- Hadi, 50 dolar... ve bir ay boyunca kimya ödevlerini yapacağım. | Open Subtitles | هيا , 50 دولار وسوف انجز فروضك المنزلية في الكيمياء لمدة شهر |
bir ay boyunca her pazar götümü 20 binle silsem bile eksikliğini hissetmem. | Open Subtitles | يمكنني أن أمسح 20 ألف بمؤخرتي كل أسبوع لمدة شهر و لا ألاحظ. |
Doğduktan sonra bir ay boyunca başka bir ailede kaldın. | Open Subtitles | أهلك تركوك مع عائلة أخرى لمدة شهر كامل بعد مولدك |
Pekala, o lanet olasıca dili öğrenmeye çalıştım, ...ve bir ay boyunca keçi yedim. | Open Subtitles | حَسناً، حاولتُ تَعَلّم لغتهم، وأَكلتُ عنزةً لمدّة شهر. |
Eğer gerekli olduğunu düşünürsem burada bir ay boyunca bekleyeceğiz. | Open Subtitles | سننتظر هنا لشهر كامل لو اعتقدت ان هذا ضروري |
Sanki, Çinli akrabalar bir ay boyunca evinize misafir olmuş da 12 oturum boyunca bebeklerle konuşuyor gibiydi. | TED | وكان الأمر وكأن أقارب من الماندرين أتوا للزيارة لمدة شهر وجاءوا إلى منزلكم وتحدثوا إلى الأطفال في حدود أثني عشرة جلسة. |
bir ay boyunca her gün bir adet fotoğraf çekmek bu mücadelenin bir parçasıydı. | TED | كان ذلك جزءا من التحدي ان التقط صورة كل يوم لمدة شهر. |
Dönüp dolaşıp, yapacağınız günde 1,667 kelimeyi bir ay boyunca yazmak. | TED | تبين لي ان كل ما عليك فعله هو ان تكتب 1667 كلمة في كل يوم لمدة شهر |
Yemek pişirmeyi öğrenmek istiyordum ve O, bütün bir ay boyunca kesme, küp küp doğrama ve parçalama işlerini yapmam için beni mutfakta tuttu. | TED | أردت أن اتعلم طهي الطعام، و قد جعلتني ابقى في المطبخ، قطع والتكعيب وتقطيع لمدة شهر كامل. |
Koca bir ay boyunca, en kısa yol olan ve beni işime götüren tek bir güzergahı gösteren bir telefon uygulamasına tutulup kalmıştım. | TED | لمدة شهر كامل، لقد كنت خاضعًا لتطبيق هاتفي الشيء الذي جعل الرحلة إلى العمل تصبح شيئًا واحدًا فقط: أقصر الطرق. |
Meslektaşım Gal Yadid, hayvanları kokaine alışacak şekilde eğitiyor ve sonra bir ay boyunca kokaini kesiyor. | TED | زميلي جال ياديد يدرّب الحيوانات لتعتاد على الكوكايين، ثم يمنع الكوكايين لمدة شهر. |
Peki ya bir ay boyunca taşıdığın o bıçak neydi? | Open Subtitles | وماذا عن السكين الذى كنتِ .... تحمليه لمدة شهر كامل |
Annem bakkal masraflarından tasarruf yapmış, babam ise bir ay boyunca geceleri çalışmış. | Open Subtitles | عند طرف فراشى كانت أمى تقتر فى محلات البقالة و عمل أبى لليال لمدة شهر |
Tanıdığım bir kız utancından yüzüne bir ay boyunca allık sürmedi. Sonra ne oldu? | Open Subtitles | . أعرف فتاة لم تفارقها حُمرة الخجل لمدة شهر إذن ماذا قال ؟ |
En az bir ay boyunca işle alakan olmayacak. | Open Subtitles | ولا أنشطة مرتبطة بالعمل لمدة شهر على الأقل. |
Dedi ki, bana iki aylık maaş verecekmiş tabi tam bir ay boyunca ajansa boş olduğumu bildirmezsem. | Open Subtitles | إن قبلت بألا أضع نفسي متاحة في سجلات الوكالة لمدة شهر |
bir ay boyunca bana saati sormak için ya da adres için bahaneler buldu. | Open Subtitles | لمدة شهر كانت تبحث عن عذر لتتحدث معي: تسألني عن الوقت أو الإتجاهات أعتقد أنها كانت تُحبني |
Bu durum bazılarının hiç hoşuna gitmeyecek. bir ay boyunca onun bakışlarına maruz kalmak istemem. | Open Subtitles | شخصًا لن يكون سعيدًا، وأُفضّل ألّا أحدّق في وجهها لمدّة شهر. |
Sadece bu olay için bir ay boyunca her gün okuldan sonra 2 saat prova yaptılar. | Open Subtitles | فهم يتدربون ساعتين يوميًا لشهر كامل من أجل هذه اللحظة |
Bunlardan bir tanesi bir aileyi, bir ay boyunca besleyebilir. | Open Subtitles | واحده من هذه يمكنها أن تغذى أسره كامله لمده شهر |
- Onu bir ay boyunca izledik ve elimiz bos. | Open Subtitles | نراقبه طوال شهر ولم نجد ضدّه دليلاً واحداً |
Ama maalesef, motorlarım devre dışı olduğu için en azından bir ay boyunca en yakın Yıldız Geçidi'ne ulaşamayacağım. | Open Subtitles | لكن لسوء الحظ محركاتي متوقفة لن أكون قادر على الوصول لأقرب بوابة نجوم لشهر على الأقل |
bir ay boyunca yana doğru sıçacağını söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون أن عقوبته زادت لمّدة شهر. |
bir ay boyunca yapılması gereken beş kuduz aşısının ilkiydi bu. | Open Subtitles | هذه أوّل حقنة من أصل خمسة مضادة لداء الكلب ستحتاجها طوال الشهر القادم. |