Benim güzel bahçem, o kadar geniş değil. | Open Subtitles | حديقتي الجميلة ليست بذلك القدر من الرحابة |
Burası benim bahçem. Kasaba halkı buraya gelmeye cesaret edemez. | Open Subtitles | هذه حديقتي , لا أحد من القروين يجرؤ على القدوم هنا |
"Benim bahçem, benim bahçemdir." dedi dev. | Open Subtitles | حديقتي هي حديقتي لوحدي انا ' قال ذلك العملاق |
Bazen sökeceğim bir bahçem olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أحياناً أتمنى لو كان لدي حديقة يمكنني تمزيقها |
Bazen sökeceğim bir bahçem olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أحياناً أتمنى لو كان لدي حديقة يمكنني تمزيقها |
Ön bahçeme beş basar bir arka bahçem var. | Open Subtitles | لدي باحة خلفية تجعل باحتي الأمامية تبدو سيئة |
Hava temiz, bir bahçem var. | Open Subtitles | لدي الهواء النقي .. و لدي حديقتي و الهدوء .. |
Hayvanat bahçem pis ve harap bir vaziyette olduğu için de çocuklar gelmiyor. | Open Subtitles | و الأولاد لا يأتون لأن حديقتي مقرفة و معطلة |
Curtis ve karın arka bahçem için bana yardım ediyorlar. | Open Subtitles | ..كورتس و زوجتك يقومون بزراعة حديقتي لأن زوجتك |
Bu benim bahçem ve beyaz olanlar kaçış yolumu gösteriyor. | Open Subtitles | هذه حديقتي و القطع البيضاء ترسم طريق نجاتي |
bahçem için gübre toplamak istemiştim sadece. | Open Subtitles | فأنا ببساطة أود أن أجمع بعض النبات من أجل حديقتي. |
Kral Triton'un dikkafalı aşık kızı küçük bahçem için harika bir dekor olurdu. | Open Subtitles | إبنة الملك ترنتون العنيدة المدللة... سوف تضفي إضافة ساحرة إلى حديقتي الصغيرة. |
Doktor Ringold, dışarda bahçem var, orası bir laboratuvar gibi. | Open Subtitles | دكتور "رينجولد"، انظر... . لدي حديقتي بالخارج وهذه تشبه المختبر |
Burası benim gizli bahçem. | Open Subtitles | هل أحببتها؟ إنها حديقتي السرية |
Köyümde küçümen de olsa sebze bahçem var. | Open Subtitles | كان لدي حديقة الخضروات الصغيرة في قريتي. |
Ayrıca bir evlât, bir arkadaş, amatör bir kundakçıyım ve içini bir şeylerle doldurduğum bir bahçem var. | Open Subtitles | أنا أيضا صبى, صديق, مخرب هاوى, وأمتلك حديقة للعشب وأحب الأشياء التى بدخلها |
Günün birinde, bir baharat bahçem olsun istiyorum. | Open Subtitles | أوَدُّ أَنْ ازرع حديقة تابلِ يوماً ما |
Arka bahçem neden bu köpeğin tuvaleti oluyor? | Open Subtitles | لماذا يقوم هذا الوحش بقضاء حاجته في باحة منزلي ؟ |
Oradan şu kapıların oraya kadar benim laboratuvarım vardı onların ötesinde de bahçem. | Open Subtitles | إلى تلك الطريق كَان مختبرَي. و فى الاعلى كانت حديقتى |
Kuraklığa dayanıklı, sukulentler ve yerli bitkilerle dolu bir kayalık bahçem var. | Open Subtitles | ساحتي بها نبات يتحمل الجفاف و لذيذ و نباتات تنمو بشكل طبيعي و صخور |
Bu parkı seviyorum. Burası benim oyun bahçem. | Open Subtitles | أحب هذه الحديقة، إنّها ملعبي. |
Aslında bu, benim bahçem ve ona bakış açım. | TED | هذه في الواقع ساحة فنائي وأراها بهذه الطريقة. |