Lanet olsun Ryan, o tişörtleri ne kadardır beklediğimi biliyor musun? | Open Subtitles | اللعنة عليك يارايان، هل تعلم كم من الوقت انتظرت تلك الصناديق؟ |
Lanet olsun Ryan, o tişörtleri ne kadardır beklediğimi biliyor musun? | Open Subtitles | اللعنة عليك يارايان، هل تعلم كم من الوقت انتظرت تلك الصناديق؟ |
17 yıl boyunca özür için mi beklediğimi sanıyorsun? | Open Subtitles | انت تعتقد أننى إنتظرت 17 عاماً من أجل إعتذار ؟ |
Tüm hayatım boyunca seni beklediğimi bilmiyor musun, koca adam? | Open Subtitles | ألا تعرف اننى انتظرتك طوال حياتى |
Sana binbir farklı şekilde, burada seni beklediğimi göstermeye çalıştım. | Open Subtitles | حاولت أن أبين لك بشتّى الطرق أنني أنتظرك هنا |
Neyi beklediğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف مالذي كنتُ انتظره 626 00: 39: 10,840 |
Ona her ay 10 bin dolar beklediğimi de söyle... | Open Subtitles | أخبرها أنّني أتوقّع إعطائي عشرة آلاف دولار بأوّل كلّ شهر |
-Hayatımın son yedi yılını bir mucize gerçekleşmesini... bekleyerek geçirdim.Ne beklediğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | لقد انتظرت السنوات السبع الماضية فى انتظار شئ انا لم اكن اعرف ما هو |
Bütün hayatım boyunca bu anı beklediğimi söyleyebilirim. | Open Subtitles | أعتقد أنّه من الآمن القول بأنّي انتظرت هذه اللحظة طوال حياتي |
Bu anı ne kadar heyecanla beklediğimi tahmin bile edemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك التخيل كم انتظرت طويلاً لأجل هذا |
Ama,bu fırsat için ne kadar çok beklediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | لكنك تعلم انني انتظرت طويلا لهذه الفرصة كي اصل للجبهة |
Bunun için ne zamandır beklediğimi biliyorsun? | Open Subtitles | هل تعرف كم إنتظرت هذه اللحظة ؟ جدى كان يمتلك البحيرة كلها |
Bunun uyuşturucular çocuklara satan adi herif için ne kadar beklediğimi tahmin bile edemezsin. | Open Subtitles | ليس لديك أدنى فكرة, كم إنتظرت هذا تأخذ منحى خاصاً في الفساد لتبيع المخدّرات للأطفال. |
Doğru söylüyor, başrahibe. Bu anı ne zamandır beklediğimi biliyorsunuz. | Open Subtitles | إنها محقه أيتها الأم تعرفين كم إنتظرت هذا اليوم |
Oh, sadece sizi Grand Regent Hotel'e götürdüğümü, hemen döneceğinizi söylediğinizi, ve çıkıp gelmeniz için 6'ya kadar beklediğimi. | Open Subtitles | أوه، فقط أنني أوصلتك "إلى فندق "جراند ريجنت وقلت أنك ستعود في الحال ثم انتظرتك أن تخرج حتى السادسة صباحاً |
Bu nedenle sizi beklediğimi söyledim. | Open Subtitles | لهذا اني أقول لك أني كنت أنتظرك |
Onu beklediğimi söyle. Beni eve götürmesini söyle, lütfen! | Open Subtitles | اخبره بأني انتظره اخبره بأن يأخذني الى البيت رجاءً |
Belki ne beklediğimi biliyorum. | Open Subtitles | ربّما عرفت ما أتوقّع. |
Onun evine de yağıyorsun sonuçta. O salak, onu beklediğimi anlamıştır. | Open Subtitles | امطري في بيته أيضاً كي يعرف ذلك المجنون أنني أنتظره هنا |
Ne beklediğimi hiç bilmiyorum ama tahmin ettiğimden çok daha kötüymüş. | Open Subtitles | لا أعرف ما الذي كنت أتوقعه لكنه هو يكون أسوأ بكثير مما كنت أتخيل أبدا |
Bunu ne kadar süredir beklediğimi tahmin bile edemezsiniz. | Open Subtitles | لا يمكن أن يكون لديكم أدنى فكره عن طول إنتظاري لهذا |
Bunun için ne kadar beklediğimi bilemezsin, düdüklü çocuk. | Open Subtitles | أنت لا تَعْرفُ كَمْ إنتظرتُ هذا، يا ولد الزمارة |
Doktoruna onu alt katta beklediğimi söyle. | Open Subtitles | أخبر طبيبك أنّي بإنتظاره بالأسفل |
7 yaşındayım. Bunu ne kadar uzun zamandır beklediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | أنا في السابعة، لقد أنتظرت فترة طويلة من أجل ذلك، أتعلمين؟ |
İstemediğim halde sizi her zaman beklediğimi bilmenizi isterim. | Open Subtitles | اريدك أن تعلم أنني طالما إنتظرتك حتى لو لم أكن أرغب بذلك |