ويكيبيديا

    "bana doğru" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نحوي
        
    • تجاهي
        
    • باتجاهي
        
    • بإتجاهي
        
    • نحوى
        
    • تجاهى
        
    • المناسب لي
        
    • بإتجاهى
        
    • بأتجاهي
        
    • نحويّ
        
    • مرره لي
        
    • نحو لي
        
    • أرميه إلي
        
    • أتى إلي
        
    • بشكل يناسبني
        
    Paranoyak hâle geldim ve çürüyen ölülerin bana doğru geldiğini görmeye başladım. TED أصبحت شخصية مرتابة، وبدأت بالهلوسة لدرجة تخيل رؤية الجثث المتعفنة تتحرك نحوي.
    Silahı çıkarıp yere koyun ve bana doğru ayağınızla itin. Open Subtitles خذ السّلاح خارج وركك, المكان هو على الأرض, اركله نحوي.
    Aceleyle bana doğru geldi, fotoğraf makinamı ağzına soktu - ve her yerini dişledi - ama suya inmeden önce Goran çok güzel bir tavsiye vermişti. TED هو انها جرت نحوي واجتاحت الكميرا وها هي اسنانها تتضح لكم ولكن جوران .. قبل ان انزل الى المياه اعطاني نصيحة مميزة
    Sonra yaşlı kadın elinde bir bıçakla bana doğru geldi. Keskin, paslı bir bıçak. Daha önce hiç su ya da güneş yüzü görmemiş gibiydi. TED أتت المرأة تجاهي حاملة سكينا صدئت واحدة من السكاكين الحادة، برتقالية المظهر، لم ترى الماء أو ضوء الشمس من قبل
    Arkanı dön, ellerin havada geri , geri bana doğru gel. Open Subtitles در للخلف ، وحافظ على يديك عالياً وارجع إلى الخلف باتجاهي
    Şimdi bana doğru ilerleyen ölümün varlığını sürekli hissediyorum, sanırım bazen ikisini karıştırıyorum. TED بخطوات واثقة يخطو الموت نحوي في بعض الاحيان أعتقد بأني اخلط بينهم
    Onu yakaladığımızda, bana doğru sürmenizi istiyorum! Open Subtitles مفهوم؟ عندما ندركه، أريدكم أن تدفعوه نحوي
    bana doğru bir çekim hissettiğini biliyorum. Elinde değil. Open Subtitles أَعرف بأنك شعرت بأنه سحب نحوي أنت لا تستطيع مساعدته
    İleri bak. bana doğru. Bir, sıçra, üç, dört. Open Subtitles إنظري للأمام، نحوي واحد، ٌقفزي، ثلاثة، أربعة
    bana doğru döndüğünde pantolonu düşmüştü ve ben onu gördüm.. Open Subtitles ملابسه الداخلية أسفل عندما دارَ نحوي وأنا رَأيتُه.
    - Sen devam et. Sen kaçtıkları sürece, bana doğru gelecekler. Open Subtitles استمر فقط بالتحرك ، طالما انهم يهربون منك ، سيقومون بالاتجاه نحوي
    O kadar rahatsız ediciydi ki, sırtımı bir şeye verip durmak zorundaydım, böylece bana doğru gelen her şeyi görebiliyordum. Open Subtitles لم يكن الوضع مريحاً هناك كان عليّ الوقوف بظهري لشئ ما، حتى يمكنني أن أرى أي شئ قادم نحوي
    bana doğru geldi, ve beni kulüpten hatırladığını söyledi. Open Subtitles و , امم , جاء نحوي وقال انه يتذكرني من النادي
    terliyor, yapılı, b.ktan bir evin tuğlası gibi, bıçağını çekiyor, 30 cm. uzunluğunda... ve bana doğru olabildiğince hızlı koşmaya başlıyor. Open Subtitles و هو يتعرق, و بنيته كبيت طوب برازي يخرج سكينا, طولها 12 إنشا و ثم يبدأ بالركض تجاهي بأسرع ما يستطيع, و هو هكذا
    Eve doğru yürüyordum ve bir grup manyak kız bana doğru geldi. Open Subtitles كنت اتمشي للمنزل ومجموعة من البنات المجانين قدموا تجاهي.
    O eski iri copla, bana doğru geldiğini görüyorum. Open Subtitles اني المحك انك قادم تجاهي ق برجولتك المميزة الطاغية
    Peki, ben gelecek hakkında düşündüğümde, kendimi asla zamanda ilerlemiş olarak görmüyorum. Aslında ben zamanı bana doğru ve geriye hareket ederken görüyorum. TED حسنا عندما أفكر في المستقبل لاأرى أنني أتقدم في الوقت أبدا ولكني في الحقيقة أرى الوقت يعود للوراء باتجاهي
    bana doğru yürüdüğünü duyunca gülümsemeden duramıyorum. Open Subtitles عندما اسمعك تسير بإتجاهي لا أستطيع التوقف عن الابتسام
    Bir şey yok. bana doğru yürü. Dışarıda birileri var. Open Subtitles لا بأس ، فقط تحرك نحوى هناك احداً ما هناك
    Beni duyduysan, bu kapak bir kaya kadar sabit kalsın... ve o bana doğru gelen şey düşündüğüm şey olmasın. Open Subtitles إنْ كنت سمعتنى، فإن هذا النتوء سيظل راسخاً كصخرة، وذلك الشىء القادم تجاهى لن يكون كما أعتقد.
    Bu da bana doğru kişiyi bulmak için ilham veriyor. Open Subtitles لقد الهمني لكي اجد الشخص المناسب لي ايضاً
    Kafasını kaldırdı ve bana doğru geldi. İşte o anda zamanı kaybettim. Open Subtitles نظر إلى , ثم خطى بإتجاهى عندها فقدت الإحساس بالوقت
    Çakmağı bırakmanı ve bana doğru yavaşça gelmeni istiyorum. Open Subtitles أريدُ منكَ أن تضع الولاعة على الارض و تتقدم ببطئ بأتجاهي
    Tamam çünkü silahının namlusu bana doğru bakıyor da. Open Subtitles حسناً، لأن سلاحك مصوبٌ نحويّ تماماً
    Yere koy ve bana doğru ittir. Open Subtitles ضعه على الأرض و مرره لي
    Elinde bıçakla, bana doğru yürüdü, klitorisimi tuttu ve kesti. TED وكما أنها قامت السكين، وهي تسير نحو لي وقالت أنها عقدت البظر، وقالت أنها قطعت.
    bana doğru kaydır. Open Subtitles أرميه إلي
    Elinde balta ile bana doğru geldi. Open Subtitles أتى إلي حاملاً فأساً كان يشعُ من نيران الجحيم
    bana doğru hissettirecek bir yol bulmam lazım. Open Subtitles أنّي أريد إيجاد طريقة لفعل هذا بشكل يناسبني تماماً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد