| Şimdilik bu konuyu basından uzak tutmak için elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | الان , نحن حاولنا كل جهدنا حتى نبعد هذا عن الصحافة |
| Şimdilik bu konuyu basından uzak tutmak için elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | الان , نحن حاولنا كل جهدنا حتى نبعد هذا عن الصحافة |
| Bariz nedenlerden dolayı, bunu basından uzak tutmak durumundayız. | Open Subtitles | لأسباب واضحة, استراتيجيتنا تتضمن ابعاد هذا عن الصحافة. |
| Biz bunu yaparken basından uzak durmalısın. | Open Subtitles | وبينما نفعل هذا يجب أن تبقى بعيدا عن الصحافة |
| Dinle, Teğmen, bunu basından uzak tutarsanız, çok sevinirim. | Open Subtitles | أنصت، أيّها الملازم، سأقدّر الأمر حقّاً إذا أبعدت هذا عن الصحافة |
| Şirket pazartesiye kadar onu basından uzak tutmam için bana güveniyor. | Open Subtitles | اجل, الشركة تعتمد علي لابعادها عن الصحافة حتى يوم الاثنين |
| Bu her ne ise basından uzak tutmalıyız. | Open Subtitles | مهما كان هذا الأمر، علينا إخفاؤه عن الصحافة. |
| Biliyorum. J.J. şimdilik onu basından uzak tutacak. | Open Subtitles | جي جي توقف الامر عن الصحافة لغاية الآن |
| - ...soruşturmayı basından uzak tutacağına güvendiği tek kişi benim. - Peki. | Open Subtitles | لكي يبقى التحقيق بعيدًا عن الصحافة |
| Beni kahrolası basından uzak tutuyor. | Open Subtitles | سيبعدني عن الصحافة الملعونة. |
| JJ, bu olayı mümkün olduğunca basından uzak tutmalıyız. | Open Subtitles | جيجى)، من الواضح اننا بحاجة لأبقاء) هذا بعيدا عن الصحافة لأطول فترة ممكنة |
| - basından uzak duracağına yemin etmişti. | Open Subtitles | أقسم بأنه سيخفيه عن الصحافة |
| Onu basından uzak tutmalıyız. | Open Subtitles | عليك أن تبعديها عن الصحافة .. |
| Onu basından uzak tutacaksın, | Open Subtitles | ستبعدينها عن الصحافة |
| basından uzak durmayı sever de kendileri. | Open Subtitles | هي تحب أن تبتعد عن الصحافة |