Böylece herkes bu gereksiz süslü sarayında benim gibiler tarafından nasıl horlandığını görür! | Open Subtitles | دعيهم يرون جميعهم كيف يدوس على أمثالي لبناء هذا المكان الفاخر من لاشيء |
Senin ve benim gibiler, kuralları takmayan insanlar, onların hep düşmanı olacağız. | Open Subtitles | أمثالك و أمثالي من لا يمتثلون لقوانينهم سنكون أعداء في نظرهم دائماً |
benim gibiler ne isterse elde eden, ne isterse onu yapan ve senin gibi ezikler sürünen, dilenen ve ben ne dersem onu yapan... | Open Subtitles | أشخاص مثلي نحصل على ما نريد فعل كل ما نريد والخاسرين أمثالك |
Yapma, Scott. Dünya senin benim gibiler için de mükemmel bir yer. | Open Subtitles | سكوت لناس مثلى و مثلك ربما يكون العالم مكان مذهل |
Çünkü benim gibiler, kitaplarında hep öyle şeyler yazar. | Open Subtitles | ويرجع ذلك أساسا إلى أناس مثلي يصرون على أنها في كتبهم |
benim gibiler kendini kaybolmuş küçük ve çirkin hissederler. | Open Subtitles | ...ناس مثلي يشعرون بالضياع، والضعف، والقبح |
Sen "benim gibiler" hakkında dilediğin yargıya varabiliyorsun. | Open Subtitles | أبإمكانك إصدار الأحكام على "الفتية من أمثالى" كيفما شئت |
benim gibiler başvurmazdı bile. | Open Subtitles | الأشخاص مثلي لا يحتاجون إلي طلبات الإنضمام |
benim gibiler sizin özgürlüğünüzü korumak için savaşır. | Open Subtitles | امثالي يقاتلون في الحرب لنحافظ على حريتكم |
Sizin gibilerle benim gibiler arasında hiçbir duygu olamaz. | Open Subtitles | لا يمكن أن تكون مشاعر بين أمثالك و أمثالي |
Çünkü benim gibiler buraya gelmez, uyuşturucu dilenmez. | Open Subtitles | لأنّ أمثالي لا يأتون إلى هنا من أجل حفنة من المخدرات |
Yani bu derim ki beklemeniz gerekendir etrafta benim gibiler olduğuna göre. | Open Subtitles | أنا لا أشعر بأي ذنب. انت تعرف ما أعنيه وعليك ان تتوقع أولئك الرجال أمثالي هناك بالخارج. |
Avam Kamarasındaki sizin gibiler, ve Lordlar Kamarasındaki benim gibiler! | Open Subtitles | أمثالك في مجلس الشعب أو أمثالي في مجلس اللوردات |
Geri döndüğümüzde, siz benim gibiler için savaşı kazandıktan sonra doktorluğunu seve seve yaparım saati 20 dolarına elbette. | Open Subtitles | في الديار، بعد أن تربح الحرب لأجل أمثالي سيسعدني التحدث عما يدور برأسك مقابل 20 دولاراً بالساعة |
Ama her şehirde benim gibiler de vardır: | Open Subtitles | الذين يهربون من كل شيء. و لكن كل مدينة أيضاً بها أشخاص مثلي |
Bize gösterdiği şu, savaşta ölen insanların çoğu fakir ülkelerde yaşamakta, ancak savaştan en fazla fayda sağlayanlar zengin ülkelerde yaşamakta -- sizin ve benim gibiler. | TED | يعني لنا هذا أن أغلب من يموتون في الحرب يعيشون في دول فقيرة، وأن أغلب من يستفيدون من الحرب يعيشون في دول غنية-- أشخاص مثلي ومثلكم. |
Seçenekler ya benim gibiler ya da devlet. | Open Subtitles | انها إمّا أشخاص مثلي أو الحكومة |
Eğer başarılı olurlarsa sizin ve benim gibiler, Binbaşı West Dünya'da ölüme terk edilecek. | Open Subtitles | لو نجحوا سيخلف شياطين الغرب مثلى ومثلك على الأرض ليموتوا |
Bir düşün Kim. Eğer dediğin doğruysa bugün, benim gibiler hayatta kalacak. | Open Subtitles | فكرى بالامر يا كيم ، لايوجد اشخاص مثلى ليعيشوا اليوم |
Neden benim gibiler dururken onun gibilerle yatıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تنامين مع امثاله مع انه يمكنك النوم مع اشخاص مثلى |
Sistem benim gibiler için kurulmamış. | Open Subtitles | المجتمع لا يساعد أناس مثلي |
Sadece benim gibiler için. | Open Subtitles | فقط للرجال أمثالى |
benim gibiler ve gelecegimiz için umut. | Open Subtitles | أمل بشأن الأشخاص مثلي وبشأن مستقبلنا |