Bana siper alıyorsun ve Baze'e darbeler yağdırıyorsun bu, durumu hiç kolaylaştırmıyor. | Open Subtitles | تتكلم عني وعن بايز لأن الأمر لن يكون بهذه السهولة |
Bak, Baze benim içinde büyük bir sorun. | Open Subtitles | ما الذي يحدث ؟ إنظر بايز حطم علاقتي أنا أيضا |
Dün sana ödevleri vermek için geldiğimde ki seni görmek için saçma bir bahaneydi Baze'le karşılaştım. | Open Subtitles | البارحة أحضرت لك واجبك عذري لأراك وقعت في بايز أولاً |
Ryan'a Baze'in bana kur yaptığını ama onu reddettiğimi söyledim. | Open Subtitles | أعلم ، أخبرت رايان أن بيز تخطاني ولقد دفعته بعيداً |
Bu, Baze tuvaletini yaparken içeri girmemi gayet masum gösteriyor. | Open Subtitles | هذا يجعل الدخول على بيز وهو يتبول هذا الصباح يبدو جميلاً وغير مؤذياً |
Lütfen. Hep Baze'in bir geri zekalı olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | أتعلمين ، كل هذا الوقت أعتقدت أن بيز هو المغفل |
Yani gerçekten şu Jones denen çocuğun sadece Baze dedi diye mi seninle ilgilendiğini sanıyorsun? | Open Subtitles | وأنت تعتقدين أن جونز مهتم بك فقط لأن بايز طلب منه ذلك |
Beni nargileci kız olarak tanımadığın Bug'ın arabanı çalmadığı Baze seni benimle çıkman için her neye zorladıysa bunu söylemediği zamana dönmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعود كما كنت تعرفني من قبل قبل أن يسرق باج سيارتك قبل حديث بايز معك |
Sanırım Baze'in söylemeye çalıştığı en anlamlı seks çiftlerin birbirini uzun zamandır mesela liseden beri tanıdıklarında yaptıklarıdır. | Open Subtitles | أعتقد أن ما يريد بايز قوله المعنى الأساسي للجنس أن يحدث بين شخصين يعرفان بعضهما |
Baze buraya gelip beni tekrardan hamile bırakıp gidemeyecek. | Open Subtitles | إنه ليس وكأن بايز هنا ليجعلني أحمل ، ثم يرفضني من جديد |
Baze Abby'den yardım istedi çünkü çuvalladığını düşünmeni istemedi. | Open Subtitles | بايز طلب من آبي مساعدة ، لأنه لم يكن يريدك أن تظني بأنه بأنه لا يعرف شيئاً الأسبوع الماضي |
Yılın ebeveyni kategorisinde Baze de koca bir sıfır aldı. | Open Subtitles | في مسابقة الآباء السنوي خسر بايز خسارة كبيرة |
Baze'in, sen ve Ryan evleniyor diye artık hayatımın bir parçası olmadığını düşünmesini istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد ان يعتقد بايز ان لانك تزوجت راين لم يعد هو جزء من حياتي |
Baze'e Ryan'la evlenmemi istemediğini mi söyledin? | Open Subtitles | أمم.. هل اخبرتي بايز أنك لا تريدين مني أن اتزوج راين ؟ |
Diyorum ki eğer zarar görmeseydim Baze ile Ryan'ın arkasından nasıl yatabilirdim? | Open Subtitles | أعني ، إذا لم أفعل كيف استطعت أن أنام مع بيز من وراء رايان؟ |
Çünkü ne zaman Baze'in yanında olsam hâlâ lisedeymiş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | لأني عندما أكون مع بيز يبدو كأني مازلت بالثانوية |
Bu gece dışarı çıkıyor ve Baze'in bana göz kulak olmasını istiyor. | Open Subtitles | ستذهب للخارج الليلة وتريد من بيز أن يعتني بي |
Ryan ve Baze uzun süre bir arabaya dokunurlarsa ne olur biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمين ما الذي سيحصل إذا بيز ورايان محصران على سيارة لأي مدة من الزمن؟ |
Baze'e ilişkimi kurtarmak için onu günah keçisi yaptığımı bu yüzden de kızını göremediğimi mi söyleyeyim? | Open Subtitles | أخبر بيز أنني دفعته تحت الباص لأنقذ علاقتي ولهذا لم يستطع رؤية ابنته؟ |
Bu sırada sen de Baze'i bu yarışmadan çıkartamaz mısın? | Open Subtitles | ولكن في الوقت الحالي أيمكنك طرد بيز من المسابقة؟ |
Cate, Julia'ya karşı bir şeyler hissediyorum ama Baze olayından bir farkı yok. | Open Subtitles | (كيت) اجل لدي (لدي مشاعر اتجاه (جوليا (لكن كيف ذلك مختلف عن (بييز |
Yani, eğer o Baze ile yatan tüm kadınlara bağırırsa, neden onu bırakıp gitmesinler? | Open Subtitles | أعني.. إذا كانت ستصرخ على كل إمرأه نامت مع "باز" لما لا تصرخ على |
Sizi ve Baze'i dinledikten sonra dinleyicilerimiz sizi daha iyi tanıdıklarını hissettiler ve sizi desteklemek istediler. | Open Subtitles | بعد سماعكما أنت وبيز مستمعينا ، يشعرون كـ أنهم يعرفونك أفضل و أنهم يريدون التصويت لك |
Bunu düzeltemem Baze'in de yapamadığı gibi. | Open Subtitles | لا أستطيع إصلاح الامر كبايز لا يستطيع إصلاح الأمر لي |
Baze için tekrar isimsiz bir aramamız var. | Open Subtitles | ولدينا اتصال من مجهول لبيز مرة أخرى |