Yüksek enerjili bir araştırma tesisi 30 mil chicago dışında. | Open Subtitles | بناية بحث عالية الطاقة تبعد بـ 30 ميلاً عن شيكاغو. |
Projenin merkezinde Viktorya Dönemi'nin adi suçluları ile ilgili bir araştırma vardı. | Open Subtitles | إقتضت طبيعة هذا المشروع عمل بحث بأوساط المجرمين البشعين في العصر الفيكتوري |
Bize, tamemen gizli müfettişler gönderdikten sonra yaptıkları bağış sayesinde meme yoğunluğu yüksek bin kadın üzerinde çalışma ve mammogram ile MBI'nin sonuçlarını karşılaştıracak bir araştırma yapma imkanı sağladılar. | TED | وقد كنا سعداء لاننا حصلنا على فرصة من خلال فريق باحثين من مختلف الانحاء سنحت لنا من خلالها دراسة 1000 إمرأة من ذوات الثدي الكثيف وبمقارنة الماموغراف والبي ام آي |
Belki başlangıç için bir araştırma sonunda çok nadir olarak başarıya ulaşır. | Open Subtitles | ربما يكون البحث عن البداية نادراً على هذا القدر من السهولة لينتهي |
Dr. Mark Kane bir araştırma yapmıştı virüs hakkında. Kapılar kapandığında | Open Subtitles | دكتور ماركوس كين كان يقود الأبحاث على الفيروس عندما أغلقت البوابات |
Olayın emsalleri ve muhtemel seçeneklerle ilgili ofiste bir araştırma yapıyordum. | Open Subtitles | كنتُ اقوم ببعض البحوث بالمكتب حول الأحداث السابقة، والخيارات المتاحة، وأعتقد.. |
Harvard İşletme Bölümü'nde yapılmış ünlü bir araştırma. Silikon Vadisindeki bir firmada | TED | هناك بحث مشهور في كلية الاعمال في هارفارد عن امرأة تدعى هايدي رويزن. |
bir araştırma alanı: Genç kadının yeni teknolojiye erişimi. | TED | إنه موقع بحث: ترون فيه النساء الشابات يستخدمن التقنيات الجديدة. |
Bu yüzden, sürücü durumunu modelleyen ayrı bir araştırma konusuna daha başladık. | TED | لذلك, بدأنا بالقيام بخط بحث منفصل القيام بنمذجة حالة السائق |
Kolej yıllarında, özellikle de kör bir insan olduğum için, bir araştırma makalesi yazmanın çok ağır bir iş olduğunu düşünüyordum. | TED | بدأت التفكير فيها عندما كنت في الكلية، خاصة كشخص كفيف، القيام بعمل بحث كان مهمة كبيرة. |
Böylece Batı Avustralya Eyalet İdaresi tarafından desteklenen işbirliğine dayalı bir araştırma ortaya çıktı. | TED | لذا فما تلا ذلك هو بحث بنوع من التشاركية وبدعم من من حكومة غرب أستراليا. |
Bu soruyu yanıtlamak için, Boston civarında bir araştırma yaptık, birkaç haftalığına insanların evlerine üç faklı müdahilden birini yerleştirdik. | TED | اذن لحل هذا السؤال قمنا بعمل دراسة في منطقة بوسطون حيث وضعنا واحدة من ثلاثة تدخلات في بيوت الناس لمدة عدة اسابيع |
İsveç Uppsala Üniversitesinde yapılan bir araştırma size gülen birisine kızmanızın çok zor olduğunu buldu. | TED | دراسة جديدة في جامعة ابسالا في السويد وجدت انه من الصعب جداً العبس في وجه شخص يبتسم |
Ama başka bir araştırma yabancıların birbirleriyle tanışmalarının ilk 10 dakikasında üç kez yalan söylediğini gösterdi. | TED | لكن في دراسة أخرى، أظهرت بأن الغرباء يكذبون ثلاث أضعاف خلال ال 10 دقائق الأولى من لقاء بعضهم البعض. |
Dr.Willis bir Amerikalı. Neutron Şirketi'ndeki stratejik bir araştırma ekibinin başı. | Open Subtitles | امريكي , اسمه الدكتور ويليس رئيس البحث الاستراتيجي في شركة نيوترون |
Çok çabuk, Boston Koleji'nde Mahalik tarafından yapılan bir araştırma. | TED | على عجال، دعوني أذكر لكم بعض الأبحاث التي قام بها مالك في كلية بوسطن. |
Ben gerçek bir araştırma yapana kadar herkes burada beklesin. | Open Subtitles | انتظروني جميعا هنا ريثما أقوم ببعض البحوث الحقيقية |
Telefonunu karıştırmadan önce hakkında iyi bir araştırma yapmam gerekirdi. | Open Subtitles | كان علي القيام ببحث أكثر قبل أن أعمل على الهاتف |
Dinleyicilerimizin ne yaptığına ve ne istediğine dair bir araştırma yapıyorduk. | Open Subtitles | حسنا إنّنا نعمل بعض البحوث بخصوص جمهورنا وما يبحثون عنه بالضبط |
Adalet Bakanlığı'nca yapılan bir araştırma sonucunda, | Open Subtitles | أريد الإعلان عن أن تحقيقاً قامت به وزارة العدل |
Dönüm noktası bir araştırma mı? | Open Subtitles | وهو ايجابي لانني اب اختراق للبحوث ؟ |
Bu artık bir araştırma gezisi değil, bir kurtarma harekatı ve hemen başlayacak. | Open Subtitles | ليست بعثة أبحاث بعد الآن لقد أصبحت بعثة إغاثة و ستغادر فى هذه اللحظة |
Selam, benim. Kevin Carroll hakkında bir araştırma yap, iddiaya göre bir makine parçası satıcısı. | Open Subtitles | مرحباً ، انه انا ، اريدك ان تتحقى من شخص يدعى "كيفين كارول" |
Ve yaklaşık yedi yıl önce, Avustralya'dan bir araştırma öğrencimiz vardı. | TED | و منذ حوالي 7 سنوات، كان لدينا طالب أبحاث من أستراليا. |
Ama Cal Tech'te bir araştırma tavanarası var. | Open Subtitles | لكن يوجد حجرة مجهزة في شركة كال للتكنولوجيا |
Bu konu üzerinde herhangi bir araştırma falan yapıyor muydu ? | Open Subtitles | هل كانت تقوم بأيّ نوع من البحوث يمكن أن يسبب ذلك؟ |
bir araştırma hem ebeveynliğin, hem gelirin önemli olduğunu gösteriyor. | TED | هذه الدراسة أظهرت أن الفقر والتربية مهمان. |