Fox Foto bu hafta iki al bir öde kampanyası yapıyormuş ve bilin bakalım daha ne var, ilan tahtasında tam balo komitesi notları ile futbol listesi arasında bir boşluk var. | Open Subtitles | صورة فوكس أخذت 2 الي 1 هذا الإسبوع، ولا تعرفه، بان هناك مساحة في لوحة الإعلانات |
Yan tarafta fermuarın orada küçük bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك مساحة صغيرة على الجانب بين الزّمام حيث مرت الرصاصة من هناك |
18,5 dakikalık bir boşluk var. | Open Subtitles | كانت هناك فجوة في الدقيقه 18 لمدة نصف دقيقة. |
Kalbinde hala bir boşluk var aynı buraya ilk geldiğimde benim de olduğu gibi. | Open Subtitles | ما تزال هناك فجوة في قلبك مثلي تماماً لدى مجيئي إلى هنا |
O organın olması gereken yerde kocaman bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك فقط تجويف قبر كبير على هذا العضو أن يكون فيه |
O organın olması gereken yerde kocaman bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك فقط تجويف قبر كبير على هذا العضو أن يكون فيه |
Kan izlerinde bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك فراغ في نمط انتشار الدماء |
Hayır. Bak, kahve sehpası ile bu masa arasında bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك مساحة مكتب عند منطقة القهوة |
Dış yüzey ile iç tavan arasında bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك مساحة ما بين السقف والسطح الداخلي |
Doldurulacak büyük bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك مساحة كبيرة لملئها |
Yüzeyin üzerinde bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك مساحة فوق السطح. |
Yüzeyin üzerinde bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك مساحة فوق السطح. |
Yolda bir boşluk var. Büyük. | Open Subtitles | هناك فجوة في الطريقِ فوق للأمام. |
Spector'un zaman cetvelinde bir boşluk var. | Open Subtitles | والآن، هناك فجوة في الجدول الزمني لـ"سبيكتور". |
Hayatımda bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك فجوة في حياتي |
Kanda bir boşluk var. | Open Subtitles | هناك فراغ في الــــدم |