Aynı envantere Bakıyorum Kaptan ve üzgünüm ama şu ifadenin olduğu yeri göremiyorum, | Open Subtitles | أنا أنظر إلى بيان المحتويات , كابتن ولا أرى للأسف شيء مكتوب يقول |
- Şey, Bakıyorum David'le tanışmışsın. - Evet, kesinlikle öyle. | Open Subtitles | ــ أرى بأنك ِ قابلتِ ديفيد ــ نعم ، بالطبع |
Sabahtan beri önemli bir şey bulurum diye bu saçmalıklara Bakıyorum. | Open Subtitles | قضيت صباحي كاملا أغربل عن طريق هذا الهراء أبحث عن شيء |
Aslında, bir daha gerçekten moral çöküntüye uğradığınızda, aynaya bakın ve kendinize bakıp, merhaba, burada bir yıldıza Bakıyorum diyebilirsiniz. | TED | لذلك في المرة القادمة عندما تكون محبطاً انظر في المرآة و تستطيع القول لنفسك، مرحبا أنا أنظر إلى نجم هنا |
Ben hem kendime hem de geri kalan her şeye Bakıyorum. | Open Subtitles | أنت رائع في الإعتناء بنفسك أنا أعتني بنفسي, وكل شيء آخر |
Bakıyorum da erkek arkadaşın son moda takip cihazıyla hava atmıyor artık. | Open Subtitles | أرى أن صديقك لم يعد يضع أخر أزياء في تقنية أجهزة المراقبة |
Okulun geleneksel uyuşturucuyla savaş toplantısında giyeceğim kostümden etkilendin Bakıyorum! | Open Subtitles | أرى أنك قد أ ُعجبت بزييّ لحضور حفلة المدرسة السنوية |
Sevgili patronunun geleceği yemek için neler almam gerektiğine Bakıyorum. | Open Subtitles | أنا أرى ما أحتاجه لحفلة العشاء الليلة مع مديرك العزيز |
Benim için, duvardaki resimlere Bakıyorum, ve onları oraya koymaya karar veren kişinin, onların o duvarı hakedecek kadar iyi olduklarını düşündüğünü düşünüyorum ama onu her zaman göremiyorum. | TED | بالنسبة لي، فأنا انظر إلى اللوحة المعلقة على الحائط وأفكر بأن أحدًا ما قرر وضعها هناك مؤمنًا بأنها جديرة بأن تكون على ذاك الجدار ولكني لا أرى السبب دائمًا |
Küçük bir obje alıyorum ve bunun içine Bakıyorum. Bu araba olsun. Arabayı biraz ileri hareket ettirelim. | TED | وسأحضر شيئا صغيرا هنا، ويمكنني أن أرى داخل هذا الشيء. سأسميه سيارة. وهنا القليل من الحركة فتتقدم السيارة. |
Portföyüne Bakıyorum ve görünüşe göre en önemli varlıklarını kaybetmişsin. | Open Subtitles | أنا أبحث في محفظتك الاستثمارية ويبدو أنك تخسر معظم الخصائص |
İnsanların çantalarına Bakıyorum.Ceplerine, cüzdanlarına Bakıyorum. | TED | أبحث في حقائب الناس، في جيوبهم ومحافظهم. |
Bakıyorum , ve karar veriyorum. Daha kırmızı olmalı , biraz daha maviye ihtiyacı var veya da farklı bir şekilde olmalı. | TED | أنا أبحث في ذلك واتخذ القرارات. انها تحتاج الى مزيد الأحمر ، انها تحتاج الى مزيد الزرقاء ، انها تحتاج الى شكل مختلف. |
Erdem, ahlak filan üzerine ailemin beni nasıl yetiştirdiğini hakkında düşündüm ve ama sonra üstündeki bu askısız bluza Bakıyorum. | Open Subtitles | لقد فكّرت بشأنه, كيف والديَّ علّماني قيمي و أخلاقي و ما إلى ذلك. ثم انظر إلى تلك البلوزة التي ترتدينها. |
Onun üzgün ceylan gözlerine Bakıyorum ve ağlayan biradam görüyorum. | Open Subtitles | انا انظر الى عينيه البائستين وارى فقط رجل يصرخ قائلا |
Kendi başımın çaresine Bakıyorum duygusal yükümlülükler olmadan seçtiğim kişiyle bunu paylıyorum. | Open Subtitles | إنّني أعتني بنفسي، أتشارك المتعة عندما أريد ذلك، من دون عوائق رومانسية. |
Emerald Key'in 12 mil güneydoğusunda. Neptün'ün Aptallığı'na Bakıyorum. | Open Subtitles | اثنى عشر ميل جنوب شرق ايميرلاد ابحث عن نيبتون فولى |
Bakıyorum da sonunda üvey ailenle zaman geçirmeye karar vermişsin. | Open Subtitles | ارى انك قررت امضاء المزيد من الوقت مع عائلتك المتبناة |
Haftalardır burada oturuyorum, Kendimi kapana kısılmış hissedene dek, telefona Bakıyorum... artık zar zor görebilene dek, beynim uyuşana dek. | Open Subtitles | كنتُ جالسا هنا لأسابيع حتى كدت أن أختنق ...أحدق في الهاتف كنت بالكاد أرى أحدا لدرجة أن عقلي أصيب بالخدر |
Kendimi dallara doğru yukarı çekiyorum, sudan çıkarken, omzumdan aşağı Bakıyorum. | TED | فأسحب نفسي نحو الأغصان، لحظة خروجي من الماء، نظرت فوق كتفي. |
Ben hurdacıyım dostum. Ne var ne yok diye Bakıyorum. | Open Subtitles | أنا جامع خردة يا رجل فقط، كنت أتفقد الأشياء فقط |
- O burada! - Babacığım o burada ! ben bebeğe Bakıyorum. | Open Subtitles | ـ لقد وصلت ـ أبي ، لقد وصلت ، سوف أراقب الطفلة |
7 kilo biteği dondurmuşum şu an burada durmuş yarım bir ineğe Bakıyorum. | Open Subtitles | لقد جمدت أربعة أرطال من اللحم أنا أقف الآن وأنظر إلي نصف بقرة |
On dakikadır yüzüne Bakıyorum, hiçbir şey bilmiyorum, hiçbir şey. | Open Subtitles | ، أنظر إليه لـ10 دقائق الآن و مازلت لا أعرف شيئا ، لا شيء |
Sana bakınca aynaya Bakıyorum zanettim. | Open Subtitles | في هذه اللحظة جلست ، واعتقدت كنت أتطلع إلى المرآة |
Bakıyorum da Mahoney, hâlâ çok ince bir zevke sahipsin. | Open Subtitles | حَسناً، ماهوني أَرى بأنّك لا زلت تملك ذوقاً جيداً جداً |