başımıza seyahat ederiz ya da hiç etmeyiz. Open Subtitles فى المستقبل ، سوف نسافر معاً بمفردنا أو لا نسافر
    Yabancı bir şehre yalnız başımıza gitmek delilik olur. Open Subtitles سنكون حجارة مجنونة لندخل مدينة غريبة بمفردنا
    Gerçekten polise şikayet edip sansasyon yaratmak ve başımıza bir bela gelmesini ister miydin? Open Subtitles هل سيكون من الصواب إخبار الشرطة ؟ ونسبب ضجة وننزل الشغب والاضطرابات على رؤوسنا ؟
    Eğer en başında başkanın başımıza silah dayadığını söyleseydim, nasıl tepki verirdiniz? Open Subtitles إذا أخبرتكما بهذا الشأن في بداية الأمر أن الرئيسة تصوب سلاحًا تجاه رؤوسنا كيف ستكون ردة فعلكِ؟
    Sorular, temel olanlar mesela, bilirsiniz, neden bu bizim başımıza geldi? TED أسئلة، بعضها أساسية مثل: لماذا حدث لنا هذا؟
    Bunu kendi başımıza yapmak zorundayız. Hiç kimse o trende ne olduğunu bilmemeli. Open Subtitles يجب أن نقوم بهذه بأنفسنا لا يجب أن يعرف أحد ماذا يوجد بالقطار.
    Yaptığımız şey bu. başımıza gelen herşeyden bir anlam çıkarmaya çalışıyoruz. TED هذا ما نفعله نحاول ان نجعل لكل شيء يحدث لنا معنى.
    Ben küçükken bizi salona toplayıp küresel bir termonükleer savaştan korunmak için montlarımızı başımıza nasıl geçirmemiz gerektiğini öğretirlerdi. TED تم وضعنا فى قاعة عندما كنت صغيرا وعلمونا كيفية وضع أغطية على رؤسنا لحمايتنا من الحرب النووية العالمية.
    Bazı şeyler de başımıza gelenlerdir: Siyasi mahkum olmak, tecavüze uğramak, Katrina (fırtına felaketi) yaşamak. TED و البعض الآخر لأشياء تحدث لنا: أن تصبح مسجونا سياسيا أو ضحية إغتصاب أو ناجيا من إعصار كاترينا.
    Ah! Siz Bastiano'dakiler sınır meselesi konusunda başımıza bir sürü iş açtınız. Open Subtitles أنت من الحصن الذي يسبب لنا صداعاً كثيراً بخصوص مسألة تلك الحدود
    Sen olmasaydın bunların hiçbiri başımıza gelmeyecekti, anlıyor musun? Open Subtitles لم يكن ليحدث هذا لو لم يكن لك. احصل عليه؟
    başımıza kötü şeyler gelince kendimizi tükenmiş hissederiz. Bazen de tepki verir ve gurur duymadığımız şeyler yaparız. Open Subtitles عندما تصيبنا المصائب نشعر بالإحباط وأحياناً نقوم بتصرفات لا نفخر بها
    başımıza kurşun sıkacaklar ya da bizi işkenceyle öldürecekler... ya da bizi burada bırakacaklar ve bombanın bizi-- Open Subtitles سوف يطلقون النار على رءوسنا ...أو سيعذبوننا حتى الموت أو سيتركوننا هنا ...و يضعون القنبله
    - Sen daha iyi bilirsin. Atlasaydı başımıza gelebilecekleri hayal edebiliyor musun? Open Subtitles هل تتخيلين ما كان سيحدث لنا جميعاً إذا قفزت هذه الفتاة ؟
    Aslında ben yalnız başımıza yemek yememizin daha iyi olacağını düşünüyordum. Open Subtitles أتعلمين , كنت أفكر بأنه من الجميل أن نحضى بالعشاء وحيدين
    Ve benzin pompasında başımıza gelen budur. Aslında benzin pompaları bu nefreti dağıtmak için özellikle tasarlanmışlardır. TED و هذا ما يحصل لنا في محطات الوقود و حقيقةً أن مضخات الوقود مصممة بشكل دقيق لتخفيف هذا الاستياء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد