ويكيبيديا

    "bakkal" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البقالة
        
    • بقالة
        
    • البقال
        
    • للبقالة
        
    • بقاله
        
    Midesi tamamen bakkal markası makarna ve peynirle ve parçalara ayrılmış Viyana sosisiyle dolu Kara Şövalye'yi hesaba katmıyorlar. TED لا أنصحهم بأن يأمنوا جانب فارس الظلام، مع معدة مليئة بالمعكرونة والجبن من انتاج متجر البقالة ونقانق فيينا المقطعة.
    Ama belki de bu bakkal dükkanını bahsettiğinden daha fazla seviyorsundur. Open Subtitles لكن ربما تحبّ متجر البقالة هذا أكثر مما قلت أنك تفعل
    Alışveriş yaptığınız bakkal siz oranın müşteri bağlılık programı üyesisiniz. Open Subtitles محل البقالة حيث تتسوّق. أنت عضو في برنامجهم للزبائن المُخلصين.
    Kaptanı, lanetler yağdırıp niçin her aklı başında insanın yapacağı gibi bir bakkal dükkanı açmak yerine denize açıldığını merak ediyordur. Open Subtitles مع كابتن يلعن الخط الأزرق ويتعجب لماذا ذهب إلي البحر بدلاً من أن يفتح محل بقالة
    ömrünün sonuna kadar Oregon'un bir kasabasındaki bir bakkal dükkanında raflara bisküvi paketi dizersin. Open Subtitles إذا لم تغنّي الآن لن يؤول بك الحال فقط في ترتيب علب البسكويت في بقالة ما في ضواحي أرويجن
    Öğleden sonra saat beşte, gölgesi Ginger'ın bakkal dükkanına düşer. Open Subtitles في السّاعة الخامسة بعد الظهر،ترمي بظلالها على مخزن بقالة عائلة جنجرز،
    Adamın sigara paketini açıp titreyen elleriyle bir tane de ona uzatmasını seyrettim. Ve depremin olduğu gece ile ilgili aklımda kalan temel görüntü budur -- muhafazakar bir bakkal ile ağlayan bir travestinin kaldırımda yan yana sigara içişleri. TED شاهدت البقال يفتح علبة سجائر بيدين مرتعشتين ويعرض سيجارة للمتخنث. وكانت صورة ليلة الزلزال تلك محفوظة في ذاكرتي إلى اليوم. بقّال محافظ ومتخنث باكي يتشاركان التدخين على الرصيف.
    - Babamın bakkal dükkanı bile. - Ama o İtalyan? Open Subtitles حتى أبى صاحب محل البقالة - هل هو ايطالى ؟
    Annem bakkal masraflarından tasarruf yapmış, babam ise bir ay boyunca geceleri çalışmış. Open Subtitles عند طرف فراشى كانت أمى تقتر فى محلات البقالة و عمل أبى لليال لمدة شهر
    - bakkal dükkânı. Open Subtitles في هذا العالم، كل شيء يمكن أن يتغير عدا العمل في مجال البقالة.
    Küçük davalar, çalışma izni, bakkal, manav davaları gibi. Open Subtitles المطالبات الصغيرة، بطاقات خضراء، أمي والبوب محلات البقالة.
    Sen bakkal tarafından ödemeleri toplamak için yollanmış ayak işlerine bakan kızsın. Open Subtitles أنت فتاة مبعوثة من كاتب البقالة لتحصيل فاتورة.
    Biz Stepps ve Okul hakkında mı konuşuyoruz, yoksa bakkal, kaldırım ve müzeler hakkında mı ? Open Subtitles لذا توقفي ؟ نتكلّم حول ستابس والمدرسة أو تتحدّثين عن البقالة و الرصيف والمتاحف؟
    Az kalsın bisikletimle beni ezeceklerdi çünkü 6 bakkal poşeti taşıyordum ve farım patladı ve Toledo'daki bütün sürücüler eve-çerez-getirmek-için- hayatını-riske-atan bisikletli-çocuğa- ne-kadar-yaklaşabiliriz oyununu oynamaya karar vermişler. Open Subtitles وكدت أسقط من دراجتى لأنى أحمل 6 حقائب بقالة وكل سائق فى توليدو قرر أن يلعب كم سنقترب من الطفل على الدراجة الذى يخاطر بحياته حاملاً الطعام
    Tıpkı babamın, sınıfımda bakkal işletmekten bahsederken olduğu gibi onun kahramanı olmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أصبح بطله كما كان أبي عندما تحدث امام صفي عن إدارة متجر بقالة
    Evvela... göğüslerini bakkal poşetinin içine atmış süpermarketin etrafında sallıyormuşsun gibi görünüyor. Open Subtitles هنالك شيء واحد صدرك يبدو وكأنك القيت به في حقيبة بقالة وتنقلت بالحقيبة بين المتاجر
    Size 2 bakkal maaşıyla iyi şanslar. Open Subtitles حظا سعيدا مع ذلك, على اثنين برواتبهم معدوا امتعة في بقالة
    Eyaletteki ilk bakkal sahibi siyah kadındı. Open Subtitles كانت أول أنثى صاحبة محل بقالة وسوداء في الولاية
    Bir zamanlar burada bir bakkal, bir fırın ve bir kasap vardı. Open Subtitles لقد كان هنا بقالة و خباز و جزار.
    Burası bakkal değil. Ekmeği sandviç yapmak için kullanıyoruz. Open Subtitles هذا ليس محل للبقالة نستعمل الخبز فى صنع الشطائر
    Otelin yakınında bir bakkal gördüm. Open Subtitles رأيت محل بقاله بالقرب من الفندق.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد