Bakanlar Kurulu'nun düşmesinden bir gün sonra eski Başbakan tutuklandı. | Open Subtitles | وبعد يوم من إنهيار الحكومة تم اعتقال رئيس الوزراء السابق |
Yok, babanın Bakanlar Kurulu toplantısında neredeyse bir saat boyunca | Open Subtitles | إنها عندما استغرق والدك ساعة تقريبا من اجتماع مجلس الوزراء |
Burada Bakanlar Kurulu'ndaki herkesin akıl sağlığı raporları da olmalı. | Open Subtitles | يحتوي ذلك على سجلات الصحة العقلية لجميع أعضاء مجلس الوزراء |
Başkanları tarafından atanmış ya da rakiplerini geride bırakmış Bakanlar. | Open Subtitles | منهم وزراء تم أختيارهم عن طريق رؤسائهم ومنهم من هو منتخب |
Bütün dosya ve belgelere erişmem gerek Bakanlar ve meclis üyelerininkiler dâhil. | Open Subtitles | للوصول إلى جميع الملفات والوثائق ومن ضمنهم كبار الموظّفين وأعضاءِ الوزارة |
Kalabalık seni karşılamak için toplanmış, Bakanlar bile var. Konuşmaya başlıyorsun. | Open Subtitles | وحظيت باستقبال الأبطال، ودبج فيك الوزراء الخطب |
Bakanlar ve hakimler hepsi satılmış. | Open Subtitles | الوزراء في الحكومة و القضاة قد باعوا كل شيء و لهذا السبب فان الأوضاع بغاية السوء |
Bakanlar, ülkelerinin değil ikballerinin derdindeydiler. | Open Subtitles | الوزراء كانوا يتطلعون إلى مستقبلهم السياسى الخاص بدلاً من التطلع لمستقبل البلاد |
Uzman polislerden biri vurulur, Bakanlar ve görevliler korunmaya çalışır. | Open Subtitles | بينماسقطشرطيامنالقواتالخاصه هرع الوزراء والدبلوماسيين الى الاحتماء |
Ama Kaptan, o Bakanlar bizi kapı dışarı etmek için ölüyorlar. | Open Subtitles | ولكن أيهـا الزعيـم, هؤلاء الوزراء يتوقون للإلقاء بنـا خارجـاً. |
Kendi çıkarlarını feda eden Bakanlar, kurdu bu imparatorluğu. | Open Subtitles | بتضحية وإيثــار الوزراء, قـــامت هذه المملكة. |
Kendi çıkarlarını feda eden Bakanlar, kurdu bu imparatorluğu. | Open Subtitles | بتضحيـة وإيثــار الوزراء, قــامت هذه المملكة. |
Başbakana, Bakanlar kuruluna ve hepinize güven oyunuz için teşekkür etmek isterim. | Open Subtitles | أود أن أشكر رئيس الوزراء ولزملائي الوزراء لمنحكم الثقة |
Herhalde Bakanlar Kurulu bunun olacağını biliyordu. | Open Subtitles | لا تخبروني بأن مكتب مجلس الوزراء لم يتوقع حدوث ذلك. |
Düke bakanlarına iyi davranmalı Bakanlar da Düklerine sadık kalmalıdır. | Open Subtitles | وينبغي أن دوق يعلاج الوزراء مع كورت ويخدم وزير دوقهم بالولاء |
Bakanlar ve bürokratlar iş dünyasıyla sıkı fıkı olmamalı. | Open Subtitles | لايجب على الوزراء الانغماس في عالم الشركات حقا؟ |
Bakanlar hep tatile çıkıyor. Hesselboe da çıkardı. | Open Subtitles | الوزراء يقضون اجازاتهم وكذلك فعل هيسيلبو |
Onun olduğu yerde Bakanlar vardır, milletvekilleri, yüksek bürokratlar vardır. | Open Subtitles | متصل والى وزراء وممثلي البرلمان والبيروقراطيين على مستوى عال. سوف يتم المكالمات الهاتفية السري أنها سوف محاولة لتخويفنا |
Başkan ve amcan da dahil bazı Bakanlar buna karışmıştı. | Open Subtitles | وتورط بها المستشار و وزراء آخرون بما فيهم عمك |
İstanbul'daki, BM Yabancı Bakanlar toplantısında Hint ve Pakistan dışişleri bakanları da var. | Open Subtitles | على هامش اجتماع وزراء الخارجية للامم المتحدة في اسطنبول من المتوقع أن وزراء خارجية الهند وباكستان |
Bakanlar her açıklamayı onaylamak istemenden rahatsızlar. | Open Subtitles | الوزارة غير مرتاحة لحتمية موافقتك المسبقة على بياناتهم الصحفية |
Afrika'daki en zengin kişiler; devlet başkanları ve Bakanlar, ... ...ve sıklıkla baş eşkiya da devlet başkanının kendisi. | TED | أغنى الأشخاص في أفريقيا هم رؤساء الدول والوزراء ، وكثيرا ما يكون رئيس العصابة هو رئيس الدولة نفسه. |
Kongre'ye bir mektup yazarak, yetkiyi Bakanlar kurulumla birlikte kabul etmek. | Open Subtitles | عن طريق كتابة خطاب للكونغرس مع غالبية مجلس وزرائي |