ويكيبيديا

    "babasıyla" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • والده
        
    • والدها
        
    • والد
        
    • أبيه
        
    • أبيها
        
    • بوالده
        
    • بوالدها
        
    • لوالدها
        
    • بوالد
        
    • ووالده
        
    • ووالد
        
    • أبوه
        
    • أبّيه
        
    • ووالدها
        
    • لوالده
        
    Bu yüzden ilerde babasıyla bir görüşme yapma planım var. Open Subtitles لذا فإن لدي جدول لقاء مع والده في وقت لاحق
    O zaman en başından itibaren o yolda ilerlerdi ama babasıyla aynı yere gelene kadar üç kez yer değiştirmiş. Open Subtitles حينها كان سيختار ذلك الطريق من البداية إلا أنه قد غير مكانه ثلاث مرات حتى وصل إلى حيث يوجد والده
    Ona her şeyi anlattım ve o gerçek babasıyla tanışmayı çok istedi. Open Subtitles حسناً لقد أخبرتها كل شيء, وهي تريد أن تعيش مع والدها الحقيقي.
    Ama en komik yanı, kendini yatakta Mirjam'ın babasıyla bulman. Open Subtitles ولكن الجزء المضحك أنك وجدت نفسك في السرير مع والدها
    Gregory'nin babasıyla konuşmamız lazım, bizden ne sakladığını bulmamız gerek. Open Subtitles نحتاج للتحدث مع والد غريغوري ونكتشف ماذا يخفي عنا ايضا
    David'in babasıyla ayrıldığımızdan beri evde bir erkek olmadan yaşıyorum. Open Subtitles منذ انفصالي عن والد ديفيد كنت بدون رجل في البيت
    Ama babasıyla arasındaki gönül yarası bir türlü iyileşmek bilmiyordu. Open Subtitles ولكن الجرح الذي بينه وبين أبيه لم يُبدِي أي تحسُّن.
    Ve bir de Jane Fonda tüm sıkıntılarını giderip babasıyla güzel bir film çevirdiği için çok mutluyum açıkçası. Open Subtitles إنني سعيد جداً أن جين فوندا قامت بتوقيف كل الدعاوى المرفوعة من قبلها وقامت بصنع فيلم جميل مع أبيها
    26 yaşındaki bir hostesin babasıyla sorunlarını dinliyordum. Hadi. Bu yeterince bilgi içeriyor.. Open Subtitles . مضيفاً بالسادسة والعشرين، ولديه مشاكل مع والده ، تلك معلوماتٌ لابأس بِها
    Yine de babasıyla bağ kurması için en iyi yol bu. Open Subtitles تظل الطريقة الأفضل له للتواصل مع والده , هل تعلم ؟
    babasıyla kardeşi daha yeni canlı canlı yakılan bu mu? Open Subtitles هل هو الذي كان والده وشقيقه محترقين على قيد الحياة؟
    Bir viking, babasıyla birlikte sürgünde yaşamaya zorlanmış biri. Open Subtitles ولكنه فايكنج الذى عاش حياة منعزله فى المنفى مع والده
    Bu kızın merhum babasıyla arasında bir bağ kurmasına engel olduğunuz doğru mu? Open Subtitles هل هو صحيح بأنك تمنع هذه الفتاة من الأتصال مع والدها الميت ؟
    Neyse ki babasıyla yaşanan nahoş durumları aşabildi de ailedeki yerini alabildi. Open Subtitles سيكون ذلك جيدا لاجتياز الأعمال المزعجة مع والدها وأخذ مكانها في العائلة
    Beyaz babasıyla, petrol üretim patlamasını takip etmek için batıya seyahat etmiş. TED سافرت مع والدها الأبيض غربًا، في أعقاب فترة ازدهار النفط.
    Bebeğinin babasıyla evlenmenin nasıl bir hata olacağını tahmin edemem. Open Subtitles لا أستطيع التخيل أنها ستكون غلطه أن تتزوجي والد طفلك.
    Ronny'nin babasıyla ilk yıllarımızda, Korku Odası'nda kendimi aptal konumuna düşürmüştüm. Open Subtitles جعلت من نفسي أضحوكه مع والد روني في غرفةِ الرعب
    Amerikalı kadının babasıyla iyi geçinirsen, kadını tavladın demektir. Open Subtitles عليك أن تكون على وفاق مع والد الفتاة الأميركية, فتصبح على وفاق معها
    Sürekli olarak babasıyla konuşuyor, sanki Nino yaşıyormuş gibi. Open Subtitles يستمرُ بالتحدثِ معَ أبيه كأنَ نينو ما زالَ حياً
    Kolyem olmadan moda tasarımcısı olmak isteyen evinde üvey babasıyla yaşayan biri olurdum. Open Subtitles بدونها فإنّي محض امرأة تطمح للغدوّ مصممة أزياء تقطن بيتًا مع أبيها بالتبنّي.
    Bunun babasıyla ilgisi yok. Open Subtitles اذا لم يكن له علاقه بوالده فأكيد سيكون له علاقه بوالدته
    babasıyla evleneli neredeyse bir yıl oldu ve.., şey, yakınız diye söyleyemem. Open Subtitles لقد كنتُ متزوجة بوالدها قرابة عـام و لم تكن علاقتنا معاً قوية.
    Evet, gençtik. Nasıl bir adam olduğumu ölçüp biçebilsin diye, ilk önce babasıyla konuştum. Open Subtitles حسناً, فعلناها ولكن بشكل محترم تحدثت لوالدها في الأول
    Uh,dinle, gelinin babasıyla temasa geçmemi ister misin... kadeh kaldırmayı, konuşmaları ve diğer herşeyi konuşmak için? Open Subtitles هل تريدني أن أتصل بوالد العروس؟ والخطاب وكل هذه الأمور؟
    Birileri çok çok gururlu babasıyla yetişkinliğe yeni bir adım atan bir oğul mu arıyordu? Open Subtitles هل كان أحدكم يبحث عن ابن مع مسار جديد مشرق إلى سن المراهقة ووالده الفخور جداً؟
    Peki, Danny'nin babasıyla işleri yoluna koyma şansınız var mı? Open Subtitles إذن أنت ووالد "داني" ليس لديكما أي فرصة لإنجاح الأمر؟
    Sokaklara haber salmış, o hapis firarını Kleinfeld ayarladı... sonra da babasıyla kardeşini öldürdü diye. Open Subtitles سرت اشاعات ان ديفيد كلاينفيلد هو من دبر عملية الهروب ثم قتل أبوه وأخوه
    Ben de sana, vesayet alman konusunda anlaşma sebebimin, çocuğumuzun babasıyla, vakit geçirebilmesi için olduğunu hatırlatmak isterim. Open Subtitles دعني أذكّرك أن سبب موافقتي على الرعاية ليتمكن إبننا من قضاء الوقت مع أبّيه.
    babasıyla birlikte gözlerini Olimpiyat altınına diktiler. Open Subtitles هي ووالدها يحلمان بالفوز بالميدالية الأولمبية الذهبية
    - Bak, bence babasıyla konuşmak istiyor o. Open Subtitles -أصغ يا رجل، أعتقد انه يرغب في التحدث لوالده

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد