ويكيبيديا

    "basınç" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الضغط
        
    • للضغط
        
    • بضغط
        
    • الظغط
        
    • والضغط
        
    • ضغط
        
    • ضغطاً
        
    • بالضغط
        
    • الضّغط
        
    • الهوائي
        
    • ضغطٍ
        
    • ضغطِ
        
    • لضغط
        
    • الضغطِ
        
    • اضغط
        
    Hayatta kalabilmek için yalnızca iki kilogram civarı bir basınç gerekiyor. TED ونحتاج إلى خمسة أرطال من الضغط فقط لنبقى على قيد الحياة.
    O derinliğe inmemiz mümkün değil kaptan. basınç gemiyi paramparça eder. Open Subtitles من المستحيل التوجه لهذا العمق يا سيدى الكابتن الضغط سيسحق البدن
    Su seviyesi daha yüksek olsa, basınç oluşurdu... ve hava sıkışıp tavanı patlatırdı. Open Subtitles لو إرتفع مستوى الماء فسوف يزيد الضغط و الهواء سوف يتجمع في الأعلى
    Sanırım iki kürenin yaptığı geri basınç, bize engel oluyor. Open Subtitles إنه يمر من خلال الكرتين ويدخل للنظام سيعود الضغط الآن
    Beyin gibi dar bir alana sıkışmış organlarda penisilin gibi yüksek hacimli ilaçlarla artan basınç beyin sapına zarar verebilir. Open Subtitles لا يمكننا في مكان ضيق كالمخ تزايد الضغط على الجمجمة من عقار عالي التأثير كالبنسلين يمكن أن يفتق قشرة المخ
    Şimdi, öğreneceğimiz yol O negatif basınç çalıştırılır Öldürme çizgisinde test edin. Open Subtitles حسنا، سنكتشف الحقيقة حينما نُجري اختبار الضغط السلبي على انبوب الضغط العالي،
    Ayrıca, yaraya basınç uygulamak gayet acı verici bir şey olabilir. Open Subtitles بالاضافة لهذا أنت تعرف بأن الضغط على الجرح يكون مؤلماً جداً
    Derinlik 3000 metrenin üzerinde. Bu derinlikte basınç, yüzeydekinin 300 katı. Open Subtitles أكثر من ميلين أسفل، الضغط هنا ثلاثمائة مرةُ التي في السطحِ.
    Bebeğim, basınç artıyor, dünyadaki kimse bu kadar rahatsız değildir. Open Subtitles حبيبتي، الضغط يزيد لا أحد على الأرض غير مرتاح مثلي
    basınç sensorunda bir problem olduğunu bir süredir bildiğini söyledi. Open Subtitles ..قال بأنه عرف منذ فترة بوجود خطب في مجس الضغط
    Yüksek basınç altındayken, kandaki her şey korkup paniğe kapılır ve saklanır. Open Subtitles تحت الضغط العالي، يصاب كلّ شيء بالدّم بالذعر والهلع ويسارع بالفرار والاختباء
    Yemek borusuna yaptığı basınç, midesine daha fazla yemek almasına olanak sağlıyor. Open Subtitles بأن يزيد الضغط الصدري خلال المريء مما يمكنهُ أن يبتلع طعاماً أكثر
    Kafa içi basınç çok arttığında, bu yumru sinirlere baskı uyguluyor. Open Subtitles إذا كان الضغط داخل الجمجمة شديد هذه الزائدة ستضغط على الأعصاب
    Sonunda basınç o kadar yükseliyor ki, atom patlamasını tetikliyor. Open Subtitles في نهاية المطاف، الضغط يصبح عاليا جدا، مطلقا انفجارا ذريا
    basınç giderek arttıkça, atmosferik gazlar belli bir geçiş hattı olmadan sıvılaşıyor. Open Subtitles لارتفاع الضغط أعلي وأعلي غازات الغلاف الجوي أصبحت مساله دون انتقال للرؤية
    Yeraltı suları ısı ve basınç arttığı zaman, en sonunda fışkırıyorlar. Open Subtitles انها ينابيع تحت الأرض عندما تتراكم الحرارة و الضغط تنفجر بالنهاية
    Ve şahdamarına 3 kilogram basınç ile beyne kan akışının durması. Open Subtitles وسِتة باوندات من الضغط على الشريان السُباتي توقِف سريان الدم للمخ.
    Evet, basınç duyarlı gösterim işlemde. TED حسنا. نقوم بتشغيل هذه الشاشة الحساسة للضغط
    Eğer basınç düşerse, ajanlardan biri göğsüne basınç uygulasın. Open Subtitles ليقم أحد العملاء بضغط للصدر لو انخفض الضغط.
    Ne kadar derine inerseniz, basınç o kadar artar. TED كلما كنت أعمق تحت الماء، كلما كان الظغط أكثر.
    Etrafta bu kadar büyük bir sıcaklık ve basınç olunca, facia çok yakındadır. Open Subtitles فالكوارث تكون قريبة منك جدا عندما تكون محاط بمثل هذه الحرارة والضغط الهائلين
    Kalp monitörü, kan basınç monitörü, ve bir tane de aleti için. Open Subtitles جهاز مراقبة القلب , جهاز مراقبة ضغط الدم و الآخر الخاص بعضوه
    Su, platform boyunca tünelde basınç yapıyor bu yüzden seviye yükseliyor. Open Subtitles المياه على طول الرصيف تسبب ضغطاً على النفق، لهذا يرتفع المنسوب.
    Bu nefes alma mücadelesi göğsünün üzerinde bir basınç veya boğulma hissi oluşturur. TED هذا الصراع من أجل الهواء وجسمك نائما يخلق شعورا بالضغط على الصدر أو الاختناق.
    Bununla birlikte, en kompakt negatif basınç tasarımları bile bir hastanın hareketini büyük ölçüde kısıtladı ve bakıcılar için erişimi engelledi. TED مع ذلك فحتى تصاميم الضّغط السّلبي الأكثر فعالية، تقيّد حركة المريض بشكل كبير، وتعرقل الحصول على الرِّعاية الطبّية،
    basınç kabininden tamir modülleriyle birlikte çıkıyorum. Open Subtitles أخرج عبر الحاجز الهوائي مع وحدات الصيانة
    Tümöre bağlı kafa içi basınç artışına bağlı olabilir. Open Subtitles قد يكون ارتفاع ضغطٍ قحفي ناتجاً عن ورمٍ دماغي
    - Bu sinyal olmalı. Burada 320 km boyunca alçak basınç alanı yok. Open Subtitles ليس هناك منطقة ضغطِ منخفضةِ من ضمن 200 ميلِ هنا.
    Uçaklar 10,000 feet e kadar basınç yapar. Open Subtitles ترى ان الطائرات تتعرض لضغط فقط عند 10 الاف قدم
    Bu bölgede görülen yüksek basınç aşırı sıcaklara ve neme sebebiyet veriyor. Open Subtitles منطقة الضغطِ العالي بأنّنا نَرى هنا و هذا تسبب في الحرارة والرطوبة البالغة
    Saniyeler içinde basınç tüpün tıkacını kıracak ve gaz serbest kalacak. Open Subtitles خلال ثواني اضغط سيفتح ختم الحاوية والغاز سيتحرر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد